Sayfa 4681/7020 İlkİlk ... 368141814581463146714679468046814682468346914731478151815681 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 37,441 - 37,448 arası.

Konu: Sanat Mozaik

  1. Isvecli rock grubu Europe, 8. studyo albumu Last Look at Eden'i 9 Eylul 2009'da earMUSIC / Edel (Avrupa) JVC / Victor (Japonya) etiketleriyle piyasaya surdu.




  2. "Bununla birlikte yasamak, cabalamak gerekiyordu. Hayatin bu cozulmez sorunlarinin baskisi altinda olmak korkunctu; tek onlari unutayim diye onune ilk cikan seyin cekiciligine kendini kaptirivermisti. Her cesit topluluga girip cikiyordu; cok iciyor, tablolar satin aliyor, yapi yaptiriyor, ozellikle okuyordu.

    Okuyor, eline gecen her seyi okuyordu ve oyle okuyordu ki eve gelince daha usaklar elbiselerini cikarirken kitaba sariliyor, okuyordu; okumaktan uykuya; uykudan salona, kulup gevezeliklerine, gevezelikten icki alemine ve kadinlara, icki aleminden tekrar gevezelige, okumaya ve saraba geciyordu. Sarap icmek onun icin gitgide hem bedensel, hem ruhsal bir gereksinim halini aliyordu." Lev Tolstoy, Savas ve Baris

  3. "Beni, Cate'den cok, zaman, yillar ilgilendiriyordu. Inanilmaz bir seydi. Sekiz mi, on yil mi? Sanki unutulmus bir odayi, bir dolabi acmistim ve burada baskasina ait bir hayat, bosuna yasanmis, risklerle dolu bir hayat bulmustum. Unuttugum buydu, Cate degil, bir zamanlarin zavalli zevkleri degil. Ama o gunleri yasayan, bir seyler olacak korkusuyla olaylardan kacan urkek genc, coktan adam olmustu, o hala cevresine bakiniyordu, yasam neler getirecek diye bekleyen genc beni sasirtiyordu. Benimle onun arasinda ortak ne vardi ki? Ben onun icin ne yapmistim? O banal ve atesli aksamlar, o rastlantisal riskler, bir yatak ya da pencere kadar tanidik umutlar, her sey uzak bir ulkenin, simdi tekrar dusununce, tadina bakip da nasil boylesine ihanet ettik diye dusundugum hareketli yasamin anisi gibi geliyordu." Cesare Pavese, Tepedeki Ev



    "Più che di Cate m'importava del tempo, degli anni. Era incredibile. Otto, dieci? Mi pareva di avere riaperto una stanza, un armadio dimenticati, e d'averci trovata dentro la vita di un altro, una vita futile, piena di rischi. Era questo che avevo scordato. Non tanto Cate, non i poveri piaceri di un tempo. Ma il giovane che viveva quei giorni, il giovane temerario che sfuggiva alle cose credendo che dovessero ancora accadere, ch'era già uomo e si guardava sempre intorno se la vita giungesse davvero, questo giovane mi sbalordiva. Che cosa c'era di comune tra me e lui? Che cosa avevo fatto per lui? Quelle sere banali e focose, quei rischi casuali, quelle speranze familiari come un letto o una finestra - tutto pareva il ricordo di un paese lontano, di una vita agitata, che ci si chiede ripensandoci come abbiamo potuto gustarla e tradirla così."



  4. "Butun mesele insanlarin insana karsi sevgi gosterilmeyecek durumlar oldugunu dusunmeleridir.Oysa boyle durumlar yoktur.Esyalara karsi sevgisiz davranilabilir: Sevgisiz agac kesilebilir, tugla yapilabilir, demir dovulebilir; ama tipki arilara karsi dikkatsiz davranilamayacagi gibi insanlara karsi da sevgisiz davranilamaz."Lev Tolstoy, Dirilis



  5. Hicbir sey yok uyandiginizda
    Somurtmadan karsilayacaginiz
    Korkunc,bir gulus sarsarsa bakiniz
    Kanatlarinizi o yastiklarda

    Kayitsiz uyuyun, korkusuzca da
    Ele vermeyecek sizi solugunuz
    Hicbir sey yok uyandiginizda
    Somurtmadan karsilayacaginiz

    Butun o canim dusleri bir anda
    Bu guzellik bozdugu an bakiniz
    Ne tek bir cicek artik yanaklarda
    Ne odenmemis elmaslar gozlerde
    Hicbir sey yok uyandiginizda

    Stephane Mallarme



  6. “Bir kadin eger budalaysa, eninde sonunda bir insan yikintisi ile karsilasir ve onu kurtarmaya calisir. Kimi zaman da basarir bu isi. Ama bir kadin, eger budala degilse, eninde sonunda akilli, saglikli bir adam bulup onu yikintiya cevirir. Her zaman basarir bu isi.” Cesare Pavese



  7. "Ask olume engel oluyor. Ask hayattir. Hayattan ne anliyorsam ancak sevdigim icin anliyorum. Her sey sadece sevdigim icindir, sevdigim icin vardir. Her sey ona baglidir. Ask Tanri'dir; olmek, benim icin, askin parcasi icin, sonsuz kaynaga donmektir." Lev Tolstoy, Savas ve Baris

  8. "Budala, yakici yaz sicaginin ne oldugunu bilmiyorsun. Ben gordum boyle sicaklari, deden de gordu. Kis hic kalir onun yaninda. Kis cetin gecer, ama ekinlere iyi geldigi bilinir. Yaz sicagi oyle degildir. Yaz sicagi yakar. Her sey olu ve aclik ile susuzluk insani insan olmaktan cikarir. Yemek yememis birisini al: Saldirgandir. Ve birbirleriyle uyum icindeki o insanlari dusun, hepsinin kendi topragi varmis ve iyilik etmeye, iyi yasamaya alismislar. Kuyular kuruyor, ekinler yaniyor ve aclar, susuzlar. Vahsi birer hayvana donusuyorlar." Cesare Pavese, Leuko Ile Soylesiler



    "Scemo, non sai cos’e canicola. Io ne ho viste e tuo nonno ne ha viste. Non è niente l’inverno. L’inverno si pena ma si sa che fa bene ai raccolti. La canicola no. La canicola brucia. Tutto muore, e la fame e la sete ti cambiano un uomo. Prendi uno che non abbia mangiato: è attaccabriga. E tu pensa quella gente che andavano tutti d’accordo e ognuno aveva la sua terra, abituati a far bene e a star bene. Si asciugano i pozzi, si bruciano i grani, hanno fame e hanno sete. Ma diventano bestie feroci."

Sayfa 4681/7020 İlkİlk ... 368141814581463146714679468046814682468346914731478151815681 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •