Çiller olaydı altın alanın eli yanacak derdi...
Çiller olaydı altın alanın eli yanacak derdi...
KESİNLİKLE YATIRIM TAVSİYESİ DEĞİLDİR.
Sadece Kendi Düşüncelerimdir. Buna göre işlem yapmayınız.
Demokrasiden totaliter rejimlere geçen (varsa) ülkelerde;
-Yerel para altın-dolar hareketi
-borsası (reel değeri)
-yerel para ile mevduat getirisi
-yabancının orta ve uzun vadede sermaye piyasalarına olan yatırımı
ne olmuş?
Dünyada bir örneği var mı?
diye yapay zekaya sordum.
KESİNLİKLE YATIRIM TAVSİYESİ DEĞİLDİR.
Sadece Kendi Düşüncelerimdir. Buna göre işlem yapmayınız.
Belediye kömür dağıtıyor kömürlü evde oturanlar bizim bu tarafta hep mülteci. Yine de seçim habercisi olabilir
Demokrasiden totaliter veya otoriter rejimlere kayan ülkelerde görülen ekonomik sonuçlar, rejimin ne kadar hızlı ve sert bir dönüşüm geçirdiğine ve ne tür bir ekonomik model benimsediğine bağlı olarak farklılık gösterse de, genel olarak ortak eğilimler mevcuttur.
Tarihte bu tür bir dönüşüme örnek gösterilebilecek birçok ülke bulunmaktadır (örneğin, 1930'larda Almanya ve İtalya, Soğuk Savaş sonrası Doğu Bloku ülkelerinden Rusya'nın otoriterleşme süreci, veya bazı Latin Amerika ülkelerindeki askeri darbeler sonrası rejimler).
İşte bahsettiğiniz ekonomik göstergelerin genel olarak izlediği seyir:
KESİNLİKLE YATIRIM TAVSİYESİ DEĞİLDİR.
Sadece Kendi Düşüncelerimdir. Buna göre işlem yapmayınız.
1. Yerel Para (Döviz Kuru) ve Altın Hareketi
Yerel Para Değeri (Döviz Kuru):
Hızlı ve Keskin Değer Kaybı: Rejim değişikliği ile gelen siyasi istikrarsızlık, artan risk algısı ve uluslararası yaptırım/dışlanma tehdidi nedeniyle yerel para birimi, genellikle hızla değer kaybeder. Yatırımcılar ve yerel halk, paranın değerini korumak için hızla dövize yönelir.
Kontrollü veya Sabit Kur Rejimine Geçiş: Totaliter rejimler, döviz kurunu kontrol altına almak ve ekonomik istikrar illüzyonu yaratmak için sıklıkla sabit döviz kuru rejimlerine geçerler veya sermaye kontrollerini sıkılaştırırlar. Ancak bu durum, karaborsanın (farklı bir reel kurun) oluşmasına neden olur.
KESİNLİKLE YATIRIM TAVSİYESİ DEĞİLDİR.
Sadece Kendi Düşüncelerimdir. Buna göre işlem yapmayınız.
Altın Hareketi:
Artan Talep ve Fiyat: Siyasi ve ekonomik belirsizlik arttığı için, altın güvenli liman varlığı olarak görülür. Bu, altına olan talebi ve dolayısıyla yerel para cinsinden fiyatını yükseltir.
Zorunlu El Koyma: Aşırı durumlarda, totaliter rejimler döviz ve altın rezervlerini merkezileştirmek için özel şahısların altınlarına el koyma yoluna gidebilirler (örneğin 1930'lar ve bazı komünist rejimlerde görülen uygulamalar).
KESİNLİKLE YATIRIM TAVSİYESİ DEĞİLDİR.
Sadece Kendi Düşüncelerimdir. Buna göre işlem yapmayınız.
2. Borsa (Reel Değeri)
İlk Şok ve Düşüş: Siyasi riskin aniden yükselmesi ve sermaye kaçışının başlamasıyla borsa, kısa vadede sert bir düşüş yaşar.
Spekülatif/İllüzyonist Yükseliş: Rejimin ekonomik kararları (örneğin, belli sektörlere sübvansiyon, kamu ihaleleri, düşük faiz politikaları) borsa endeksini nominal olarak yükseltebilir. Ancak, bu yükseliş genellikle enflasyonun gerisinde kalır ve yabancı yatırımcıların çıkışıyla birlikte işlem hacmi düşer.
Reel Değer Kaybı: Yüksek enflasyon nedeniyle, borsa endeksi nominal olarak artsa bile, altın veya döviz karşısındaki reel değeri genellikle ciddi ölçüde azalır. Borsa, uluslararası piyasalarla entegrasyonunu kaybeder.
KESİNLİKLE YATIRIM TAVSİYESİ DEĞİLDİR.
Sadece Kendi Düşüncelerimdir. Buna göre işlem yapmayınız.
Yerel Para ile Mevduat Getirisi
Negatif Reel Getiri: Totaliter rejimlerin yüksek enflasyonist politikaları (genellikle bütçe açıklarının para basılarak kapatılması) nedeniyle, bankaların mevduata verdiği faiz oranı enflasyonun çok altında kalır.
Sonuç olarak, mevduatın reel getirisi eksiye düşer. Halkın yerel para birimindeki birikimleri erir, bu da insanları bankalardan para çekmeye ve mal, döviz veya altına yönelmeye iter. Bu durum, finansal sistemin derinliğini azaltır.
KESİNLİKLE YATIRIM TAVSİYESİ DEĞİLDİR.
Sadece Kendi Düşüncelerimdir. Buna göre işlem yapmayınız.
Yer İmleri