Yeni Üye
Merhabalar,
hisse almak için vakıfbankı kullanıyorum, binde 2 komisyon ve ayrıca aylık bakım ücreti, saklama ücreti diyerek yaklaşık 3,5-4 tl arası kesinti var her ay.
vakıfbankı kullanmamın sebebi temettü ödemelerinde maliyet düşürüyor olması. bu maliyet düşürmenin psikolojik etkisinden başka yararı varmıdır? Tecrübeli arkadaşlarımızdan düşüncelerini duymak isterim...
Yoksa maliyet düşürmesi yapmadan sadece 1000 de 1 kesinti yapan ziraat yatırıma taşımak mantıklımıdır?
Saygılarımla.
Yeni Üye
Pardon arkadaşlar ben yanlış anlamışım ama siz de hemen celallenmeyin art niyetli değil güzelce sordum .Originally Posted by faruko
Yeni Üye
Hocam bu getiri derken ne oluyor ?sadece 100 dolar yatirdik ve şu an bu kadar mı ediyor yoksa her ay yüz dolar yatirdik temettü verdiğinde mi bu kadar veriyor ? Kusura bakmayın terimlere yeni alışmaya çalışıyorum
Bronz Üye
Merhabalar
Bankadan aracı kuruma geçmelisiniz. Temettü bir gelir olduğu için maliyet düşürmeleri mantıklı değil. Bankaların bir çoğunda uygulanmakta (Ykb vs. gibi)
Ayrıca Onbinde 7,5 komisyon dışında Bahsettiğiniz giderlerin hiçbirini ödememekteyim.
Syg.
“Sermaye piyasası, sabırsız kişiden sabırlı kişiye para aktaran bir araçtır". Warren Buffett
"Don't be dazzled by the stock market.. It's a giant distraction" John Bogle
Bronz Üye
Çok doğru, bu temettü konusunun genel itibariyle tamamen yanlış yorumlandığını düşünüyorum.
Temettü şirketin elde ettiği karının ortakları ile -küçük veya büyük ortak fark etmez - paylaşılmasıdır. Bundan daha doğal birşey olamaz, zaten borsanın temel mantığı ve amacı bu, kar ortaklığı için şirkete ortak olunur. Konuya tersten bakmak lazım, temettü vermeyen bir şirkete neden ortak olunur? Bunun tek gerekçesi vardır, şirket gerçekten önemli oranda büyüme potansiyeli vardır ve karlar büyümeye kanalize ediliyordur o zaman temettü istemezsin. Mesela nasdaq şirketlerinin çoğu böyledir hızlı büyüme potansiyelleri olduğu için. Bir bakın apple, microsoft nerelerden nerelere gelmiş gerçek kar gerçek para budur.
Buna göre temettüyü maliyetimden neden düşeyim, şirket belli sürede ne kadar büyümüş buna bakmam lazım. Benim portföyümde eksi maliyet gösteren senetler var şimdi kazancım sonsuz mu olmuş oluyor, bu hesaplama yöntemi delilik.
Şimdi buraya kadar hemfikirsek en güzide şirketimiz tüpraş'ın temettüsünü bir kenara koyarsak şirket ceo'su 2009'da bu şirketi 10 milyar dolara kuramazsınız diye açıklama yapmış, üstüne rup'da yapıldı eder mi 15 milyar dolar sana? Bugünkü değeri ne, 9 küsür milyar dolar. Yani kurulma maliyetinden daha düşük bir değerde, üstelik marjlar rekor kırdığı ve birkaç senedir sürekli yükseldiği bir dönemde.
Yani temettüyü saymazsanız kurulduğu anda ortak olsanız ciddi zarardasınız. Oysa 80'lerde apple alsanız 1.000 dolarlık, bugün belki Türkiye'nin en zengin insanlarından biriydiniz. Konuya böyle bakmamız lazım, bizim borsa uzun vadede paraları hiç eder, zaten 2007'de 5,1 cent bugün 11 yıl sonra yarısında, dolar faizi, eurbond faizi, fırsat maliyeti vs. üstüne koyarsanız durum berbat ötesi. Maalesef görmek istemeseniz de gerçekler acı, ülke 80 milyon nüfus nereden nereye geldi ama borsa cephesinde durum bu.
Neden böyle oldu derseniz burada çoğu kişinin gerçek kriz tecrübesi yok, 2000 yılında gerçek bir kriz oldu, yaşamayan bilemez, hergün satamadan tekrar tekrar taban olması hergün dibin daha da dibinin görülmesi korkunç bir durum. Halen o seviyeleri göremedik. Up trendde herkes gurudur, down trendde ise işler tersine döner. Cari açık kalıcı olarak çözülmeden uzun vade bence üzerinde ciddi düşünülmesi gereken bir konu.
Sadık Üye
Bu cumlelerinizi alkisladigimi.
Gormeyen yasamayan bilmez.
Elindeki 50.000 lot GARAN'i 2 TL.den satamadim diye aglayan adam bilirim.
Suyun basina kirk haramileri koy, ulkenin gelecegine yatirim yap.
Saka gibisiniz.
Yeni Üye
Ben de Ekim 2015'den beri Kront taşıyan bir yatırımcı olarak iki kelam etmek isterim. Kront Bist'teki en iyi ve profesyonel yönetilen şirketlerden birisi. Ancak sizin de değindiğiniz gibi şu an 18 TL civarı ve 3-4 liralardaki gibi kısa dönemli aşırı yüksek getiri potansiyeline sahip değil. Şirketi değişik metriklere göre değerlendirdiğimde de mevcut durumunda ne ucuz ne de pahalı diyebilirim. Ancak grafiği pahalı kriterine katılmıyorum. Geçmiş dönemlerde yüksek artış sağlayan varlıklar genelde ilerleyen dönemlerde de yüksek getiri sağlıyorlar. Hatta bu momentum faktörü farklı varlık değerleme modellerinde de göz önünde bulunduruluyor. Yani grafiğin pahalı olması aslında ucuz olmasından daha iyi bir şey. Eğer piyasaları rasyonel kabul ederseniz ise geçmiş fiyat hareketlerinin gelecek fiyat hareketlerine herhangi bir etkisi olmuyor. Yani bu durumda da grafiğin geçmişte pahalı ya da ucuz olmasının geleceği tahmin etmekte herhangi bir etkisi bulunmuyor.Topiği açan kişi olarak biraz moderasyon yapayım
Arkadaşlar bu topikte en son istediğimiz şey polemik. Lütfen duygusal davranmayın. Aselsan'ı zamanında bulup, değerlendiren, Türkiye'nin terörle mücadele ve kendi silah sanayini ön plana çıkarma stratejisini gören, bu beklentiye göre yatırım yapan kişi tek kelime ile alkışlanır.
Ancak bu Aselsan ın şu an değerinde olduğu gerçeğini(ucuz da diyemeyiz, pahalı da diyemeyiz) değiştirmez. Neye göre ederinde? Pek çok değerleme kriteri var, en basiti fk olduğu için oradan başlayayım. fk ya bakarken, lütfen benchmark yaklaşımı ile olaya bakın.
i-) sektörün ülkemizdeki fk sı kaç,
ii-) sektör ve hisse tarihi verilere göre ortalama kaç fk ile işlem görmüş (hem hisse, hem de sektör pahalı olabilir, hatta ülke borsası genel olarak pahalı olabilir)
iii-) bize benzeyen gelişmekte olan ülkelerde, benzer sektörlerde fk lar nasıl,
Buna göre ucuz, pahalı, ederinde değerlendirmesi yapabiliriz.
Düzenli ve tatmin edici temettü ödeyen bir hissenin ucuz olması beklenmez..zaten amaç daha çok temettü verimidir. Ama aselsan gibi, kront gibi, uluse gibi daha çok firma değerlenmesine oynanacak hisseler söz konusu ise, burada ederinde ya da ucuzken almak önemlidir. potansiyel herşeyden önemlidir. Bu yaklaşım ile;
aselsan: bence potansiyeli büyük ölçüde gerçekleşmiş...bu saatten sonra değer artışından ziyade temettü hissesi olur...daha fazla büyümesi için bir abd, almanya, fransa silah şirketi noktasına gelmesi lazım..onun için de türkiye nin çok daha güçlü olması lazım her şeyden önce.
son yıllarda borsanın açık ara en çok prim yapan hissesi...8 senede 40 kat artmış...temel analiz ile pahalı olmasa da...benim için en önemli kriter olan "grafik pahalı mı?" kriterine göre grafik aşırı pahalı...bu nedenle ben uzun vadeli portföyüme almam.
kront: şirketi çok iyi biliyorum..sahibini, çalışanları vs...iş yaptığı firmalardaki imajını...kesinlikle göz bebeği bir teknoloji hissesi...ama 1 senede 3 liradan 20 liraya çıkmış...grafik çok pahalı maalesef..bu nedenle almam. (grafik pahalı kavramı temel analiz yöntemleri ne derse desin sadece son 4 ve 8 yıla bakılarak yapılan bir değerlemedir...detay için ilk sayfalardaki post larıma bakılabilir).
uluse: beğendiğim bir hisse..benim tüm kriterlerimden geçiyor...grafik pahalı değil...nadiren beğendiğim hisseler grafik pahalı mı kriterini geçer (son yıllarda borsanın yükseliş trendinde olması önemli etken)...sadece u-100 kriterim sağlanmıyor, ama bu kadar potansiyeli olan güzel bir kaç hisse için u-100 kriterimden vazgeçebiliyorum...portföyümde 10 hisse varsa, 2-3 tanesi u-100 de olmayabilir.
Bu arada uluse, az miktarda da olsa benim portföyümde de var.
önemli not: lütfen pahalı vs tarzı hisse için negatif sayılabilecek yorumları duygusal değerlendirmeyin...burada söz konusu olan tüm firmalar zaten ülkenin göz bebeği hisselerdir...takibe değerdir...önemli olan doğru zamanda ucuzken hisseyi alabilmek..özellikle yüklü miktar alınacaksa en önemli konu alınan fiyattır hatta.
hep söylüyorum, eğer her ay düzenli 200-300 tl gibi küçük bütçelerle alım yapılacak ve 10-15 sene düzenli devam edilebilecekse...hissenin temettü veriminin iyi olması ve çok pahalı olmaması, potansiyeli olması yeterli...bu durumda yukarıda bahsi geçen ve grafik pahalı bulduğum kront u bile alabilirdim.
Başlık konusuna gelecek olursam, yukarıda Aselsan alıp yıllar içinde ciddi yüksek getiri elde eden arkadaşın da yazısında belirttiği gibi özellikle genç yaştaki yatırımcıların ciddi büyüme potansiyeline sahip küçük ve iyi yönetilen (belki de en önemli kriter) şirketleri de portföylerine eklemeleri gerekiyor. Tabi bu hisseler Tüpraş veya bir çimento şirketi gibi lineer bir büyümeye sahip olmayacağı için daha oynak olacaktır. O yüzden risk algısına göre portföyün bir miktarıyla bu hisselerin alınması ileride belki de emeklilik yaşını 5-10 yıl azaltabilir.
Yeni Üye
Teşekkür ederim;
Çok özel değilse hangi kurumla çalıştığınızı sorabilirmiyim?
Yada değişik aracı kurumların farklı özellikleri varmı?
Saygılar.
Gönderi Kuralları
Yer İmleri