Kağıt sevenler, rakam sevenler, her şeye "nominal olarak değrlenme" mantığıyla bakıyorlar.
Zaten hataları burada başlıyor.
1 evin faydası sabittir. içine girer otuırursun.
1 elmanın faydası sabittir. katır kutur yersin.
1 elmanız 2 elmaya çıkınca 2 kişi yer.
Ama 1 elmanızın fiyatı 1 liradan 2 liraya çıkınca bu bir artı değil.
Birilerinin para basma hızına göre elmanız 10 lira da olabilir.
Elma sayısı 10'a çıksa neyse de, cepte sabit kalan 1 elmanın 10 lira oluşuna sevinmek de ne bileyim..
Sistem, üzerinde rakamlar yazılı kağıtlarla tüm insanlığı fena hipnotize etmiş.![]()
Elle tutulur gerçek şeyleri baz alacağımıza, faydası sabit olmayan, sürekli değeri düşen kağıt paçalarını baz alıyoruz.
Normalimiz "elma sayısı" olması gerekirken, biz elmanın fiyatına odaklanmışız.
Hani yürüyen merdiven arızalıyken ilk adımı attığınızda sendelersiniz ya, algılarımızdaki değişim onun gibi bir şey.
Siz hayatınız boyunca yürüyen merdivenlere binmeye alıştıkça, artık beyniniz o merdivenin yürümesini normal olarak kabul ediyor, Durmuş bir yürüyen merdivene adımınızı attığınızda sanki ayağınızın altında zemin kaymış gibi hissedip düşme tehlikesi geçiriyorsunuz.
Merdiven zaten duruyor yahu, niye sendeleyip düşüyorsunuz ki?![]()
Çünkü yürüyen merdiveni gördüğünüz anda doğadaki gerçek "normal"den kopuyorsunuz. Beyninizde yürüyen merdiven ile eşleşen yeni bir normal oluşuyor..
İşte kafanızdaki "bir malın değeri" algısı da zamanla değişerek, "fayda" kavramından uzaklaşıp "nominal fiyat" kavramına doğru gitmiş.
Yer İmleri