Sayfa 1486/2452 İlkİlk ... 486986138614361476148414851486148714881496153615861986 ... SonSon
Arama sonucu : 19609 madde; 11,881 - 11,888 arası.

Konu: ...:::vobelıt:::...

  1.  Alıntı Originally Posted by ayhan53 Yazıyı Oku
    sanırım bu sizin bu ay için bbeklediğinizden çok yüksek bi rakam oldu
    kışın neye varacak sonumuz belli değil
    peki doları rezerv yakarak tutmak bu durumda mantıklı hareketmi
    doalrı az salsan açık düşmez mi
    enflasyonu önleme pahasına mı yapılıyor bu hareketler
    hoş resmi enflasyon bile %84 ü aşacak gibi bu ay ama
    ne yaptıklarını anlamak mümkün değil
    Dolar 2 lira iken TL çok değerli o yüzden açık oluyor,dolar yükselirse düşer diyorlardı.Şimdi 18 lira,hâlâ doları salın düşsün anlayışı var.Düşmez arkadaşım düşmez,çare 10 sene önce de söylendiği gibi reformlardır.Reform yapmazsan düşmez.

    Redmi 7A cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

  2. Sn. Hocam selamlar...
    Credit Suisse ile başladı DB ile devam eden Avrupa bankacilik sektörü sorunları için ne diyeceksiniz?
    Önce Çin, şimdi Avrupa bankacilik sorunları.
    MB'larının sıkılaştırma politiklarına karşı küreselcilerin ön alma olaylarımıdır yoksa?

    İlginiz için teşekkür ederim.

  3. #11883
     Alıntı Originally Posted by Kurt73 Yazıyı Oku
    Sn. Hocam selamlar...
    Credit Suisse ile başladı DB ile devam eden Avrupa bankacilik sektörü sorunları için ne diyeceksiniz?
    Önce Çin, şimdi Avrupa bankacilik sorunları.
    MB'larının sıkılaştırma politiklarına karşı küreselcilerin ön alma olaylarımıdır yoksa?

    İlginiz için teşekkür ederim.
     Alıntı Originally Posted by deniz43 Yazıyı Oku
    Bu konuda çok önceden yazmıştım.Negatif reel faiz kapitalist ekonomilerin temel dinamiğine ters.Hem verimli çalışmayan,iyi yönetilmeyen şirketlerin piyasadan elenmesine engel oluyor(bol para ve düşük faiz oldukça şirketin sürekli nakit akışı olur,zarar etse bile varlığını sürdürür) piyasadan ayıklanacak bu şirketlerin yerine verimli çalışan ,yüksek katma değer üreten ,iyi yönetilen firmaların gelmesini onların pazar payını büyütmesini ve piyasaları domine etmesini engelliyor,bu da düşük verimlilik nedeniyle ekonomik büyüme hızını düşürüyor,çalışanların verimlilik ve reel büyüme ile gelecek olası ücret artışları ile refah artışının da önünü kesiyor.

    Hem de tüzükleri gereği emeklilik sigorta primlerinin çok büyük kısımlarını hazine tahvili gibi sabit getirili varlıklarda değerlendirmek zorunda olan emeklilik sigortalarının birikimlerini reel olarak eritiyor.Bu da muhtemelen 2030'lı yıllardan itibaren sosyal güvenlik sisteminde büyük bir faciaya yol açacak,emeklilik şirketlerini maaş ödeyemez ya da çok düşük maaş ödeyebilir duruma düşürecektir.(Bu nedenle,emeklilik günlerinde sıkıntı yaşamamak için Japon halkında tasarruf oranı çok yüksek)

    Büyük ekonomik krizlerde, geçici olarak ,sistematik çöküşlere karşı "negatif faiz" uygulaması da olabilir ama bunun süresi kesinlikle -en fazla- 1 yılı geçmeyecek bir süre ile sınırlandırılması gerekirdi.Şimdi ise 2008 yılından bu yana geçen 12 sene sonra " negatif reel faiz uygulaması" arkasında büyük tahribat yaratmış durumda ama esas olumsuz etkisini 10 yıl sonra sosyal güvenlik sistemleri sallandığı zaman yaratacağı sosyal facia ile yaşanacak.


    Kapitalist ekonomik sistemlerde faiz oranı sitemin belkemiği ve merkezidir.Negatif faiz olmaz.Büyük krizler gibi olağanüstü durumlarda kısa süreli olsa da en fazla 6 ay ,bilemedin 1 yılla sınırlı kalması gerekir.Daha uzun süreli olursa, kısa vadede günü kurtarsa da,uzun vadede sistemi çökertecek sonuçları olur.Şimdi olan o.Çok düşük negatif faizlerle 2009 yılından bu yana emeklilik fonlarının ve sigorta şirketlerinin aldıkları uzun vadeli tahviller hem fonların reel değerlerini eritti ,hem de faizler hızlı yükselince şimdi teminat değerlerini çöp etti.Faizler daha fazla yükselirse bu fonlar batacak, faizler yükselmez ise de enflasyon kronik hale
    gelecek,yapışkanlaşacak,beklentileri bozacak,fiyat istikrarı ortadan kalkacak.Fiyat istikrarı olmadıkça da uzun vadeli yatırımlar duracak,istihdam yaratılamayacak,ekonomilerin sağlıklı sürdürülebilir bir büyümesi olamayacak.Majör merkez bankalarının geçmişte uyguladıkları hatalı para politikaları şimdi kendilerini çok kötü bir açmaza düşürdü.
    Bir de çok yüksek kaldıraç kullananan ,aşırı risk alan ,çok para kazanma hırsında olan aç gözlü finansal kuruluşlar var ,Credit Suisse ve DB gibi.Onlar da yine merkez bankaları tarafından kurtarılmayı bekliyorlar.
    Benzer bir durum bizde de var.Bizde negatif faizlerin uygulanmaya başlamasından bu yana uzun süre geçmedi ama enflasyon ile faizler arasındaki negatif oran çok derin olduğundan ,faizler enflasyon civarına yakınsadığında çok düşük faizli tahvilleri almaya zorlanan bizim bankaları biçecek bir potansiyel taşıyor.

  4. #11884
    ENAG Eylül ayı Enflasyon Verisini Yayınladı

    Eylül ayında aylık enflasyon artışı %5.30 , yıllık enflasyon artışı %186.27 oldu.

    https://enagrup.org

    https://enagrup.org/bulten/202210.pdf?v1

    Böylece enflasyon yılbaşından bu yana 9 aylık %101.63 ,yıllık %186.27 geçen yılbaşından bu yana %268.87 oldu.

  5. #11885
     Alıntı Originally Posted by deniz43 Yazıyı Oku
    ENAG Eylül ayı Enflasyon Verisini Yayınladı

    Eylül ayında aylık enflasyon artışı %5.30 , yıllık enflasyon artışı %186.27 oldu.

    https://enagrup.org

    https://enagrup.org/bulten/202210.pdf?v1

    Böylece enflasyon yılbaşından bu yana 9 aylık %101.63 ,yıllık %186.27 geçen yılbaşından bu yana %268.87 oldu.
    TUİK'e göre ise;




    Tüketici fiyat endeksi (TÜFE) yıllık %83,45, aylık %3,08 oldu

    Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yıllık %151,50, aylık %4,78 arttı



    Değişen bir şey yok...Ücretlere yansımadığı için TUİK'in üretici fiyat endeksi rakamları gerçeğe daha yakın,tüketici enflasyonu rakamları ise realiteden tamamen kopmuş durumda.Bizim çarşıda pazarda,piyasada yaşadığımız gördüğümüz rakamlar ENAG rakamlarına yakın.TUİK rakamlarını artık ciddiye almıyoruz.
    Örneğin TUİK'e göre ,12 aylık ortalamalara göre fiyat artış oranı;giyim ve ayakkabıda %25.3,kira'da %19.9,haberleşme hizmetlerinde %13.2 imiş!..Geçiniz efendim....
    Son düzenleme : deniz43; 03-10-2022 saat: 10:23.

  6. Konuşsan faydası yok, sussan gönül razı değil. Neresinden tutsan elde kalıyor. Göz göre göre yapılmasına mı sinirlensek, adam gibi bir tepki konulamamasına mı yansak. Bir sabit gelirli olarak, alım gücümün yarı yarıya düştüğünü göz önüne alırsak ENAG rakamları gayet makul. Bu kayıp her ay yaşanıyor ve maalesef yaşanmaya da devam edecek. Bunu düzeltme niyeti var mı hiç ama hiç sanmıyorum. Sabit gelirliler olarak yolumuza ciddi oranda fakirleşmiş olarak devam edeceğiz edebildiğimiz kadar. Şahsen hiçbir umudum kalmadı. Ocak ayında maksimum yüzde 25 hadi bilemedin 30 civarı bir maaş artışı olur kamu kesimine. Daha 3 ay var zira. Hani yüzde 50 yapsa ne olur? Değişen hiçbir şey olmayacak. Temmuzda 40 küsür maaş artışı oldu da ne oldu? 2 ay içinde nakavt oldu.

    Enflasyonu kontrol altına alabilecek gerçek politikalar uygulanmaya başlanıp, Ocak falan değil, Ekim 15 itibariyle maaşı yüzde 100 arttırırsa ancak toparlarız bir süre sonra bunun harici olan ya da olacak her şey boş.

  7. #11887
    Credit Suisse shares tank 10% on restructuring, capital concerns

    https://www.cnbc.com/2022/10/03/cred...ndroidappshare

    Shares of Credit Suisse plunged nearly 10% in Europe's morning session, after the Financial Times reported the Swiss bank's executives are in talks with its major investors to reassure them amid rising concerns over the Swiss lender's financial health.
    Spreads of the bank's credit default swaps (CDS), which provide investors with protection against financial risks such as default, rose sharply Friday.
    They followed reports the Swiss lender is looking to raise capital, citing a memo from its Chief Executive Ulrich Koerner.

  8. #11888
     Alıntı Originally Posted by deniz43 Yazıyı Oku
    TUİK'e göre ise;




    Tüketici fiyat endeksi (TÜFE) yıllık %83,45, aylık %3,08 oldu

    Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yıllık %151,50, aylık %4,78 arttı



    Değişen bir şey yok...Ücretlere yansımadığı için TUİK'in üretici fiyat endeksi rakamları gerçeğe daha yakın,tüketici enflasyonu rakamları ise realiteden tamamen kopmuş durumda...
    TUİK enflasyonu, gerek kamu gerek özel, emeğiyle geçinen insanların ücretlerini belirlemenin bir aracı olarak kullanılıyor. Yine aynı kategoride asgari ücret belirleniyor ve asgari ücret de diğer ücretleri bir kez daha belirliyor. Emeklinin, kayıtdışı çalışanın durumu içler acısı, onları yazmaya bile gerek yok.

    Böyle yapılarak sonuçta ücretlilerden ve dar gelirlilerden sermayeye büyük bir servet transferi yapıldı ve yapılıyor. Sn Deniz43, bu durumda şu sorular size yöneltilse nasıl yanıtlardınız:

    1-Önlerinde kendi siyasi geleceklerini doğrudan belirleyecek bir seçim varken bu acımasız servet transferi bilinçli yapılıyorsa, iktidar sahipleri aynı zamanda kendi bacaklarına da kurşun sıkmış olmuyor mu?

    2-Yoksa seçime kadar "davranışsal, nöro ekonomi" vb ile bambaşka, mucizevi bir tablo yaratacaklarını mı düşünüyorlar?

    3-Öyle değilse, dünya piyasasındaki gidişat 2008'in devamı bir krize işaret ederken, olağanüstü bir finansal destek bulmayı mı umuyorlar?

    4-Servet transferi bilinçli olarak değil de basitçe "nas"tan ve bir kere adım attıktan sonra geri dönememekten mi kaynaklanıyor?

    5-Yoksa daha basitçe halkın "bugünümüze de şükür" kaanatkarlığına mı güveniliyor?

    Tüm bu sorulara verilecek yanıtların yetersiz kalacağını düşünüyorsanız, sizce Dünya ekonomisi ile açık ara ayrışan ve hem siyasal hem de ekonomik olarak giderek kötüleşen dünya konjonktürüne meydan okuyan, sonuçta iktisadın katı yasalarından kaçması imkansız bu durumun temelinde yatan esas etmen nedir?
    İşte Hendek! İşte Devekuşu!

Sayfa 1486/2452 İlkİlk ... 486986138614361476148414851486148714881496153615861986 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •