Lafı uzatmadan şunu yazıcam. Bu işin içindeyim. Tarımıda hayvancılığıda çok iyi bilirim.
Türkiyede mazot 5 lira olduğu sürece hiçbir tarım ürünü üretilipte para kazanılamaz.
Devlet: ben sana 5 liraya mazot satayım sen bana 1 liraya buğday ver.
Çiftçi:fakat ben 1 liraya buğday nasıl satayım zarar ederim.
Devlet:Olmaz 1 liradan fazla veremem enflasyon artar.
Çiftçi: O zaman bende 5 liraya mazot alıp 1 liraya buğday satacaksam üretmem evimde otururum.
Devlet: Sende üretmezsen bende ukraynadan rusyadan buğday getiririm.
Çİftçi: Bundan para kazanamayıp aç kalıcaksam bende istanbula gider askeri ücrette olsa bir işte çalışırım.
Şimdi olay silsile yoluyla buraya kadar geliyor. 3. dünya ülkesi gibi mazottan benzinden vergi almayı bırakmazsak bunlar daha iyi günlerimiz.Çiftçin,n suçu yok birde çıkıp yok stokçular şunu yapıyor bunu yapıyor diye kördöğüşü yapmanın manası yok.


olamaz şu yazıya imza atarım,ne oldu yataktan kalkarken başına saksı mı düştü?bırak tavuğu,yoğurdu marketten alıyor,kız şart koşuyor şehre taşınmazsan sana varmam diye,köydeki 50 dönüm tarla satılıp şehirden ev alınıyor sonra asgari ücretle sürünülüyor buna da rahat yaşam deniyor..
Bu işin başlangıcıda maalesef başlarda banada mantıklı gelen taşımalı eğitim,insanlar çocuklarının selameti için şehirlere göçmek zorunda kaldı böylece verimli tarım arazileri bu arazileri tarım dışı kullanmak isteyen büyük sermaye guruplarının eline geçmeye başladı,bu söylediklerimim tamamı,son 15 yılda Trakya da yaşanmış ve gözlemlenmiştir,herhangi bir köy arazisi satışına dahi İstanbul menşeili bir avukat gelip fahiş bir fiyatla araziyi almaktadır,bu arazileri toplayanların tarımlada hiç bir ilgisi yoktur,bakınız;bizlere Konya ile birlikte Türkiyenin tahıl ambarı olarak gösterilen Trakya dan bahsediyorum,ama tabi Alamanya bizi kıskanıy...

Yer İmleri