
Originally Posted by
ayvagobeknuri
Abdlhamit'in gençliğinde rom içtiği bilinir. Yaşlılığında içki içtiğini sanmıyorum. 1909'da tahttan indirildi, indirildikten sonra da içki içmedi. Sadece sabah kahvesi vardı.
Abdülhamit sabah 5'te falan kalkardı. Duş şeklinde bir banyo yapar, gusul abdesti alır ve dua odasına geçerdi. Burada enaz yarım saat dua eder, tespih çekerdi. Sonra sabah namazını kılardı. Sonra kahvaltı ederdi. Kullandığı tabak, çanak, kaşık,çatal orada durup duru. Kesinlikle herkesin evinde olan sıradan şeylerdir. Yediği içtiği de öyledir.
Sonra giyinirdi. Giyimine çok özen gösterirdi. Elbiselerinin kumaşları Hereke'den gelirdi. Kesinlikle yerlı kumaş kullanılırdı. Nazırları ise İngiliz Kumaşı giyerlerdi. Nazırların üstündeki elbiseleri gördüğünde çok özenir, ve sorardı, ''İngiliz kumaşı mı'' diye? Nazırlar, kumaş için yarddımcı olalım dediklerinde kabul etmez, ''çok pahalı ben karşılayamam'' derdi.
5 vakit namaz kıldığı için günde 3 takım elbise değiştirirdi. Fakat elbiseleri Hereke kumaşından ve kendi terzisine diktirilirdi.
Saat 8'den itibaren de resmi işlerine başlar, gelenleri kabul ederdi.
Nerdeyse hergün misafiri olurdu. Yurtdışından da çok sayıda gelen gideni olurdu.
Abdülhamit yobaz değildi. Sofrasında içki içilirdi. Misafirlerine içki ikram ederdi.
Yaşlılığında, 5 vakit namaz kılarken içki içtiğini sanmıyorum. Gençliğinde içki içmiştir.
Sofrasında, misafirlerine her türlü içkiyi, kendisi içmediği halde de ikram etmiştir.
O gerizekalı o içkilerin tümünü Abdülhamit'in içtiğini mi iddia ediyor? Bunların derdini anlamak mümkün değil?
Abdülhamit'i niye karalamaya çalışıyorsun?
Yer İmleri