-
20. yuzyilin ikinci yarisinin en onemli Fransiz sairlerinden Eugène Guillevic’in olum yildonumu ( 19 Mart 1997 )

Kendim icin konusmuyorum,
Kendi adima konusmuyorum,
Soz konusu olan ben degilim.
Ben neyim ki
Biraz hayat, fazlaca gururdan baska.
Butun her sey icin konusuyorum,
Bicimi olan ve olmayan her sey adina.
Agirligi olan her sey soz konusudur,
Agirligi olmayan her sey de.
Biliyorum ki cevremdeki her sey
Daha uzaga gitmek, daha fazla yasamak isteginde,
Olunecekse zamaninda olmek
Elverdigince.
Kelimeleri, Guillevic'in sesini
Icinizde duydugunuza inanmayiniz.
Bu, sizin derinizin altindan gelip
Gelecege dogru giden simdinin sesidir.

Je ne parle pas pour moi,
Je ne parle pas en mon nom,
Ce n’est pas de moi qu’il s’agit.
Je ne suis rien
Qu’un peu de vie, beaucoup d’orgueil.
Je parle pour tout ce qui est,
Au nom de tout ce qui a forme et pas de forme.
Il s’agit de tout ce qui pèse,
De tout ce qui n’a pas de poids.
Je sais que tout a volonté, autour de moi,
D’aller plus loin, de vivre plus,
De mieux mourir aussi longtemps
Qu’il faut mourir.
Ne croyez pas entendre en vous
Les mots, la voix de Guillevic.
C’est la voix du présent allant vers l’avenir
Qui vient de lui sous votre peau.
-
Sovalyelik Nisani'na sahip Ingiliz mucit ve bilimkurgu yazari Sir Arthur C. Clarke’in olum yildonumu ( 19 Mart 2008 )

“ Jan’in inancina gore insanlar gercek askla omurleri boyunca yalnizca bir kez karsilasirdi. / For Jan was still suffering from the romantic illusion–the cause of so much misery and so much poetry–that every man has only one real love in his life. ” Cocuklugun Sonu
“ Dunya uzerinde yasayan insanlari degistirmek icin elli yil yeterli bir sureydi. Gereken tek sey, saglam bir sosyal muhendislik bilgisi ile net bir hedef belirleyebilme becerisiydi. Tabii bir de guc. / Fifty years is ample time in which to change a world and its people almost beyond recognition. All that is required for the task are a sound knowledge of social engineering, a clear sight of the intended goal – and power. ”
“ Milletin tembel sungerlere donusmesine sasmamali; her daim emiyorlar, ama asla uretmiyorlar. Insanlarin gunde ortalama uc saat televizyon izledigini biliyor muydunuz ? / No wonder that people are becoming passive sponges – absorbing but never creating. Did you know that the average viewing time per person is now three hours a day ? “
“ Dunya’da hala demokrasiler, monarsiler iyicil diktatorlukler, komunizm ve kapitalizm bulunuyordu. Bu durum, kendi yasam bicimlerinden baskasini mumkun gormeyen basit kimseler icin oldukca hayret vericiydi. / Earth still possessed democracies, monarchies, benevolent dictatorships, communism, and capitalism. This was a source of great surprise to many simple souls who were quite convinced that theirs was the only possible way of life. ”
“ Yakinda kimse kendi hayatini yasamiyor olacak. Televizyon dizilerindeki aileleri izlemekten baska seye vakit kalmayacak. / Soon people won't be living their own lives any more. It will be a full-time job keeping up with the various family serials on TV! “
-
" Bugun ise gunlerden 19 Mart, olaganustu gunesli bir Cumartesi, mevsim normallerinin hayli uzerinde. Asya ile Armanus Ortakoy’den Taksim’e uzanan genisce yolda yururken suveterlerini cikarmislar. Asya’nin uzerinde bej ve karamel tonlarina boyanmis uzun bir batik elbise var. Attigi her adimda kat kat kolyeleri ve bilezikleri sangirdiyor. Armanus ise kendi tarzina sadik gene: Ayaginda kot pantolon, uzerinde UNIVERSITY OF ARIZONA tisortu, pastel pembe. Dovme dukkanini ziyaret icin Taksim’e gidiyorlar… " Elif Safak, Baba ve Pic

" Il 19 marzo era un sabato soleggiato, con una temperatura molto al di sopra delle medie stagionali. Asya e Armanoush si sfilarono i maglioni mentre percorrevano la larga e ventosa strada che da Ortakoy portava verso piazza Taksim. Asya indossava un lungo abito batik, dipinto a mano nei toni del beige e del caramello. A ogni passo si sentiva il tintinnio delle collane e dei bracciali. Armanoush era rimasta fedele al suo stile: un paio di jeans e una larga felpa dell'UNIVERSITÀ DELL'ARIZONA, rosa come una scarpetta da ballerina. Stavano andando laboratorio di tatuaggi…"
-
20 Mart Dunya Mutluluk Gunu / International Day of Happiness / Giornata internazionale della felicità




Mutlulugu aradigin surece,
Mutlu olacak kadar olgun degilsindir,
Ve ulasacak kadar her istedigine.
Kayiplara yakindigin surece
Ve hedeflerin varsa durmadan yoneldigin,
Bilemezsin huzur nedir diye.
Vazgecersen sayet her arzudan,
Ne hedef, ne de istek taniyip
Mutlulugu artik adiyla anmiyorsan,
O zaman olup bitenlerin akisina
Dayanamaz yuregin ve ruhun erisir huzura.
-
Romali sair ( Publio Ovidio Nasone ) Publius Ovidius Naso’nun dogum yildonumu ( 20 Mart MO43 )

" Ilkin, suna inan tum gonlunle, elde edebilirsin her kadini; elde edeceksin, sen yeter ki ser aglarini. Olur da kuslar susarsa baharda, yazin da agustos bocekleri Maenalus tazisi arkasina bakmadan kacarsa tavsandan, iste ancak o vakit reddedebilir bir kadin, asiginin sicacik iltifatlarini. Iltifat istemedigine inandigin bir kadin bile, inan ister. Kacamak ask erkegin de hosuna gider, kadinin da: erkek rol yapmada beceriksizdir, kadin arzularini daha iyi saklar. Kur yapma isi siz erkeklere dusmemis olsaydi ilkin, kadin hemen rolunu kapar, oyle bir kur yapardi ki. Yumusacik cayirlarda, disisi bogaya bogurur: daima kisrak kisner toynakli aygira. Daha uysaldir siz erkeklerdeki sehvet, daha az hummali, makul bir siniri vardir erkegin atesinin. " Ask Sanati

" Per prima cosa, dunque, sii ben certo che non c' donna al mondo che non possa divenire la tua: e tu l'avrai, purch tu sappia tendere i tuoi lacci. Zittiranno gli uccelli a primavera, le cicale in estate; volgeranno alle lepri la schiena i can menalici, prima che donna sappia rifiutarsi a chi la sa coprire di carezze: cede e pi cede quando par non voglia. Come l'uomo, cos gode la donna il piacere furtivo: l'uomo finge, ma malamente; meglio sa la donna nascondere l'ardore. Se per primi non chiedessimo pi piet di baci. la donna, vinta, chiederebbe lei. Nei molli prati al toro alza la femmina il suo muggito; leva la polledra il nitrito al cornipede stallone. Pi trattenuta in noi, n tanto fiera la passione: ha un limite nell'uomo l'ardor virile. "
Baskasinin surusu daha besli, daha yagli.
elde etmek istersen bir kadini
usagini kandirmanin yoluna bak ilkin..
ondan ogrenirsin basarinin kolayini.
arastir, bilir mi bilmez mi hanimin gizlerini,
bak icli disli midir onunla eglentilerle,
esirgeme parayi, soz ver, adaklar alirim de.
yalvar, gonlunu yaptin mi oldu demek dilegin.
hekimler gibi suyunca ver ilaci, gununu bil.
usaklar becerir hanimlarin icini bosaltmayi,
en sevincli, kadinlik damarlarinin kabardigi,
gozlerinin isil isil yandigi gun celinir gonlu
kadinin, oynar yuregi, kaynar kani..
daha kolay acilir, sacilir uzuntusuz olunca,
o gun girer araya venus, yurutur isini inceden,
savutlarla korumus kendini acilar icinde ilion,
acilinca yuregi almis iceri atla savascilari..
baskasindan yakindigi gun elde edilir kadin,
gecikme ocunu almak icin ona aracilik et.
kizdirsin gunaciminda sacini tarayan kiz onu.
tavsana kac desin taziya tut, ic ceksin
mirildaniversin kendi kendine, yok yok desin.

But to get to know your desired-one’s maid
is your first care: she’ll smooth your way.
See if she’s close to her mistress’s thoughts,
and has plenty of true knowledge of her secret jests.
Corrupt her with promises, and with prayers:
you’ll easily get what you want, if she wishes.
She’ll tell the time ( the doctors would know it too )
when her mistress’s mind is receptive, fit for love.
Her mind will be fit for love when she luxuriates
in fertility, like the crop on some rich soil.
When hearts are glad, and nothing sad constrains them,
they’re open: Venus steals in then with seductive art.
So Troy was defended with sorrowful conflict:
in joy, the Horse, pregnant with soldiers, was received.
She’s also to be tried when she’s wounded, pained by a rival:
make it your task then to see that she’s avenged.
The maid can rouse her, when she combs her hair in the morning,
and add her oar to the work of your sails,
and, sighing to herself in a low murmur, say:
‘But I doubt that you’ll be able to make her pay.’
-
Italyan ressam Alessandro Tiarini'nin dogum yildonumu ( 20 Mart 1577 )
Sacra Famiglia, 1620 ( Ermitage, San Pietroburgo )

Natività, XVII ecolo ( Uffizi, Firenze )
-
Italyan ressam ( Giovanni Mannozzi ) Giovanni da San Giovanni'nin dogum yildonumu ( 20 Mart 1592 )
La Pittura, XVII secolo ( Firenze, Galleria Palatina )

Apollo e Fetonte, XVII secolo ( Galleria degli Uffizi, Firenze )
-
Ispanyol Barok ressam Antonio de Pereda y Salgado'nun dogum yildonumu ( 20 Mart 1611 )
Naturaleza muerta con vegetales y enseres de cocina, 1651 ( Museo Nacional Arte Antiga de Lisboa )

San Guillermo de Aquitania, 1671 ( Madrid, Real Academia de Bellas Artes de San Fernando )
Gönderi Kuralları
- Yeni konu açamazsınız
- Konulara cevap yazamazsınız
- Yazılara ek gönderemezsiniz
- Yazılarınızı değiştiremezsiniz
-
Forum Rules
Yer İmleri