evet benimde bahsettiğim çelişki zaten bu
düşük büyüme
düşük bütçe açığı
sıkı para politikası
yüksek işsizlik
yüksek enflasyon
Yukarıdaki 5li içinde eğer para politikası enflasyon düşene kadar uygulanacak mantığından yola çıkarsak , yukarıdaki denklemde enflasyon ancak bir resesyon ile düşük çıkar. Yani bir resesyonu görmeden ön adım olarak faiz indirimi yapılamaz. Zira resesyona girmeden faiz indirimi yapmak 2015 te denendi ve daha maliyetli olduğu görüldü (dolardaki sıçrama)
Ancak burada yeni bir çelişki doğuyor. Tek basit çıkış yolu resesyona girmek ise bu basit yolu da Kasım 2019 seçimleri tıkıyor.
Belki fantazi bir seçenek olarak şu an salınan vergi artışları ile resesyonu 2018 yılına yaymak ve 2019 yılı başında resesyondan çıkarak büyüme yakalanmış bir ortamda seçimlere girmek düşünülebilir. Zira resesyon önceye alınmaz ise Kasım 2019 tarihine sarkma riski çok fazla.
Tüm bunların ötesinde geçmişte yapıldığı gibi gevşek para politikasının denenme şansının düşük olduğunu düşünüyorum. Zira bunun sonucunda oluşacak döviz artışı yukarıdaki senaryolardan çok daha tahrip edici olacaktır. Öyle ki böyle bir seçenek ile oluşacak resesyon çok daha yüksek ihtimalle kasım 2019 a sarkacaktır.
Yukarıdaki yazdıklarımı birleştirdiğimde, hükümetin 2017 sonu ve 2018 ortaları arasında kontrollü bir resesyon yaratacağı ve Ocak 2019 itibariyle bu süre zarfında topladığı güçle yine kontrollü olarak bu resesyondan çıkarak kasım 2019 tarihinin öncesinde sanal bir yüksek büyüme kurgulayacağını tahmin ediyorum. (tıpkı mart 2017-eylül 2017 arası kgf ile kurgulanan sanal büyüme gibi).
En güçlü veya en zeki olan değil, DEĞİŞİME en açık olan türler hayatta kalır...Charles Darwin
https://twitter.com/r_x_p_u
Bu bir 'örtülü' IMF programıdır .
Bence.
Türkiye, kazığın her türlüsünü ayrı ayrı deneyimleyebilmek için mükemmel bir yer. Burada yetişen biri dünyanın başka bir yanında sıkıntı yaşamaz.
Re-twittlediklerim katıldığım anlamına gelmez!
bu sözde OVP yani kümesteki kazlardan daha fazla tüy koparma işi bence Reis'in 2019 rüyasına BÜYÜK DARBE VURACAKTIR....
Hatırlarsınız Rahmetli Başbakan Ecevitin bir tane Zekeriya Temizel diye SÖZDE UYANIK Bir Maliye Bakanı vardı..
Bu maliye bakanın yaptığı saçma sapan VERGİ DÜMENLERİ Ecevit hükümetinin sonunu getirmişti...
Tarih tekerrüden ibarettir
Devlette eğer devamlılık esas ise sen zırt pırt vergilerle oynaymazsın adı ister REFORM olur OVP olur seni aşağı ettirir.
Zekeriya Temizel tanklara yağ basmakla meşgul...
Bu reform -ovp emlak işinin idam fermanıdır...
o emlak / inşaat sektörü batmadan bu memlekete huzur yok.
umarım kısa sürede göçer gider.
Vergi artışı ferdi tüketimin azalması demektir.
Hele hele bizim gibi tasarruf oranının az olduğu bir toplumda.
Belki enflasyona ufak bir çare olabilir..
Vergiye gelince...
Apartman yönetimi mantığıyla çalışan yönetimlerde aidat (vergi) akla ilk gelendir...
İyi vergi, mükellefinin çok olduğu, kolay tahsil edilebilen vergidir...
Yani dolaylı vergiler.
Bunların kafası başka bir şeye işlemez.
Üretim, teknoloji laftadır...
Sosyal adalet falan dertleri değildir.
Sadaka vermeyi severler...
Zengine dokunamazlar.
Özene bezene zor yarattılar 15 senede...
Maliye Bakanı Naci Ağbal Maliye Bakanı Ağbal acıttı mı diye tebessüm ediyor .
ama Erdoğan Reis'e müthiş oy kaybettireceğinin ayakkabısının altına muz kabuğunu kendi koyduğunun farkında bile değil...
Emlak fiyatlarındaki anormal artışarının sebebi zaten açık kapılardı ...şimdi çaktırmadan kira vergisine % 60 zam yaparsan emlak sahibinin kiradan elde ettiği kazancı kuşa çevirisen bu işin çekiciliği kalır mı ?
Bence Erdoğan Reis çok OY kaybeder...
Yer İmleri