Yani bilemiyoruz işte, o gelen para nereye girecek, daha da kalıcı hale gelecek mi, bu sıcak para fırsatını ülkeyi yönetenler ekonomik kalkınmada değerlendirebilecekler mi, yoksa bir gün geldiği gibi gidecek mi?
Gelişmekte olan ülkelerin sıcak parayla imtihanı, hakkında bir sürü yazı makale araştırma kitap var.
Satın alma paritesi, yani aynı malı daha da ucuza üretebilmek, bunların dışındaki ortak üretilmeyen malların ana cari açık kalemlerine petrol doğalgaz elektronik gibi, karşılık bir şey üretmek, zaten üretileni markalaştırarak üretmek, ya da bu enerji kaynaklarına kavuşmak, cari açığı yönetmek,
Ülkeye gelen sıcak parayı yönetmek, geçen şu eski Ekonomi Bakanı adını unuttum eskilerden, bu aralar bolca TV lere çıkarıyorlar 128 milyar davasına başlamıştı, güzel bir şey dedi laf arasında, bir kur görüldükten sonra çok da onun altına salmamak fırsat yaratmamak lazım dedi, yataya yayarak konsolide etmek, güzel dedi bence, çünkü kurda oynaklık çift yönlü, aşağısı da oynaklık ekonomi açısından..
Yatırıma yönlendirilmeli kısaca, o malum özelleştirilme gelirleri de büyük fırsattı. Tarım hayvancılık da bile sıkıntı büyük. Hollanda örneği var, İsrail örneği var.
Sıcak para ülkeye fayda sağlıyor, lakin yönetilemezse ekonomiyi allak bullak da ediyor, şu an ne 300 ü, 100'ü gelse, dünya lideriyiz diye dolanmaya başlarız yine..
Bu işin bir matematiği var, daha üst bantta, daha alt batta fiyatlanabilir, ama senin 1 kg Mısırı kaça ürettiğin, onun kaça ürettiği, petrolün varilinin kaç para olduğu, karşılığında ne satıp da dengeleyebildiğine, dayanır bu hesap..
Yer İmleri