SGK Emeklilik İşlemleri

[1event]

Sizde gençsiniz galiba. Benim gibi düşünen birilerinin olması sevindirici.
Bende eyt ye karşıyım. Hükümetin dik durması taktir edilesi. Ama dayanamayackalar bence.

Eyt lilerin emekli edilmesi gençlerin hayatlarına, yaşamlarına gasptır. Asıl istek ülkenin refahı, iş imkanlatının artması olmalı.

ise baslarken ya da sgk primi yattigi gun size tahattutname mi imzalayip verdiler emeklilik yasiniz su, sartlari budur diye?

Emekli olup skgden belgeyi alana kadar her sey degisebilir, bu simdi calisanlar icin de gecerli, ayrica sgk odemesi istege bagli degil yani sartlari bu ise odemeyecegim ben bunu diyemiyorsunuz. Bu bir sosyal guvenlik sistemi sartlari her zaman degisebilir.

Onceden ilac alirken mesela muayene ucreti vs odemezdik, sigortaya baslarken yoktu bu ne yapalim biz basladigimizda yoktu diye itiraz mi edelim?

Ya da ben 18 yasinda iken kapali mekanlarda sigara icilebiliyordu, bu benim kazanilmis hakkim yasa geriye dogru uygulanamaz sadece yeni doganlari etkilesin ben icerim mi diyecegiz
Bu eytlilerin �kazanilmis hak� argumani kadar bos bir sey yok.

Dersiniz ki 50den sonra is bulmak zor ulke sartlarinda genel bi duzenleme yapilsin amenna, ama kazanilmis hak cart curt hayvan terli yemezler.

Mevcut eytilere bi secenek sunulsun; sizi yas sarti olmadan emekli edecegiz ama 1999 sonrasi emekli yasini 80 yapacagiz, aninda kabul ederler ;))

[KısaVade]

ise baslarken ya da sgk primi yattigi gun size tahattutname mi imzalayip verdiler emeklilik yasiniz su, sartlari budur diye?

Emekli olup skgden belgeyi alana kadar her sey degisebilir, bu simdi calisanlar icin de gecerli, ayrica sgk odemesi istege bagli degil yani sartlari bu ise odemeyecegim ben bunu diyemiyorsunuz. Bu bir sosyal guvenlik sistemi sartlari her zaman degisebilir.

Onceden ilac alirken mesela muayene ucreti vs odemezdik, sigortaya baslarken yoktu bu ne yapalim biz basladigimizda yoktu diye itiraz mi edelim?

Ya da ben 18 yasinda iken kapali mekanlarda sigara icilebiliyordu, bu benim kazanilmis hakkim yasa geriye dogru uygulanamaz sadece yeni doganlari etkilesin ben icerim mi diyecegiz
Bu eytlilerin “kazanilmis hak� argumani kadar bos bir sey yok.

Dersiniz ki 50den sonra is bulmak zor ulke sartlarinda genel bi duzenleme yapilsin amenna, ama kazanilmis hak cart curt hayvan terli yemezler.

Mevcut eytilere bi secenek sunulsun; sizi yas sarti olmadan emekli edecegiz ama 1999 sonrasi emekli yasini 80 yapacagiz, aninda kabul ederler ;))

Sizde gençsiniz galiba. Benim gibi düşünen birilerinin olması sevindirici.
Bende eyt ye karşıyım. Hükümetin dik durması taktir edilesi. Ama dayanamayackalar bence.

Eyt lilerin emekli edilmesi gençlerin hayatlarına, yaşamlarına gasptır. Asıl istek ülkenin refahı, iş imkanlatının artması olmalı.

Bu ifadeler "empatiden yoksun".
Emeklilik yaşınız yaklaştığında, "emeklilik yaş sınırını 75..." benzeri bir yasa çıkarsa empati kurarsınız umarım.

Bu meselede talepkar durumunda olanlar, kafalarına göre bir uygulama talep eder durumda değiller.

BKZ:
https://www.anayasa.gov.tr/Kararlar/...i/2016-176.pdf

Kanunların geriye yürümezliği ilkesi uyarınca kanunlar kamu yararı ve kamu düzeninin gereği kazanılmış hakların korunması, mali haklarda iyileştirme gibi kimi ayrıksı durumlar dışında ilke olarak yürürlük tarihlerinden sonraki olay, işlem ve eylemlere uygulanmak üzere çıkarılırlar.

Kanunların kamu yararının sağlanması amacına yönelik olması, genel, objektif,
adil kurallar içermesi ve hakkaniyet ölçütlerini gözetmesi ve kazanılmış hakları ihlal
etmemesi anayasanın ikinci maddesinde belirtilen hukuk devleti olmanın gereğidir.

Bu nedenle kanun koyucunun hukuki düzenlemelerde kendine tanınan takdir yetkisini anayasal sınırlar içinde adalet, hakkaniyet ve kamu yararı ölçütlerini göz önünde tutarak kullanması gerekir.

Anayasanın 2. maddesinde yer alan hukuk devleti ilkesinin vazgeçilmez
unsurlarından birisi kanunların hukuk güvenliği sağlaması, bu doğrultuda geleceğe yönelik, öngörülebilir kurallar içermesi gerekliliğidir. Bu nedenle, hukuk devletinde güven ve istikrarın korunabilmesi için kural olarak kanunlar yürürlüğe girdikleri tarihten sonraki olaylara uygulanırlar.


Bu yasa aynı zamanda işverenle yaptığınız sözleşme uyarınca, hak kazandığınız maaşın da düşürülemeyeceğini ve sözleşme ile sağlanmış sosyal hakların da geri alınamayacağını bağlar.

Karşı çıkılan şey;
"Anayasa ile garanti altına alınmış bir hakkın gaspı" dır.

Bu hakkın gaspına karşı çıkanlar, ne o yasayı çıkaranlar,
ne de getiri-götürü hesabı yapması gerekenlerdir...

Benzer bir biçimde "hakkınız" gasp edilirse o zaman empati kurmanız mümkün sanırım.

[1event]

Bu ifadeler "empatiden yoksun".
Emeklilik yaşınız yaklaştığında, "emeklilik yaş sınırını 75..." benzeri bir yasa çıkarsa empati kurarsınız umarım.

Bu meselede talepkar durumunda olanlar, kafalarına göre bir uygulama talep eder durumda değiller.

BKZ:
https://www.anayasa.gov.tr/Kararlar/...i/2016-176.pdf

Kanunların geriye yürümezliği ilkesi uyarınca kanunlar kamu yararı ve kamu düzeninin gereği kazanılmış hakların korunması, mali haklarda iyileştirme gibi kimi ayrıksı durumlar dışında ilke olarak yürürlük tarihlerinden sonraki olay, işlem ve eylemlere uygulanmak üzere çıkarılırlar.

Kanunların kamu yararının sağlanması amacına yönelik olması, genel, objektif,
adil kurallar içermesi ve hakkaniyet ölçütlerini gözetmesi ve kazanılmış hakları ihlal
etmemesi anayasanın ikinci maddesinde belirtilen hukuk devleti olmanın gereğidir.

Bu nedenle kanun koyucunun hukuki düzenlemelerde kendine tanınan takdir yetkisini anayasal sınırlar içinde adalet, hakkaniyet ve kamu yararı ölçütlerini göz önünde tutarak kullanması gerekir.

Anayasanın 2. maddesinde yer alan hukuk devleti ilkesinin vazgeçilmez
unsurlarından birisi kanunların hukuk güvenliği sağlaması, bu doğrultuda geleceğe yönelik, öngörülebilir kurallar içermesi gerekliliğidir. Bu nedenle, hukuk devletinde güven ve istikrarın korunabilmesi için kural olarak kanunlar yürürlüğe girdikleri tarihten sonraki olaylara uygulanırlar.


Bu yasa aynı zamanda işverenle yaptığınız sözleşme uyarınca, hak kazandığınız maaşın da düşürülemeyeceğini ve sözleşme ile sağlanmış sosyal hakların da geri alınamayacağını bağlar.

Karşı çıkılan şey;
"Anayasa ile garanti altına alınmış bir hakkın gaspı" dır.

Bu hakkın gaspına karşı çıkanlar, ne o yasayı çıkaranlar,
ne de getiri-götürü hesabı yapması gerekenlerdir...

Benzer bir biçimde "hakkınız" gasp edilirse o zaman empati kurmanız mümkün sanırım.

Şuan hak gaspı olarak bakıyorsunuz anlıyorum. Bende sizin yerinizde olsam benzer düşünebilirdim.
Ama hak demek anyasada yada sözleşmede yazması anlamına gelmiyor benim için, normal dünya düzeninde bu şekilde düşünülüyor ama benim için farklı.
Şuan garantili ihalelerde garanti hakları verildi. Garantilerde hak statüsüne uygun anlamına geliyor.
Zamanında popilist hareketlerde yapılan erken emeklilik, süper emeklilik gibi hamleler bugünün gençlerine yük olarak binmemeli. Diyorsunuzki başka tonla boşa gider var. Onlar hakkında da fikrim ve tepkim var. Anvak burası Sgk topiği olduğu için Eyt konusunu yazdım.
Yazımda da belirttiğim gibi asıl istek refahın artması olmalı. Yoksa kaynaklar artmadan verilecek adeletsiz haklar başka birinin haksızlığı olacaktır.
Bu işin uzmanları daha iyi bilir ancak benim aklıma ülkedeki ortalama yaşam süresi baz alınarak emeklilik yaşı belirleme adaletli bir yaklaşım gibi duruyor. Örneğin şuan ortalama yaşam 80 diyelim. %80 emekli olma oranı belirlenir. 64 yaşında emekli olabilir gibi. Yaşam süresi parametreside herkesin sigorta başlangıç tarihi baz alınabilir.

[KısaVade]

Şuan hak gaspı olarak bakıyorsunuz anlıyorum. Bende sizin yerinizde olsam benzer düşünebilirdim.
Ama hak demek anyasada yada sözleşmede yazması anlamına gelmiyor benim için, normal dünya düzeninde bu şekilde düşünülüyor ama benim için farklı.
Şuan garantili ihalelerde garanti hakları verildi. Garantilerde hak statüsüne uygun anlamına geliyor.
Zamanında popilist hareketlerde yapılan erken emeklilik, süper emeklilik gibi hamleler bugünün gençlerine yük olarak binmemeli. Diyorsunuzki başka tonla boşa gider var. Onlar hakkında da fikrim ve tepkim var. Anvak burası Sgk topiği olduğu için Eyt konusunu yazdım.
Yazımda da belirttiğim gibi asıl istek refahın artması olmalı. Yoksa kaynaklar artmadan verilecek adeletsiz haklar başka birinin haksızlığı olacaktır.
Bu işin uzmanları daha iyi bilir ancak benim aklıma ülkedeki ortalama yaşam süresi baz alınarak emeklilik yaşı belirleme adaletli bir yaklaşım gibi duruyor. Örneğin şuan ortalama yaşam 80 diyelim. %80 emekli olma oranı belirlenir. 64 yaşında emekli olabilir gibi. Yaşam süresi parametreside herkesin sigorta başlangıç tarihi baz alınabilir.

Bakın ideal olandan söz etmiyorum.
İdeal den söz edeceksek,
Zaten mevcut emeklilerin çoğunluğunun ancak sürünmeye yeten maaşını da tartışmak lazım.
Avrupa, Dünya örnekleri veriliyor...
Yaşam standartları kıyaslanabilir mi?

İdeal olanı arayacaksak,
İnsani maaş, sürdürülebilir emeklilik yaşı ve eşitlik ilkesini gözeten kanunlardan söz etmek gerekir.

Sayın Cautionary' nin dediği gibi kaynakların efektif kullanımı ve bölüşümüdür mesele.

Ben de biliyorum ki, ben ve benim gibiler kıçını yırtsa da "siyasi getirisi" yoksa, olmaz/olmayacak bu iş.
Karşı çıkanlar da bilmeli ki, "siyasi getirisi" yeterli görülürse uygun mercilerce kıçlarını da yırtsalar çıkar bu yasa.

Ezcümle;
mesele benim açımdan "devletin bana verdiği sözü tutması",
birileri için EYT' lilerin pastadan pay alma çabası vs.

Ancak yukarıda da yazdım;
Tüm genellemeler gibi bu konuda "aleythe yapılan genellemeler de yanlış".
Yok efendim çalışmayıp, çalışanlarından sırtından geçinmek istiyorlar vb...

Hükümetlerin çiftliği, oy deposu, arpalığı yerine,
o zaman ödenen prime göre sistem geliştirilsin.

32 Yıl boyunca,
Bir çok kuyumcu, taksi sahibi, şirketden fazla gelir vergisi ödemişim,
sırtından geçinmek istediğim iddia edilen adamlardan kat kat fazla prim ödemişim.
Şimdi olmaz ya, bulup SGK lı bir işte çalışsam emekli maaşım düşecek.
Nerden tutsan garabet.
O zaman devlet sağlık dışında tamamen özelleştirsin sistemi,
İsteyen istediği gibi değerlendirsin parasını.
Bu meselenin kişisel tarafıydı.


Ama öte yandan da diyelim bir nedenle işinden oldun.
Kamu bile geri almıyor seni sözü edilen yaşlarda.
Özel sektör 1-2 meslek gurubu dışında asla almaz.
EK: Kendi işini açıp, Bağ-Kur' lu olursan hepten sıçtın!

1-2 olumsuz örnek üzerinden değerlendirip,
"kıçlarını devirip maaş almak istiyorlar" demek de çözmez bu meseleyi.
Ötesi ahlâki değil.

Neyse gereksiz meşgul ettik topiği belli ki herkesin olgunlaşmış bir görüşü var.



Eklemeyi unutmuşum şu satır elma ile armutu kıyaslamaktan farksız:

"Şuan garantili ihalelerde garanti hakları verildi. Garantilerde hak statüsüne uygun anlamına geliyor."

Yukarıda yazdığım ve sizin de alıntıladığınız anayasa maddesinde;
"kamu yararı/kamu lehine" diye bir ayrıntı var okursanız.
Son olarak da ihale ve ihale yasası ile çalışma ve çalışan hayatını düzenleyen kanunu kıyaslamak...