
Originally Posted by
rxpu
Devlet verilen toplam kredinin %6.74 üne garanti veriyor. Yaklaşık 250 milyar TL için 16-17 milyar TL batığı ben öderim diyor.
Eğer batık tam %6.74 te kalırsa devlet batığın %100 ünü karşılayacak.
Ama diyelim 250 milyar TL de 30 milyar TL battı, devlet yine sabit olarak %6.74 ünü ödeyecek yani yine 16-17 milyar TL. kalanı neyse bankaların yükümlülüğünde olacak.
Bankalar zaten her yıl %3-4 arası batık kredi oluşturuyorlar. Şimdi devlette %6.74 ünü ödeyecekse pratikte batık oranları %11-%12 civarında kalırsa aslında uzun yıllar ortalamalarına göre bankalar için hiçbir fark olmayacak. Sanırım %15 batık oranından sonra bankaların canları yanmaya başlar. O yüzdende sanırım bankanın sigorta matematikçileri teminatlı/zayıf teminatlı ve sadece KGF teminatlı kredilerin oranını bu kritik eşik olan %12 batık oranına göre ayarlamışlardır. Zira %3-4 batığa göre ayarlamaları karlarını epey düşürür.
KGF'DEKİ KRİTİK FARK
KGF sistemine göre, bankalar teminatı zayıf şirketlere istedikleri krediyi veriyor, bu kredinin yüzde 85 ila yüzde 100'üne de KGF aracılığıyla Hazine kefil oluyor. Eğer KGF aracılığıyla verilen kredi geri dönmez de batarsa banka parasının yaklaşık yüzde 85'ini devletin hazinesinden tahsil ediyor.
Bankalar bir firmaya kredi verdiğinde, o kredinin geri dönüp dönmemesiyle ilgili tüm riski de üstlenmiş oluyor. Kredi battığı taktirde banka da o kadar para kaybediyor. Aynı banka aynı krediyi KGF aracılığıyla verdiğinde ise, riskin yüzde 85 ila yüzde 100'ünü Hazine üstleniyor. Kredi batarsa banka parasını Hazine'den alıyor, Hazine de zararı halkın bütçesinden tahsil ediyor.
Değerli arkadaşlar, takım vb. tutar gibi pozisyon tutup bazı hoş olmayan sözlere mazur kalmak beni kırıyor. Benim kırdığım da olduysa şimdiden özür dilerim. Artık yazmayacağım. Selamlar, saygılar.
Yer İmleri