Sayfa 6524/7020 İlkİlk ... 5524602464246474651465226523652465256526653465746624 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 52,185 - 52,192 arası.

Konu: Sanat Mozaik

  1. The Godfather filminde Don Corleone'nin vaftiz oglu Johnny Fontane karakterine hayat veren Italyan asilli Amerikali sarkici ve aktor ( Jasper Cini ) Al Martino'nun dogum yildonumu ( 7 Ekim 1927 )







    https://www.youtube.com/watch?v=QpgYHyc34XU

  2. Fransiz ressam Paul Sérusier'nin olum yildonumu ( 7 Ekim 1927 )

    Le Pouldu in Pont ( The flowered barrier, 1889 )




    Enfants a la barque ( Boys on a Riverbank, 1906 )


  3. Iranli modern sair ve ressam Sohrab Sepehri’nin dogum yildonumu ( 7 Ekim 1928 )





    Suyu bulandirmayalim
    asagilarda bir guvercin su iciyor
    ya da hos uzak bir kosede bir sigircik kanat yikiyor
    ya da koyde bir testi doluyor
    suyu bulandirmayalim
    belki bu akan su gidiyor ayagina bir kavagin
    yikasin diye bir kalbin kederin
    belki bir dervisin eli
    kurumus ekmegini suya banmistir
    guzel bir kadin su kenarina gelmistir
    suyu bulandirmayalim
    guzel yuz ikiye katlanmis!
    ne icimli bir su
    ne kadar duru akiyor!
    yukari insani ne keyifler suruyor
    ineklerinin sutu hep bol olsun, cesmeleri kaynasin hep!
    gormedim koylerini
    cardaklari altinda kuskusuz tanrinin ayak izleri var
    orada mehtap kelami boyunca aydinlatiyor
    yukari koyde kuskusuz orme duvarlar kisadir
    insanlari sakayik hangi cicektir biliyor
    kuskusuz mavi mavidir orada
    koyluler biliyor hangi gonca aciyor
    nasil bir koy olmalidir
    bag yollari hep musiki ile dolu olsun
    su basindaki o insanlar anliyorlar suyu
    bulandirmiyorlar onu biz de
    suyu bulandirmayalim.

  4. Ingiliz ressam Charles Ricketts’in olum yildonumu ( 7 Ekim 1931 )

    Frontispiece to ‘The Dial’, 1886




    Don Juan, c.1911


  5. Amerikali yazar, sair ve aktivist ( Everett Leroi Jones ) Amiri Baraka’nin dogum yildonumu ( 7 Ekim 1934 )

    Kostum giymis
    Belsoguklugu degildi
    Siyahlari katleden
    Beyaz carsaf hastaliklari
    Insanligin cogu hosnut oldukca
    Akil ve akil sagligi terorize oldu
    Onlar diyor ki (kim diyor?)
    Kime soyluyorlar
    Paralarinikim oduyor
    Yalanlari kim soyluyor
    Kim tebdili
    Kimin koleleri var
    Starbucks’tan dolarlari kim topluyor
    Ciftliklerin yagini kim cikartiyor
    Kim kuruttu Kizilderililerin soyunu
    Siyah ulusunu kim telef etmeye calisti
    Kim yasiyor Wall Street’te
    O tasaklarini kesen
    Anana tecavuz eden
    Babani linc eden ilk ciftlik
    Zift kimde, tuyleri kim aldi
    Kibrit kimde, kim atese verdi
    Kim oldurdu kim kiraladi
    Kim Tanri oldugunu soyledi
    Kim Seytan hala
    Kim en buyuk
    Kim en iyi
    Kim benziyor Isa’ya
    Her seyi kim yaratti
    En akilli kim
    En buyuk kim
    En zengin kim
    Kim senin cirkin kendisinin en yakiisikli oldugunu soyleyen
    Sanati kim tanimiyor
    Bilimi kim tanimliyor…



    It wasn't
    The gonorrhea in costume
    The white sheet diseases
    That have murdered black people
    Terrorized reason and sanity
    Most of humanity, as they pleases
    They say (who say?)
    Who do the saying
    Who is them paying
    Who tell the lies
    Who in disguise
    Who had the slaves
    Who got the bux out the Bucks
    Who got fat from plantations
    Who genocided Indians
    Tried to waste the Black nation
    Who live on Wall Street
    The first plantation
    Who cut your nuts off
    Who rape your ma
    Who lynched your pa
    Who got the tar, who got the feathers
    Who had the match, who set the fires
    Who killed and hired
    Who say they God & still be the Devil
    Who the biggest only
    Who the most goodest
    Who do Jesus resemble
    Who created everything
    Who the smartest
    Who the greatest
    Who the richest
    Who say you ugly and they the goodlookingest
    Who define art
    Who define science…

  6. Hollandali ressam Isaac Lazarus Israëls'in olum yildonumu ( 7 Ekim 1934 )

    Donkey Riding on the Beach, 1898 – 1900




    In the Bois de Boulogne near Paris, c. 1906


  7. Avustralyali roman, oyun ve kurgu disi yazari Thomas Michael Keneally'nin dogum gunu ( 7 Ekim 1935 )





    " Polonya'nin en soguk sonbaharinda, uzerinde pahali paltosu ve paltosunun altindaki cift dugmeli smokiniyle; yakasinda siyah uzerine altin bir Hakenkreuz bulunan uzun boylu genc bir adam, Krakow'un eski merkezinin kenarinda bulunan Straszewskiego Sokagi'ndaki son moda bir apartmandan cikti ve bu karanlik dunyaya ragmen parildayan Adler marka devasa bir limuzininin acik kapisinin yaninda, agzindan buharlar cikararak onu bekleyen soforunu gordu.

    Sofor, ' Kaldirima dikkat edin, Herr Schindler, ' dedi.

    ' Dul bir kadinin kalbi gibi buz tutmus. '

    Bu uzun boylu genc adam, yasaminin son gunlerine kadar cift dugmeli takimlar giyecek, bir muhendis sayildigi icin buyuk ve bas dondurucu araclar ilgisini her zaman cezbedecek, bir Alman olmasina ragmen, hatta orta olcekte nufuzlu bir Alman olmasina ragmen, Polonyali bir soforun hic cekinmeden uyduruk fakat dostane sakalar yapabilecegi bir adam olarak kalacakti. "



    " In Poland's deepest autumn, a tall young man in an expensive overcoat, double-breasted dinner jacket beneath it and - in the lapel of the dinner jacket - a large ornamental gold-on-black enamel Hakenkreuz (swastika) emerged from a fashionable apartment building in Straszewskiego Street, on the edge of the ancient center of Cracow, and saw his chauffeur waiting with fuming breath by the open door of an enormous and, even in this blackened world, lustrous Adler limousine.

    ' Watch the pavement, Herr Schindler, ' said the chauffeur.

    ' It's as icy as a widow's heart. '

    In observing this small winter scene, we are on safe ground. The tall young man would to the end of his days wear double-breasted suits, would - being something of an engineer - always be gratified by large dazzling vehicles, would - though a German and at this point in history a German of some influence - always be the sort of man with whom a Polish chauffeur could safely crack a lame, comradely joke. "


  8. Amerikali roman yazari Anita Hale Shreve'in dogum yildonumu ( 7 Ekim 1946 )



    " Bir gece, Sexton ve Honora banyolarini yapip yemeklerini yedikten sonra sahilde yuruyuse ciktilar. Gunes neredeyse batmak uzereydi, denizin uzerine gul rengi bir kirmizilik cokmus, evlerin isiklari yavas yavas yanmaya baslamisti. Kiyiya carpip kirilan dalgalar pembe renkte goruluyordu. Honora acik mavi renkte bir cam parcasi buldu, cami eline alarak puruzsuz kenarlarini parmaklariyla temizledi. Puslu bir camdi, sanki bir bulut kumesi bu kucucuk parcanin icine hapsolmustu... " Kiyidaki Cam Kiriklari



    " One evening, after Sexton and Honora have bathed and eaten, they go for a walk along the beach. The sun, just about to set, lights up the cottages and the water with a rosy hue. The surf at the waterline is pink. Honora stops and bends to pick up a piece of pale blue glass. She rubs her fingers along the edges, which are smooth. The glass is cloudy, as though a fog were trapped within the weathered shard... "



    " Zihnimde bir duvardaki yerinden oynayan ufak bir tas canlaniyor, dusene kadar ileri dogru ittirilen bir tas. Diger taslar hareket edip boslugu ne kadar doldursa da geriye kalan delikten anilar su gibi sizmaya basliyor... " Kardaki Isik



    " I see a small stone dislodged in a wall, one stone shoved forward until it falls. The other stones shift and settle and try to fill in the space, but still there is a hole through which water, in the form of memory, begins to seep... "

Sayfa 6524/7020 İlkİlk ... 5524602464246474651465226523652465256526653465746624 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •