-
Venezuellali sair ve deneme yazari Eugenio Montejo'nun dogum yildonumu ( 19 Ekim 1938 )


Dunya bizi birbirimize yaklastirmak icin dondu,
Ustune dogru, ustumuze dogru dondu,
Tipki Symposion'da denildigi gibi;
Sonunda bizi bu ruyada bulusturabilmek icin dondu.
Geceler gecti, karlar, gun donumleri;
Dakikalarca, milenyumlarca zaman gecti.
Ninova'ya dogru giden bir at arabasi,
Nebraska'ya vardi.
En az yedi soyumuzun bulundugu yerden,
bir horoz ottu, alemimizin otesinden.
Dunya dondu, muzikal bir bicimde,
Bizi guverteye davet ederek;
Ve bir an bile durmadan, devam etti donmeye,
Sanki onca ask, onca mucize,
Symposion'un parcalarinin arasina SIKISIP kalmis,
Birkac adagio'dan ibaretmis, yillar evvel yazilmis.
-
Alman ressam Carl Grossberg’in olum yildonumu ( 19 Ekim 1940 )
Creglingen, 1926

Automobilfabrikation, 1936
-
Fransiz sair ve heykeltiras ( Taslarin Yuregi - Coeur de pierres ) Camille Claudel'in olum yildonumu ( 19 Ekim 1943 )

La Valse, 1883

Sakuntala 1888
-
Amerikali karakter oyuncusu, muzisyen, komedyen, sair, yazar ve sarkici John Arthur Lithgow’un dogum gunu ( 19 Ekim 1945 )


-
Ingiliz roman yazari Philip Pullman’in dogum dogum gunu ( 19 Ekim 1946 )

“ Cocuklar, sevgiye ve yemege ve temiz havaya ve oyuna ihtiyac duyduklari kadar sanata ve hikayelere ve siirlere ve muzige de ihtiyac duyar. Eger bir cocuga yiyecek vermezseniz, bunun hasari cabucak gorunur hale gelir. Eger bir cocuga temiz hava ve oyun vermezseniz bunun da hasari gorulebilir ama cok hizli bir sekilde degil. Eger bir cocuga sevgi vermezseniz bunun zarari birkac yil boyunca gorulmeyebilir ama kalicidir.
Fakat bir cocuga sanat ve hikayeler ve siirler ve muzik vermezseniz bunun hasarini gormek o kadar kolay olmaz. Yine de oradadir. Bedenler yeterince sagliklidir; kosabilirler ve atlayabilirler ve yuzebilirler ve aceleyle yemek yiyebilirler ve cocuklarin genellikle yaptigi gibi cok fazla gurultu cikarabilirler, fakat yine de bir seyler EK******.
Dogrudur, bazi insanlar sanatin herhangi bir turu ile karsilasmadan yetismislerdir ve mukemmel bicimde mutludurlar ve iyi yasarlar ve degerli bir hayatlari vardir ve bazilarinin evlerinde hic kitap yoktur ve resimlere de pek deger vermezler ve muzigin onemini de goremezler. Evet, bu olabilir. Boyle insanlar taniyorum. Iyi komsular ve faydali vatandaslar… ”

“ Children need art and stories and poems and music as much as they need love and food and fresh air and play. If you don’t give a child food, the damage quickly becomes visible. If you don’t let a child have fresh air and play, the damage is also visible, but not so quickly. If you don’t give a child love, the damage might not be seen for some years, but it’s permanent.
But if you don’t give a child art and stories and poems and music, the damage is not so easy to see. It’s there, though. Their bodies are healthy enough; they can run and jump and swim and eat hungrily and make lots of noise, as children have always done, but something is missing.
It’s true that some people grow up never encountering art of any kind, and are perfectly happy and live good and valuable lives, and in whose homes there are no books, and they don’t care much for pictures, and they can’t see the point of music. Well, that’s fine. I know people like that. They are good neighbours and useful citizens… ”

“ Hikayeler; beslenme, barinma ve arkadasliktan sonra, dunyada en cok ihtiyac duydugumuz seydir. ”
-
Italyan cizgi roman sanatcisi Giorgio Cavazzano'nun dogum gunu ( 19 Ekim 1947 )



-
Pulitzer Odullu Amerikali sair ve oyun yazari Edna St. Vincent Millay'in olum yildonumu ( 19 Ekim 1950 )


Ask gitti, birakti beni, gunler hep birbirinin ayni
Yemek gerek, uyuyacagim, isterim ki gece olsun
Fakat heyhat! Uyanigim, saatin agir vuruslarini duyuyorum
Isterim ki gun olsun gene, agarsin karanlik
Ask gitti, birakti beni, ne yapacagimi bilmiyorum
Su ya da bu, hepsi bir benim icin
bitirmeden birakiyorum basladigim her seyi
Ise yarar bir sey yok benim bildigim.
Ask gitti, birakti beni, komsular borc aliyorlar kapi calip
Hayat surup gidiyor gene, kemirip durmasi gibi farenin
Yarin gene yarin gene yarin gene yarin
Kucuk bir sokak ve bu kucuk ev var.

Hangi akla hizmet geri donersin, ey Nisan ?
Guzellik yeterli degil.
Sirnasik acan kucuk yapraklarinin kizilligiyla
Susturamazsin artik beni.
Bildigimi bilirim ben.
Ensemi kizartiyor gunes gozlemlerken
Cigdemlerin basaklarini.
Topragin kokusu iyidir.
Besbelli ki olum yok.
Fakat anlami nedir bunun ?
Yalnizca toprak altinda yemiyor kurtcuklar
Insan beyinlerini.
Kendi basina hayat
Bir hictir,
Bos bir fincan, halisiz bir merdiven
Yeterli degil, her yil yamac asagi
Nisan’in bir budala gibi gelisi
Sacmalayisi ve cicekleri yaymasi.
-
Amerikali cocuk kurgu romanlari yazari Dan Gutman'in dogum gunu ( 19 Ekim 1955 )

" Fransa'dan yeni gelen Bayan LaGrange cok komik konusuyor ve patates puresiyle gizli mesajlar yaziyor. A.J. ise okulun hemsiresi Bayan Cooney'den cok hoslaniyor. Dunya tarihinin en guzel ve en hos hanimefendisi uluslararasi bir gizli ajan olabilir mi? A.J.'nin aski mi yoksa ulkesine olan sevgisi mi ustun gelecek ? "

" Ms. LaGrange talks funny, and she's from some other country called France. Plus she's writing secret messages in the mashed potatoes. A.J. has his first crush! And it’s on the school nurse, Mrs. Cooney. She is the most beautiful and nicest lady in the history of the world. But are her charms just a cover for her secret identity as an international spy? Will A.J.'s love for Mrs. Cooney win out over his love for America ? "
Gönderi Kuralları
- Yeni konu açamazsınız
- Konulara cevap yazamazsınız
- Yazılara ek gönderemezsiniz
- Yazılarınızı değiştiremezsiniz
-
Forum Rules
Yer İmleri