10 milyon kişiyi sürdürülebilir biçimde destekleyebilecek bir şehiri 20 milyon yapmak problemlerin temelinde olan şey. bu nüfusun 20 milyon oluş sürecinde sayısız insan dilsiz şeytanı oynadı. sayısız haksızlık yapılırken, deprem toplanma alanları avm ye dönüştürülürken sessiz kaldı. hala da çark dönsün diye sorunların kaynağı olan konformist kafa yapısının toplumda devam ettiği de ayrıca bir gerçek.
şimdi satılık ilanlarının yoğunluğu dikkat çekiyor. evet, zaten daha en baştan bu kadar yoğun yapılaşma olmamalıydı. yakın gelecekte istanbulda yaşamak daha da zorlaştıkça bu tür ilanların daha da çoğaldığını göreceğiz.
şu olasılık imkansız değil: bu şartlar oluşursa "ucuzlayan" (satılamayan diye okuyun ayrıca) evleri sadece arsa fiyatı nedeniyle toplayanlar çoğalacaktır. yani amacı evi alıp satmak değil, yıkarak yeni şehircilik anlayışının kısıtlarına da uyarak yeniden yapmak . bu durum ekonomik sıkıntıların daha da arttığı ve ya bu şekilde sürdüğü bir ülkede kaçınılmaz olabilir zira son 15 yılın katmadeğer üretmeyen kesimler açısından tercümesi köydeki dede yadigarı tarlasını satarak büyük şehirlere gelmesidir. bunun ilelebet sürdürülemeyeceği oldukça açıktır.
It is not because things are difficult that we do not dare, it is because we do not dare that they are difficult. (Seneca)
Yer İmleri