-
Amerikali aktor Richard Dale Jenkins'in dogum gunu (4 Mayis 1947)
-
Ingiliz yazar Graham Colin Swift'in dogum gunu (4 Mayis 1949)
"Sadece hayvanlar tumuyle burada ve simdi yasarlar. Bellegi de tarihi de tanimayan tek sey dogadir. Ama insan- izninizle size bir tanim vereyim- hikaye anlatan hayvandir. Nereye gitse arkasinda kaotik bir dumen suyu, bir bosluk degil, hikayelerin samandiralarini ve isaretlerini birakir. Hikaye anlatmaya, uydurmaya devam etmesi gerekir. Hikaye varsa sorun yoktur. Son dakikalarinda bile, olumcul bir dususun o bir saniyesinde bile- ya da tam bogulmak uzereyken- butun hayat hikayenizin bir film seridi gibi gozunuzun onunden gectigi soylenir."

“Only animals live entirely in the Here and Now. Only nature knows neither memory nor history. But man - let me offer you a definition - is the storytelling animal. Wherever he goes he wants to leave behind not a chaotic wake, not an empty space, but the comforting marker-buoys and trail-signs of stories. He has to go on telling stories. He has to keep on making them up. As long as there's a story, it's all right. Even in his last moments, it's said, in the split second of a fatal fall - or when he's about to drown - he sees, passing rapidly before him, the story of his whole life.”
-
Amerikali roman, oyku yazari ve gazeteci Ernest Hemingway,Yasli Adam ve Deniz romaniyla kazandgi Pulitzer Odulunu'nu 4 Mayis 1953 tarihinde aldi.
'Hem bu hatiri sayilir bir gunahtir bence. Aklina gunahi getirmenin sirasi mi simdi? Gunahi anmadan dusunecek bunca dert var. Hem ben ondan bir sey anlamam ki. Gunahin ne oldugunu anlamam, ona pek inanmam da. Belki balik tutmak da gunahtir. Gecimimi saglamak, baskalarini doyurmak icin yaptigim halde bu isin gunah oldugunu saniyorum.Ama o zaman her sey gunah sayilirdi. Gunahi munahi dusunmenin sirasi degil simdi. Bunun icin cok gec kaldik, hem millet bununla doyuruyor karnini. Baskasi dusunsun, bir ben mi kaldim aklini yoracak? Balik nasil balik olarak yaratiliyorsa, sen de balikci olmak icin yaratilmissin.''

"È stupido non sperare, pensò. E credo che sia peccato. Non pensare ai peccati, pensò. Ci sono abbastanza problemi adesso, senza i peccati. E poi non riesco a capirli. Non riesco a capirli e non sono certo di credervi. Forse è stato un peccato uccidere il pesce. Credo proprio che sia così, anche se l'ho fatto per vivere e per nutrire molta gente. Ma allora tutto è un peccato. Non pensare ai peccati. È troppo tardi per pensarci e c'è chi è pagato apposta per farlo. Lascia che ci pensino loro. Tu sei nato per fare il pescatore e il pesce è nato per fare il pesce."
-
Amerikali roman, oyku, deneme yazari, sair ve gazeteci David Guterson'in dogum gunu (4 Mayis 1956)

"Kaybetmek, bin kisinin olup yalnizca kahramanin hayatta kaldigi bir filmi izlerken, sahneden silinenlerden biri oldugunuzu bilmek gibidir." Oteki
-
Alman yazar Erich Scheurmann'in olum yildonumu (4 Mayis 1957)
"...bilin ki para kimseyi ne daha mutlu ne de daha neseli yapar. Yaptigi tek sey, insanin yuregini kotu bir karisikliga suruklemektir. Parayla hic kimseye yardim edemezsiniz; onu daha mutlu, daha guclu ve neseli kilamazsiniz. Bu yuvarlak metali ve agir kagitlari en buyuk dusmaniniz olarak gorun ve ondan nefret edin." Gogu Delen Adam

"...wißt, daß ich dieWahrheit spreche, wenn ich euch sage, daß das Geld nie froher und glücklicher macht, wohl aber das Herz und denganzen Menschen in arge Wirrnis bringt, daß man mit Geld nie einem Menschen wirklich helfen, ihn froher, stärker undglücklicher machen kann — so werdet ihr das runde Metall und schwere Papier hassen als euern schwersten Feind."
"Papalagi, Tanrinin buyruklarina kulaklarini tikayip yerine kendi yasalarini getirdigi icin Tanri da onun mulklerinin ustune bir suru dusman salar.Onun 'Benim'ini bozsun diye yagmuru ve sicakligi, yasliligi, ufalanmayi ve curumeyi gonderir.Hazinelerinin ustune atesin gucunu ve firtinalari yollar. Ama hepsinin otesinde Papalagi'nin ruhuna korkuyu yerlestirir. Ele gecirdigi seylerin korkusudur bu. Papalagi'nin uykusu hicbir zaman derinlesemez.Gunduz topladiklari gece ucup gitmesin diye uyanik olmasi gerekir cunku."

"Weil der Papalagi das Gebot Gottes nicht hört und sich seine eigenen Gesetze macht, schickt ihm Gott viele Feinde seines Eigentums. Er schickt ihm die Nässe und Hitze, sein Mein zu zerstören, das Altwerden und Zerbröckeln und Faulen. Er gibt auch dem Feuer Macht über seine Schätze und dem Sturm. Vor allem aber legt er in die Seele des Papalagi die Furcht. Das Angsthaben um das, was er sich genommen hat. Des Papalagi Schlaf ist nie ganz tief, denn er muß wach sein, damit ihm zur Nacht nicht fortgetragen wird, was er selber am Tage zusammengetragen hat."
-
Franco Migliacci ve Domenico Modugno'nun yazdigi, Modugno'nun seslendirdigi Nel blu dipinto di blu sarkisi 4 Mayis 1959'da Grammy Yilin Sarkisi Odulu ve Grammy Yilin Kaydi Odulu'nu kazandi.

Ama butun dusler safakta kayboluverir cunku
ay batarken yaninda goturur onlari.
Ama ben devam ediyorum hayal etmeye senin guzel gozlerinde
onlar ki gok gibi mavi yildizlarla bezeli.
-
Francois Truffaut tarafindan yonetilen; Jean-Pierre Léaud, Albert Rémy, Claire Maurier'in basrollerini paylastigi 400 Darbe (Les Quatre Cents Coups - The 400 Blows - I 400 colpi) 4 Mayis 1959'da Cannes Film Festival'inde gosterime girdi.


"Sanirim simdi de sonra da yalan soyleyecegim. Bazen onlara dogruyu soyluyorum ve bana halen inanmiyorlar… bu yuzden de yalan soylemeyi tercih ediyorum./ Ben, j'mens, j'mens de temps en temps quoi… des fois je leur dirais des choses qui seraient la vérité ils me croiraient pas, alors je préfère dire des mensonges. / Beh, mento, mento talvolta. Qualche volta dico delle cose che sono la verità, ma non mi credono… allora preferisco dire le bugie.”
-
Amerikali yazar (Jane Auer) Jane Bowles'un olum yildonumu (4 Mayis 1973)
"Cocuklugumuzda agaclarin ustune yaptigimiz evleri hatirlarsin... Cocukken tirmanip icine girer, yapraklarin arasinda gozlerden uzak kalinca da evden kacma planlari yaparsin. Cocuklar agac evleri severler. Mesela lafi hic gevelemeden sana son derece orijinal ama bir o kadar da sig bir kadin oldugumu soylesem... bir anlamda, cok sig. Rezaletten korkarim."

"You remember tree houses from your younger days... You climb into them when you're a child and plan to run away from home once you are safely hidden among the leaves. They're popular ... Suppose I tell you pointblank that I'm an extremely original woman, but also a very shallow one...in a sense, a very shallow one. I am afraid of scandal."
Gönderi Kuralları
- Yeni konu açamazsınız
- Konulara cevap yazamazsınız
- Yazılara ek gönderemezsiniz
- Yazılarınızı değiştiremezsiniz
-
Forum Rules
Yer İmleri