O yıllarda
Hayatı bireysel değil çekirdek aileden başlayarak, geniş aile, geniş aileden mahalleye, mahalleden köye yardımlaşarak, hayatı paylaşarak yaşıyor, akşam oturmalarında gaz lambası ışığında bir büyüğümüzün anlattığı hikayeyi can kulağımızla dinliyor fırında pişirilen patatesi yiyip çayı içtiğimizde ziyafetmiş gibi tat ve keyif alıyorduk
refah artınca hayat bireyselleşince çekirdek ailede bile hayata tek başımıza takılır olduk.
Özlediğimiz şey odur bence.
Evet hocam televizyonun yaygınlaştığı yıllarda televizyonun ev ziyaretlerinde sohbeti bitirdiği konuşulurdu. Şimdi çok daha kötü durumdayız. Herkes bilgisayar, telefon penceresinden seyreder oldu dışarıyı, ne bir rüzgâr ne bir koku... Herkes bireysel dünyasında çekirdek ailede bile. Özellikle çocuklar tehlikelere açık durumdalar. Anne babalar internet kullanımına mutlaka bir sınırlama getirmeli, yoksa çocuklar bizim eğitimimizden geçmemiş bambaşka insanlar olarak yuvadan uçup giderler. Geride bizimle ortak anıları da olmaz hatırlayıp özleyecekleri.
Çocuklar kabaca 18 yaşına kadar bizim sorumluluğumuzda. Onlara güzel bir çocukluk yaşatmak, onların başını beklemek anne babanın yaşam sebebidir, görevidir. Anne baba onlar için vardır. Bir kartalın yavrularını onlar uçana kadar büyütmesi gibi.
Yoksa çocuklar şurada heder olmuş, manik depresif olacakları bir hayat sunmuşuz onlara; ama borsada on bin liramızı seksen katına çıkarmışız, ne önemi var?
Tekrar ediyorum, ne önemi var?
Akif
istiklal marşı şiiri yarışmasına para ödülü konulduğu için katılmamış, katılanlar arasında bir şiir seçilemeyince katılması için ısrar edildiğinde katılıp aldığı para ödülünü kendisi kullanmayıp bağışlamıştı.
Daha sonra gönüllü sürgün yaşadığı yıllarda şunu da demiştir, demek zorunda kalmıştır maalesef.
''1928'de damadı Ahmed Bey'e yazdığı mektupta 'paranın önemini' şöyle anlatıyor: "Suad'ın muktesit oluşu çok iyi bir hadise. ''Dünyada para kadar lüzumlu bir şey daha olmadığı için onu idare ile harc etmek en ziyâde aranılacak bir meseledir''.
Namerde muhtaç olmadan yaşayabilmek için gerektiği kadar kazanılabilmelidir, olmalıdır.
saygılarımla.
Evet hocam. Çoğumuz aile ve borsa dengesini tutturamıyoruz. Alnımızın teriyle kazandığımızı borsaya haybeden kaptırınca bu yenilgi psikolojimizi ve özel hayatımızı alt üst ediyor. Borsada ihtiyacımız olmayan parayla, temkinlice yatırım yaparsak özel hayatımızda buhran yaşamayız.
Yer İmleri