ABD de ki yaşam hakkında ip uçları veren belgeseller var.

Bi tanesinde, seçtikleri evin mutfağını, ev sahibinden gizlice 5-6 saatte yeniliyorlar, ev sahibi gelince sürpriz oluyor.

Bakıyorsun seçtikleri eve, Türkiyede ancak 2 milyona alabileceğin bir villa. Villalardan oluşan, geniş bahçeli, kapalı otoparklı, 2 katlı çok güzel görünen kocca villa. Bizde ancak zenginler oturur bu villada.
Bakıyorsun ev sahibinin altında bizde en az 120bin TL ye satılan SUV araba var. Bizde Ancak orta sınıf üstü ve zenginler alır.

Bu evin mutfağını yeniliyorlar. Bizde taş çatlasa maliyeti 10bin TL eder.

Ev sahibi geliyor, kadın ağlamaya başlıyor. Diyorki "ben bu mutfağı yenileyemezdim.".

Lan evin 2 milyon, araban 120 bin, zengin sitede yaşıyorsun, nasıl mutfağının dolabını seramiğini değiştiremiyorsun.?

...

Bizde 80 yılda öyle bir sistem kurulmuşki, karnın doyuyorsa zenginsin. Öbür tarafta senin halkının %60 ının hayatta iken alamayacağı ev ve arabada yaşayanlar, fakirim diye ağlıyor.
Kadının ağlamasının kurgu olmasına imkan yok. Bi sürü böyle villayı yenilediler. TRT belgeselde yayınlanıyor.

ABD de 30-40 yıl vadeli %2 faizle ev alındığını biliyorum. Karı koca çalışıyorsa evi alırsın. Arabada bizdekinin yarı fiyatı onuda alırsın.

Bunları anlıyorum, mesele ABD değil. Bizde nasıl bir sistem kurulduğu... Halkın nasıl bir sömürü içinde yaşadığı ve farkında olmadığı...

Mesele bizde.

Ayrıca ABD de işsizlik yardımı ile yaşayan, engelli maaşı ile yaşayan obezler var. Altında yine 120binlik SUV ve kendi evi var. Bizde o bahçeli evi, öyle bir şehirde en az 100 bine alırsın.

Her neyse... insan görünce, anlayınca sinirleniyor. Nasıl bir ülkeye mahkum edilmişiz... Nasıl bir cehalet içindeyiz...