Sayfa 745/7020 İlkİlk ... 24564569573574374474574674775579584512451745 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 5,953 - 5,960 arası.

Konu: Sanat Mozaik

  1. 1996 yilinda Nobel Edebiyat Odulunu alan, Siirin Mozart’i (A Mozart of Poetry - Mozart della Poesia) Polonyali sair Wislawa Szymborska’nin olum yildonumu (1 Subat 2012)

    Diger asklar
    icimde soluyorlar derinde bir yerlerde, hala.
    Onunsa ic gecirmeye bile solugu yok.
    Ama oyle, oldugu gibi iste
    digerlerinin beceremedigini de o yapiyor.
    animsanmadan



    Altri amori
    ancora respirano profondamente in me.
    A questo manca il fiato per sospirare.
    Eppure proprio così com’è,
    è capace di ciò di cui quelli
    non sono ancora capaci:
    non ricordato,



    N. kentine varmayisim
    tam zamaninda oldu.
    Uyarilmistin
    gonderilmeyen mektubumla.
    Kararlastirilan saatte
    olmayabildin orada.
    Tren 3. peronda durdu.
    Bir suru insan indi.
    Yonunu cikisa cevirdiginden
    kalabaliga katildi yoklugum.
    Butun o telasin icinde
    birkac kadin segirtti
    yerimi almak için.
    Bir adam onlardan birine kostu.
    Adami tanimiyordum,
    ama kadin tanidi onu
    hemen.
    Onlar bizim olmayan dudaklarla
    opusurlerken
    bir bavul yok oldu,
    benimki degil.
    N. kentindeki tren istasyonu
    sinavini gecti
    nesnel varolusta
    akip giden renklerle.
    Her sey yerinde kaldi.
    Yalnizlar acele ettiler
    isaretli yollar boyunca.
    Hatta bir bulusma oldu
    Planlandigi gibi.
    Oradaki varligimizin
    Menzilinin otesinde.
    Olasiligin
    kayip cennetinde.
    Bir baska yerde.
    Bir baska yerde.
    Nasil da cinlamakta bu kisa sozcukler.



    Il mio arrivo nella città di N.
    È avvenuto puntualmente.
    Eri stato avvertito
    con una lettera non spedita.
    Hai fatto in tempo a non venire
    all'ora prevista.
    Il treno è arrivato sul terzo binario.
    È scesa molta gente.
    L'assenza della mia persona
    si avviava verso l'uscita tra la folla.
    Alcune donne mi hanno sostituito
    frettolosamente
    in quella fretta.
    A una è corso incontro
    qualcuno che non conoscevo,
    ma lei lo ha riconosciuto
    immediatamente.
    Si sono scambiati
    un bacio non nostro,
    intanto si è perduta
    una valigia non mia.
    La stazione della città di N.
    Ha superato bene la prova
    di esistenza oggettiva.
    L'insieme restava al suo posto.
    I particolari si muovevano
    sui binari designati.
    È avvenuto perfino
    l'incontro fissato.
    Fuori dalla portata
    della nostra presenza.
    Nel paradiso perduto
    della probabilità.
    Altrove.
    Altrove.
    Come risuonano queste piccole parole.

  2. Kevin Spacey ve Robin Wright’in basrolunde oldugu House of Cards dizisi, Netflix’te 1 Subat 2013’de yayinlanmaya basladi.




  3. Bakisiyla "ne kadar
    guzelsin" deyince,
    ben de guzel gordum
    kendimi,
    mutluydum.
    Yildizlara uzandim

    gozlerinde
    beni yaratmasina
    izin verdim
    danslar ettim
    bana taktigi kanatlarimla.

    masa masadir, sarapsa sarap
    sarap kadehin icinde, kadeh masanin ustunde.
    ben bir hayal.
    Hayallerin de otesinde
    bir hayalim simgesi.

    Ona duymak istediklerini
    yasemin burcunun altinda
    asktan olen karincalari, anlatiyorum.
    yemin ediyorum,
    ustune sarap damlatilinca beyaz gullerin sarki soyledigine.

    bir icadi denercesine
    bir yana bukuyorum basimi gulerken.
    yeniden yarattigi saskin vucudumla
    danslar ediyorum
    her kucaklayisinda.

    Havva kaburgadan, Venus deniz kopugunden,
    Minerva Jove'un kafasindan.
    hepsi benden daha gercek.

    ve,
    o bakmadiginda bana
    ararken yansimami
    tek gordugum,
    yitik bir resimden kalma
    duvardaki civi.

    Wislawa Szymborska



  4. Gelecek kelimesini telaffuz edince
    ilk hece zaten gecmiste kaliyor.
    Sessizlik kelimesini telaffuz edince
    Yok ediyorum onu.
    Hic kelimesini telaffuz edince
    Hiclikten fazla bir sey yaratiyorum.




    Ikisi de emin.
    Birbirlerine bagğlandiklarina bir anda.
    Boylesi emin olmak guzel de
    emin olmamak daha guzel.

    Daha once tanismadiklarina gore
    aralarinda hicbir sey olmadigini saniyorlar.
    Belki ta eskiden, yan yana gectikleri sokaklar,
    Koridorlar, basamaklar ne derler buna peki?

    Sormak isterdim onlara,
    animsiyorlar mi acaba,
    belki doner bir kapida
    hani bir gun yuzyuze?
    Bir “ozur dilerim” SIKISIK kalabalikta belki?
    Ya da bir ses telefonda “yanlis numara”?
    - ama biliyorum yanitlarini.
    Yo, animsamıyorlar.

    Uzun zamandan beri
    Rastlantinin onlarla oynamasi
    Sasirtirdi kuskusuz onlaiı.

    Ama hazir degil henuz,
    onlar icin yazgiya donumeye
    bir yaklastirip bir uzaklastiriyor onlari,
    yollarini kesiyor,
    kahkahasini tutup, bir kenara sicriyordu
    rastlanti.

    Imler vardi, belirtiler de,
    varsin anlasilmasinlar, ne var ki bunda?
    Belki uc sene once,
    geçen sali belki
    bir yaprak,
    hani ucan omuzdan omuza?

    Yitirilen, bir kenara kaldirilan bir sey vardi.
    Cocuklugun caliliginda bir top belki, kim bilir?

    Kapi tokmaklari, ziller de vardi,
    hani belki bir gun
    dokunmanin ortustugu bir sonraki dokunmayla.
    Emanette yan yana duran valizler belki.
    Ya da ayni gece gorulen tek bir dus,
    kalkar kalkmaz belirsizlesen hani.

    Her baslangic cunku
    bir devamdir aslinda,
    olaylarin defteri ise
    hep yari acik durur.

    Wislawa Szymborska



  5. Ne yapmaniz mi gerek?

    Basvurunuzu tamamlayin
    Ve ozgecmisinizi ekte yollayin
    Ne kadar cok yasarsanız yasayin
    Ozgecmis kisa olsa iyi olur.
    Az ve oz, iyi secilmis gercekler kural olarak konulmali,
    Adresler manzaralarin yerini tutmali,
    Titrek hatiralar titremeyen tarihlerle degistirilmeli,
    Butun asklariniz arasindan, sadece evliliginizden bahsedin;
    Butun cocuklariniz arasindan, sadece dogmus olanlari yazin.
    Kimin sizi tanidigi sizin kimi tanidiginizdan daha onemlidir.
    Yalnizca yabanci ulkelere yaptiginiz yolculuklardan bahsedin.
    Nerelere uye oldugunuzu soyleyin, fakat neden uye oldugunuzu degil,
    Aldiginiz odulleri soyleyin, fakat nasil kazandiginizi degil,
    Sanki hic kendi kendinizle konusmazmissiniz gibi yazin oz gecmisinizi
    Her zaman kendinizi arka planda tutaraktan, kol boyu uzakta.
    Kopekleriniz, kedileriniz ve kuslariniz, tozlanmis mallariniz,
    Dostlariniz ve duslerinizi sessizce es gecin.
    Kendiniz olarak sattiginiz zatin,
    Fiyati sizin fiyatinizla bir degil,
    Unvani ozgecmisdeki unvana benzemez,
    Ayakkabisinin numarasi gittigi yere uymaz.
    Ayrica, bir tek kulagini gosteren fotoğrafini da unutmayin.
    Onemli olan ne isittigi degil, kulaginin bicimidir.
    Duyacak ne var ki zaten?
    Kagit dograyan makinaların gurultusunden baska.

    Wislawa Szymborska



  6. "Insanlar bunu itiraf etmiyor ve uzerine fazla dusunmuyorlar ama yapiyorlar. Her gun, kendi kafalarinin icinde konusuyorlar. 'O ne yapiyor?' 'O neden boyle yapti?' 'Bu ne dusunuyor?' 'Dogru seyi soyledim mi?' Bu durumdaysa sizden bir tane daha var. / People don’t admit it and they don’t think about it too much, but they do. Every day, they’re talking in their own head. 'What’s he doing?' 'Why’d he do that?' 'What did she think?' 'Did I say the right thing?' In this case, there’s another you out there."





    Baska Bir DUnya (Another Earth, 2011), Yonetmen: Mike Cahill

Sayfa 745/7020 İlkİlk ... 24564569573574374474574674775579584512451745 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •