Sayfa 134/136 İlkİlk ... 3484124132133134135136 SonSon
Arama sonucu : 1081 madde; 1,065 - 1,072 arası.

Konu: Banka Mevduat Faizleri ( ARTI PUAN/tezgah altı faiz oranları) - X

  1. #1065
    Duhul
    Feb 2017
    İkamet
    35.5
    Yaş
    57
    Gönderi
    582
     Alıntı Originally Posted by spektrum Yazıyı Oku
    Şu faiz haram goygoyu bir bitmedi be üstadım. Ben şimdi enflasyona karşı eriyen paramı nasıl koruyacam? İlla ticaret mi yapmam lazım? Borsaya mı yatırmam lazım? Ev, araba mı alıp satmam lazım? Bu işlerden anlamıyorsam ne olacak?
    Aynen kardeşim çakma enflansyon döviz, şaibeli borsa, katılım helal faiz haram,yoz yobazların kendilerini tatmini...

  2.  Alıntı Originally Posted by OKTAY Yazıyı Oku
    Aynen kardeşim çakma enflansyon döviz, şaibeli borsa, katılım helal faiz haram,yoz yobazların kendilerini tatmini...
    paranın kirasına faiz dersen haram, katılım dersen helal hay kafanıza sıçhayım, inancın kendisi gibi her şey algı gerisi yalan..

  3.  Alıntı Originally Posted by spektrum Yazıyı Oku
    Şu faiz haram goygoyu bir bitmedi be üstadım. Ben şimdi enflasyona karşı eriyen paramı nasıl koruyacam? İlla ticaret mi yapmam lazım? Borsaya mı yatırmam lazım? Ev, araba mı alıp satmam lazım? Bu işlerden anlamıyorsam ne olacak?
    yıllardım takip ederim gerçekten adam gibi yazan birisin,şu başlığa uygun yazan cok az kişi kaldı,kendi adıma teşekkür ederim sana

  4. Faiz haram ise enflasyon da hirsizliktir.

  5.  Alıntı Originally Posted by ozn Yazıyı Oku
    yıllardım takip ederim gerçekten adam gibi yazan birisin,şu başlığa uygun yazan cok az kişi kaldı,kendi adıma teşekkür ederim sana
    Teşekkür ederim üstadım, bilmukabele. Selamlar

  6. Türkiye’de uzun yıllardır süregelen “faiz haramdır” söylemi, sadece dini bir argüman değil, aynı zamanda halkın ekonomik davranışlarını ve tasarruf alışkanlıklarını doğrudan etkileyen ideolojik bir araç hâline gelmiştir. Bu söylem, toplumun büyük kesiminin para biriktirme, sermaye oluşturma ve geleceğe yatırım yapma reflekslerini zayıflatmakta; bireyleri sürekli tüketen, ama asla birikim yapamayan bir yapıya hapsetmektedir.
    Oysa tarihe bakıldığında, Avrupa'nın 18. ve 19. yüzyıllarda gerçekleştirdiği sanayi devrimi ve ardından gelen teknolojik devrimler, güçlü bir sermaye birikimi sayesinde mümkün olmuştur. Bu birikimin temel mekanizması ise faizli finans sistemidir. İnsanlar paralarını bankalarda değerlendirmiş, işletmeler yatırım için kredi alabilmiş, devletler uzun vadeli projelerini bu sistemle finanse etmiştir. Sonuç: Kalkınma, sanayileşme ve küresel güç olma.
    Faiz Düşmanlığının Kaynağı Ne?
    “Faiz haramdır” söylemi sadece dini bir inanç değil; aynı zamanda emperyalist sistemlerin sömürge ülkelerinde bilinçli olarak körüklediği bir ideolojik araçtır. Çünkü tasarruf yapamayan, sermaye biriktiremeyen ve yatırım yapamayan toplumlar daima dışa bağımlı kalır. Ne üretim yapabilirler, ne de teknolojide söz sahibi olabilirler. Sermayesi olmayan bir ülke, sürekli borç almak zorunda kalır. Kısacası, faiz karşıtlığı üzerinden yürütülen bu söylem, halkı yoksulluk içinde tutmanın modern yoludur.

    Avrupa'da Katolik kilisesi yüzyıllar boyunca faizi yasaklamıştı. Ancak zamanla bu anlayış terk edildi. 17. yüzyıldan itibaren faizli sistemler meşru hâle gelince, insanlar birikimlerini değerlendirme ve iş dünyası finansmana ulaşma imkânı kazandı. Bugün dünyanın en güçlü ekonomileri —örneğin Almanya, İngiltere, ABD— faizli finans sistemleri sayesinde zenginleşmiştir. Buralarda kimse, bankaya parasını koyan vatandaşı “günahkâr” ilan etmez; aksine tasarruf eden vatandaş, ekonominin taşıyıcısıdır.

    Türkiye’de ise özellikle son yıllarda “faizsiz ekonomi” denilerek hem bireylerin hem de devletin ekonomik gerçeklerden uzaklaşması teşvik edilmiştir. Tasarruf yapmak yerine sürekli tüketmeye teşvik edilen toplum, borçlanarak yaşamaya alışmıştır. Bunun sonucunda:
    Enflasyon artmıştır.
    TL değer kaybetmiştir.
    Sermaye birikimi sağlanamamıştır.
    Teknoloji yatırımları durmuştur.
    Bu tablo tesadüf değildir; bu, planlı bir “ekonomik bağımlılık döngüsü”nün ürünüdür. Faiz karşıtı politikalar, düşük gelir grubunu korumamış; aksine onları daha fazla yoksullaştırmıştır.

    Bugün Türkiye’nin yeniden ayağa kalkması, teknoloji üretmesi, sanayisini güçlendirmesi ve bağımsız bir ekonomi kurması gerekiyorsa, önce şu gerçeği kabul etmelidir:
    Faiz, ekonomik kalkınmanın bir aracıdır. Onu tamamen şeytanlaştırmak, toplumu üretimden ve refahtan uzaklaştırır.
    Düşmanlık edilmesi gereken şey, adaletsiz sömürüdür; akılcı, düzenlenmiş ve şeffaf faiz sistemi değil.

  7. Faizin haram olduğuna kimse inanmıyor zaten çokda ipleyen yok bu saçma bir argüman. Ancak şu da yadsınamaz bir gerçek ki; TL BİR İLLÜZYONDUR ! Bir sabah ansızın donsuz uyanabilirsiniz....

  8. MB toplantısı 23 Ekim 2025.

    CHP butlan kararı açıklanma tarihi 24 Ekim 2025.

    İlginç değil mi?
    KESİNLİKLE YATIRIM TAVSİYESİ DEĞİLDİR.
    Sadece Kendi Düşüncelerimdir. Buna göre işlem yapmayınız.

Sayfa 134/136 İlkİlk ... 3484124132133134135136 SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •