Sayfa 1401/7020 İlkİlk ... 4019011301135113911399140014011402140314111451150119012401 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 11,201 - 11,208 arası.

Konu: Sanat Mozaik

  1. Italyan yazar ve gazeteci Tiziano Terzani'nin dogum yil donumu (14 Eylul 1938)

    "Zihin, her gun cigneyip gectigimiz ve degerini bilemedigimiz bir hazine sandigidir. Soz konusu olan, onu ele gecirmek, yaptigimiz her seyi dalginlikla degil farkindalikla yapma egemenligimiz altina almaktir." Atlikarincada Bir Tur Daha



    "La mente è un tesoro nascosto sul quale camminiamo ogni giorno senza renderci conto di quanto valga. Si tratta solo di entrarne in possesso, di dominarla esercitandoci a fare tutto quel che facciamo con consapevolezza, invece di farlo sempre più distrattamente."




    "Mukemmel bir sagligin olmasini isteme. Bu acgozluluk olurdu. Istirabini sifan yap. Ve engelsiz bir yol bekleme. O ates olmasaydi isigin sonerdi. Ozgurluge kavusmak icin firtinayi kullan."



    “Adamin biri, Bilgeligiyle un salmis olan Kralin yanına gider. Krala sunu sorar: 'Efendim soyleyin bana, hayatta ozgurluk var midir?

    Kral: 'Elbette' der, 'Kac bacagin var senin?'

    Adam soruya sasirarak: 'Iki' der.

    Kral: 'Pekala, tek bacaginin ustunde durabilir misin? '

    'Elbette' diye cevap verir adam.

    Kral: 'O halde hangi bacagin ustunde duracagina karar ver'.

    Adam biraz dusunur ve sol bacagi ustunde durmaya karar verir.

    'Tamam' der Kral. 'Simdi oteki bacagini da kaldir.'

    Adam sasirir: 'Bu imkansiz Kralim' der.

    'Gordun mu? ' der Kral 'Ozgurluk budur. Sen sadece ilk kararı almakta ozgursun. Ondan sonrasinda degil.' “



    “Un uomo va dal suo re, che ha grande fama di saggezza e gli chiede: ‘Sire, dimmi, esiste la libertà nella vita?’

    ‘Certo’ gli risponde quello. ‘Quante gambe hai?’

    L’uomo si guarda, sorpreso dalla domanda. ‘Due, mio Signore’

    ‘E tu, sei capace di stare su una?’

    ‘Certo.’

    ‘Prova allora. Decidi su quale.’

    L’uomo pensa un po’, poi tira su la sinistra, appoggiando tutto il proprio peso sulla gamba destra.

    ‘Bene”, dice il re. ‘E ora tira su anche quell’altra.’

    ‘Come? E’ impossibile, mio Signore!’

    ‘Vedi? Questa è la libertà. Sei libero, ma solo di prendere la prima decisione. Poi non più.’ “

  2. Amerikali sanatci, yazar, heykeltiras Kate Millett'in dogum gunu (14 Eylul 1934)

    "Toplumsal kosullarimiz yuzunden kadin ve erkek birbirlerinden tamamen ayri iki kultur niteligi tasirlar ve bunlarin yasam deneyleri de cok buyuk ayrimlar gosterir. Cocukluk boyunca cinsel kimligin gelismesini, ailenin, egiticilerin ve kulturun, her cins icin uygun gordugu davranis, kisilik, ilgi, deger ve anlatim kavramlari belirler. Cocugun yasaminin her ani, oglan ya da kiz olusuna gore, cinsiyetin kendine yukledigi zorunluluklari yerine getirmek icin nasil davranmak ve dusunmek gerektigini ogrenmekle gecer. Genclik yillarinda, cevreye ayak uydurma zorunlulugu cesitli buhranlara yol acar ve bu bunalimlar olgunluk donemine girdikten sonra yatisir." Cinsel Politika



    "Our social circumstances, male and female are really two cultures and their life experiences are utterly different and this is crucial. Implicit in all the gender identity development which takes place through childhood is the sum total of the parents', the peers', and the culture's notions of what is appropriate to each gender by way of temperament, character, interests, status, worth, gesture, and expression. Every moment of the child's life is a clue to how he or she must think and behave to attain or satisfy the demands which gender places upon one. In adolescence, the merciless task of conformity grows to crisis proportions, generally cooling and settling in maturity."



    “Cesitli ailelerde otoritenin kisiler arasindaki derecelendirilmesi uzerinde farkli gorusler ileri surulse de, mutlak olan tek sey, kulturun, yasamin butun alanlarinda erkeklerin otoritesini destekledigi ve kadina hicbir hak tanimadigidir.”



    “While we may niggle over the balance of authority between the personalities of various households, one must remember that the entire culture supports masculine authority in all areas of life and - outside of the home - permits the female none at all.”

  3. 1904 yilinda Nobel Odullunu kazanan Rus fizyolog, psikolog ve doktor Ivan Pavlov’un olum yildonumu (27 Subat 1936)



    “Asla her seyi bildigini sanma. Gercekten cok bilgili olsan da, kendi kendine 'ben cahilim' diyebilecek cesaretin daima olmali. / Non pensare mai di sapere già tutto. E non importa quanto tu sia valutato, hai sempre il coraggio di dire a te stesso: sono ignorante.”

  4. Irlanda asilli Yeni Zelandali Emmy ve Golden Globe adayliklari bulunan aktor Sam Neill'in dogum gunu (14 Eylul 1947)




  5. Ingiliz opera bestecisi Benjamin Britten'in besteledigi Kotulugun Dongusu (Turn of the Screw - Il Giro di Vite) operasi ilk kez 14 Eylul 1954 tarihinde Venedik, Teatro La Fenice'de sahnelendi.




  6. Pulitzer Odullu Avustralya asilli Amerikali gazeteci ve yazar Geraldine Brooks’un dogumgunu (14 Eylul 1955)

    “Aglarken gordugu ilk erkek, annesinin oldugu gece karisinin ardindan gozyasi doken babasiydi. Cok asap bozucu bir goruntuydu. O babasini hep yenilmez olarak gormustu.” Kitabin Kullari



    “The first time he had seen a man really weep was his father, the night his mother died. It had been harrowing. He had believed his father impregnable.”

  7. Ukrayna dogumlu Rus gazeteci ve yazar Vasily Semyonovic Grossman’in olum yildonumu (14 Eylul 1964)

    “Cehov'un insancilliginin uzerine yaptiginiz konusmayla Dostoyevski 'ye olan hayranliginizi nasil bagdastiracagiz? Dostoyevski icin Rusya'daki tum insanlar ayni degildir. Hitler, Tolstoy'a alcak demistir ama soylendigine gore Hitler'in calisma odasinda Dostoyevski 'nin portresi asilidir. Ben bir ulusal azinliktanim. Tatar'im. Rusya da dogdum, bir rus yazarin Polonyali'lara ,Yahudi'lere nefretini bagislamiyorum. Buyuk bir dahi 'de olsa bagislayamam." Yasam ve Yazgi



    “How can you reconcile your earlier hymn to Dostoyevsky with this passionate speech in praise of Chekhov and his humanity? Dostoyevsky certainly doesn't consider everyone equal. Hitler called Tolstoy a degenerate, but they say he has a portrait of Dostoyevsky hanging in his office. I belong to a national minority myself. I'm a Tartar who was born in Russia and I cannot pardon a Russian writer his hatred of Poles and Yids. No – even if he is a genius.”



    ''Savasta oglunu kaybeden bir anneye karsi butun insanlar sucludur ve insanlik tarihi boyunca bu annenin onunde bos yere kendilerini aklamaya calisirlar.''



    “Everyone feels guilty before a mother who has lost her son in a war; throughout human history men have tried in vain to justify themselves.”

  8. Amerikali yazar John Champlin Gardner Jr’in olum yildonumu (14 Eylul 1982)

    “Eger sanatin fikirleri guzel idiyse bu sanatin kabahatiydi, Ozan'in degil. Bir kor secici, neredeyse bir cilgin: Bir kus. Ormanda tatli tatli sakiyan kuslar var diye insanlar birbirlerini daha nazikce mi oldurduler?”



    “If the ideas of art were beautiful that was art’s fault, not the shaper’s. A blind selector, almost mindless: a bird. Did they murder each other more gently because in the woods sweet songbirds sang?”




    “Neden benim konusacak kimsem yok?” dedim. Yildizlar hicbir sey soylemedi, ama ben onlarin bu kabaliklarini gormezden geldim. “Ozanin konusabilecegi birileri var” dedim. Parmaklarimi SIKTIM. “Hrothgar’in da konusabilecegi birileri var.”



    “Why can’t I have someone to talk to?” I said. The stars said nothing, but I pretended to ignore the rudeness. “The Shaper has people to talk to,” I said. I wrung my fingers. “Hrothgar has people to talk to.”



    “Ama daha kotu bir sey vardi. Ejderhanin bana bir buyu yaptigini anladim; hicbir silah bana karsi islemiyordu. Solen salonuna istedigim zaman gidebilirdim, bana karsi gucsuzlerdi. Bu yuzden icim daha da karardi. Onları kucumsememe ragmen, bazen onlardan nefret etmeme ragmen, onlarla savasabildigimde insanlarla aramizda bir sey vardi. Simdiyse, yenilmez olarak, bir komur arazisinde hayatta kalan tek agac gibi, olabildigince yalnizdim.”



    “But there was one thing worse. I discovered the dragon had put a charm on me: no weapon could cut me. I could walk up to the meadhall whenever I pleased, and they were powerless. My heart became darker because of that. Though I scorned them, sometimes hated them, there had been something between myself and men when we could fight. Now, invulnerable, I was as solitary as one live tree in a vast landscape of coal.”

Sayfa 1401/7020 İlkİlk ... 4019011301135113911399140014011402140314111451150119012401 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •