Umarım hocam. Bu tarafta da tam tersi gidiyorum gibi çünkü. Tüpraş alımım çok saçma oldu ama ereğli de farklı değil neyse ki. BIST portföyü resetledim 2023ün artılarına bakıp kendimi kandırıyormuşum gibi oldu biraz. hepsinde eksi şimdi.
Ereğli demişken genel müdür 2030'a kadar 3.2 milyar dolar yatırım yapacağız demiş. Bu sene de saçma sapan bir temettü gelirse bu bahane ile muhtemelen çıkarım gibi. 2030'a kadar düzenli nakit sağlarsa beklerim gibi. 3.2 milyar da az değil gerçekten.
Son düzenleme : 5yearplan; 24-12-2024 saat: 20:20.
Yurtdışı yada Yurtiçi finans piyasalarından elde edilen gelirlerde vergiden kaçma pek mümkün değildir. Farklı ülke veya vergi cenneti adalar da çözüm değil. Ülkelerin dahil olduğu karşılıklı anlaşmalar bu tip gelirlerin mutlaka bir yerde vergilendirilmesini gerektiriyor. ABD bu konuda çok baskıcı, 2008 krizinden sonra İsveç Bankalarının, dünya savaşlarında bile dokunulmayan gizlilik hakkını ellerinden almıştı.
Yapılacak en iyi şey yatırımcıların bir A.Ş. çatısı altında birleşip bunun avantajlarından faydalanmasıdır. Herkes yatırımı oranında pay alır ve sağlam bir şirket tüzüğüyle yol haritası çizilir. Böylece yatırımcıların parası kişisel servetten kurumsal sermaye statüsüne yükselerek devlet nezdinde daha dokunulmaz hale gelir. Yurtdışı borsa gelirleri %25'lik kurumlar vergisi oranından vergilendirilir. Ortaklar araba, eğitim, yurtdışı seyahat, sağlık sigortası gibi giderlerini kazançlarından düşerek vergi yükünü azaltır. Sermayelerin birleşmesi sayesinde daha yüksek bir meblağa ulaşıldığından fırsat havuzu genişlemiş olur.
Şöyle sorayım; döviz kurlarını baskı altında tutmak nasıl mümkün oldu?
Şu anda Türkiye'nin şansı petrol fiyatlarıdır. En büyük ithalat kaleminin ucuzluğu sayesinde döviz ihtiyacı azaldı. 2025'de petrol fiyatları yükselirse bunu anlayacağız. Diğer ithal girdilerde de azalmalar oldu ve döviz rezervi yükseldi.
AKP enflasyonla mücadele adı altında sadece para politikası araçlarına başvururken kamu harcamaları yoluyla genişlemeci maliye politikalarını kullandığından ekonomik büyüme eksiye dönmedi. Burada da lokomotif deprem konutları. Kendi çıkarları açısından yaptıkları doğru zira dış kaynak yokluğunda kamu harcamaları da kesilse %3-5 küçülme söz konusu olacaktı. Döviz kurları tüm bu politikaların bir sonucu.
Şimdi faizleri düşürüp tekrar deprem bölgesi harici, özel inşaat sektörünü canlandırmayı planlıyorlar. Bu durumda banka kredileri de canlanır, kurlar biraz yukarı gelirse sorun çıkarmaz.
sn yelpaze,
şu anda konut kredileri çok ucuz... AKBANK ta 2,89... bu yıllık kredilerden uygun muhtemelen. hesabını yapmasam da... kredileri 10 puan dahi düşürseler ancak bu rakamlardan kredi verilir...
1000 000 kredi kullanan birisi 10 yıl için aylık 29 878 TL ödemek durumunda 5 milyonluk bir ev alsa 2,5 milyonu kredi olsa aylık taksit 74 696 TL
sizce hangi grup bu krediyi ödeyebilir? konutta ve ticaride bunlar ödenemeyeceği için inşaat sektörü falan hikaue kalır... ekonomik canlılık ne kadar iyi bilmem ama taşradan pek de iyi gibi görünmüyor. diğer sektörlerin de gelişmesi uzak ihtimal. önümüzdeki dönem korkarım biraz daha sıkıntılı olacak...
ayrıca döviz patlar ise ucuzluk da hikaye kalır ama bizim ihracatımız da patlamaz artık.. bütçe de kamu finansmanını ne kadar kaldırabilir bilmem...
Sn. tovbekar, tüm söylediklerinize %100 katılıyorum
Benim söz ettiğim konut kredileri değil de inşaat sektörü ve onun canlanmasıyla harekete geçecek diğer sektörlerin üreticilerinin alacakları kredilerdi. Konut kredileri sınırlı canlanabilir, bizim halkın durumu uygun olanları son hatırladıkları oyunu tekrar oynamaya hevesli. Krediyi pahalıyken evi ucuzken al sonra faizler düşünce krediyi yapılandır. Ancak tüm bunlar sadece bir plan ve karşısında büyük zorluklar var. Mesela; kamu harcamaları öyle yüksek ki; acaba devletin giderlerinden sonra kredilere kaynak kalacak mı? Ekonomi biraz canlansa cari açık gene yükselecek ve bütçe açığına eşlik edecek. Merkezi yönetim piyasadan borçlandıkça faizler düşer mi?
Döviz yükselişi ve fiyatların yükselmesi senaryomuzda var ve ucuzluk gibi bir beklenti haddimize değilSadece son 6 ayda her şeyin fiyatı katladı. Enflasyonda düşüş beklentim hiç yok, faizlerde de çok düşüş beklemiyorum.
2011 yılında 150bin$'a alınan sıfır bir ev düşünün. %40 peşin %60 kredi kullandığınızda ödediğiniz faiz emekli memur aylığı kadardı. Aynı ev şu anda 14 yaşında olmasına rağmen alınırsa aylık taksit 120 binTL. Ev fiyatları çok yüksek gibi.
Sorunu şöyle anlıyorum: Elinde borsaya ayıracağın ciddi bir sermaye var ve elde ettiğin kazançlardan minimum vergi ödemek istiyorsun. Uluslararası alanda Nitelikli Yatırımcı demek elinde 1 milyon euro (veya dolar) asgari serbest sermayesi (nakit) olan yatırımcı demektir. Elinde bu kadar sermaye varsa offshore merkezlerde şirket kurup o şirket üzerinden alım satım yaparsın, vergi avantajı elde edersin. Elindeki sermaye bundan az ise uğraşmaya değmez çünkü offshore şirket kurmak da bir maliyet getiriyor. Ben şahsen bu yukarıdakilerden hiç birini tercih etmem, benim tercihim Lüksemburg olurdu. Burası hem 5 trilyon dolarlık bir finans merkezi (hub) hem de kurumsal alanda pek çok vergi avantajı sağlıyor. Bir taşla 2 kuş vurmuş oluyorsun. Bu hub'un sunduğu imkanlardan ful yararlanabiliyorsun.
20 Mart 2025'te 27.80 maliyetle YKBNK aldım (tek kağıt, ful borsadayım). 30.4.2025 vadeli hedge pozisyonum %10 zarar ile kapandı.
Yer İmleri