Artan

38,72 10 18:10
1,32 10 18:10
156,20 10 18:10
145,20 10 18:10
13.620,00 9.99 18:10
Artan Hisseler

Azalan

30,96 -10 18:10
14,64 -9.96 18:10
585.100,00 -9.85 18:10
28,46 -8.19 18:10
2,79 -7.31 18:10
Azalan Hisseler

İşlem

12.407.378.932,25 18:10
8.790.086.131,88 18:10
6.391.210.512,19 18:10
6.249.460.477,35 18:10
5.938.404.533,40 18:10
Tüm Hisseler
Arama sonucu : 8100 madde; 1 - 8 arası.

Konu: Dolarda Yükseliş Kaçınılmaz

Hybrid View

Previous Post Previous Post   Next Post Next Post
  1. #1
     Alıntı Originally Posted by KaraKemal Yazıyı Oku
    1.reel ücretler zaten yeterince düşük, geçen seneki %30 asgari ücret artışı farkı kapatmak adına bir adım..
    2.bürokrasinin azaltılmasından kasıt kırtasiyenin azaltılması ise doğru.. bu konuda ciddi düzenlemeler geldi, ama mutlaka yapılması gerekenler vardır mikro düzlemde
    3.kıdem tazminatı hesaplanamaz/ bi kalem değil, bu herifi iştten atarsam şu kadar yükümlülük oluştururur anlamında bi şey.. atmayacaksan o karşılığı faaliyetinde fiili olarak kullanıyorsun zaten.. negatif bi mevzuu yok yani.. mali işler müdürü olarak konuşuyorum .
    4. meslek liseleri/ teknolojik mevzular çok önemli tabii, ama 20 senedir meslek liseleriyle ilgili konuları imam-hatipler bahsinde konuşuyor isek, temelde çok yanlış bir düzlemde olablir miyiz ?
    5.vergi/gelir olarak avrupa'dan daha düşüğüzz.. bu kesin- rakamlar ortada.. lakin bizde ağırlık tüketim üzeinden vergiler, avrupa'da ağırlık gelir üzerinden vergiler.. burdaki sorun şu: gelirden vergi almaya kalksan, herif servetini yurtdışına kaçırıyor.. ne yapmalı ? bi önerin varmı ?

    falan..
    1. Reel ücretler üretim çıktımıza göre yeterince düşük değil. Ülkede 7-8 milyon düşük eğitimli bir işgücün varsa ve bunlar sadece çinde 0.2 dolara üretilen kemer benzeri düşük katma değerli ürünleri üretebiliyorsa, asgari ücreti 1404 net işveren hissesi dahil 2280TL ye çıkartmak, o 7-8 milyon kişiye işsizlik ile verdiğin bir cezaya dönüyor. Ben tabii ki performansa göre oluşan yüksek katma değerli işgücünün ücretleri azaltılsın demiyorum.Bu piyasa dinamiklerine aykırı zaten. O kalifiye işgücünün fiyatı piyasada oluşur ve yükselir zaten. Sorun geniş eğitimsiz tabanda bu asgari ücret ile onları işsizliğe mahkum ediyoruz.

    2.Bilanço/KıdemTazminatı belirsizliği : Bir şirket düşün orta ölçekli bir kobi 150-200 kişi çalışıyor. Bana bu şirketin 2017 yılında maruz kalacağı kıdem tazminatı yükünü hesaplayabilir misin? 10 kişi mi ayrılacak 20 kişi mi?, İstifa eden/emekli olan/işine son verilen istatistiği ne? İşine son verilenlerin efektif kıdem yılı ortalamaları kaç?. Tüm bu varyasyonları ve tahmin edilemez istatistikleri birleştirdiğinde bilançoda bu kalemin öngörülemez tek kalem olduğu aşikar.

    3. Vergi sisteminin çalışmamasının nedeni vade uyumsuzluğu, 6 aylık çekle mal sat , karının vergisini KDV sini devlete peşin öde. Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir durum yok. Devlet 3 ayda bir peşin vergi alsın ama senin amortismanın enflasyon muhasebesine göre işlemesin. KDV ' yi aylık tahakkuk ettir, ama mal akışı seni hep alacaklı bıraksın. Bütün bunlar aslında maliyet kalemi olmaması gereken vergilerinde örneğin KDV , üretici tarafından maliyet kalemi olarak hesaplanması zorunluluğunu doğuruyor.

    Vergi için yapısal reform başlangıç önerim: Devlet en azından peşin vergiyi kaldırmalı , KDV tahakkuk ve mahsuplarını da aylık değil 6 aylık yada yıllık yapmalı.
    En güçlü veya en zeki olan değil, DEĞİŞİME en açık olan türler hayatta kalır...Charles Darwin
    https://twitter.com/r_x_p_u

  2. #2
    isciler daha nitelikli hale getirilmeli

     Alıntı Originally Posted by rxpu Yazıyı Oku
    1. Reel ücretler üretim çıktımıza göre yeterince düşük değil. Ülkede 7-8 milyon düşük eğitimli bir işgücün varsa ve bunlar sadece çinde 0.2 dolara üretilen kemer benzeri düşük katma değerli ürünleri üretebiliyorsa, asgari ücreti 1404 net işveren hissesi dahil 2280TL ye çıkartmak, o 7-8 milyon kişiye işsizlik ile verdiğin bir cezaya dönüyor. Ben tabii ki performansa göre oluşan yüksek katma değerli işgücünün ücretleri azaltılsın demiyorum.Bu piyasa dinamiklerine aykırı zaten. O kalifiye işgücünün fiyatı piyasada oluşur ve yükselir zaten. Sorun geniş eğitimsiz tabanda bu asgari ücret ile onları işsizliğe mahkum ediyoruz.
    Bu da belki son 3 - 5 senedeki istastistige gore az-orta-yuksek degerler ile belirlenmelidir. Turkiye de planlama sistemi de islemedigi icin dediginiz dogru nasil belirleyelim ki..

     Alıntı Originally Posted by rxpu Yazıyı Oku
    2.Bilanço/KıdemTazminatı belirsizliği : Bir şirket düşün orta ölçekli bir kobi 150-200 kişi çalışıyor. Bana bu şirketin 2017 yılında maruz kalacağı kıdem tazminatı yükünü hesaplayabilir misin? 10 kişi mi ayrılacak 20 kişi mi?, İstifa eden/emekli olan/işine son verilen istatistiği ne? İşine son verilenlerin efektif kıdem yılı ortalamaları kaç?. Tüm bu varyasyonları ve tahmin edilemez istatistikleri birleştirdiğinde bilançoda bu kalemin öngörülemez tek kalem olduğu aşikar.
    Devlet, sizden aldiginiz malin degerinden degil ettiginiz kar dan 6 aylik cek nedeni ile; ve ustelik pesin mi vergi aliyor, peki cek karsilik cikmayinca bunu devlet e bildirip bir sonraki odeminizde mahsup etmeniz mumkun mu

    Vergi sistemi degissin ok. Memurlardan daha maasini almadan kesilen gelir vergisi ornegindeki durum peki neden vergi veren isyerlerinden oldukca az vergi toplanir, kuyumcusu, doktoru, dis hekimi vb sektorler maasli calisanlardan hep daha az vergi verir..

     Alıntı Originally Posted by rxpu Yazıyı Oku
    3. Vergi sisteminin çalışmamasının nedeni vade uyumsuzluğu, 6 aylık çekle mal sat , karının vergisini KDV sini devlete peşin öde. Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir durum yok. Devlet 3 ayda bir peşin vergi alsın ama senin amortismanın enflasyon muhasebesine göre işlemesin. KDV ' yi aylık tahakkuk ettir, ama mal akışı seni hep alacaklı bıraksın. Bütün bunlar aslında maliyet kalemi olmaması gereken vergilerinde örneğin KDV , üretici tarafından maliyet kalemi olarak hesaplanması zorunluluğunu doğuruyor.

    Vergi için yapısal reform başlangıç önerim: Devlet en azından peşin vergiyi kaldırmalı , KDV tahakkuk ve mahsuplarını da aylık değil 6 aylık yada yıllık yapmalı.

  3. #3
     Alıntı Originally Posted by servetbey Yazıyı Oku
    isciler daha nitelikli hale getirilmeli
    1980 lerin sanayi hamlesinde olsaydık bu söylediğiniz olurdu. *İşçiye nitelik kazandırmak* : 3 ay kursa gönderirdiniz gazaltı kaynakçısı olurdu, 1 yıl eğitirdiniz tornacı, frezeci, kalifiye tekstil işçisi olurdu. 2 yıl eğitirdiniz cnc operatörü olurdu. 3 yıl eğitirdiniz takım yolu tasarımcısı (CAM ci) olurdu.

    Ama şu anki değişimde sanayiden bilgi ve bilgi ile yapılan imalata dayalı üretimde bunların hiçbiri olmaz. 10 yıl 15 yıl üniversitelerde yetiştirdiğiniz analitik ve yaratıcı düşünceyle çalışan ultra yüksek teknoloji bir ekibe ihtiyacınız var. Çok uzatmayayım *işçiye nitelik kazandırmak* eylemi ile yaratabileceğiniz bir katma değer yok artık. Üretim sistemi bu aşamayı çoktan geçti.



    Bu da belki son 3 - 5 senedeki istastistige gore az-orta-yuksek degerler ile belirlenmelidir. Turkiye de planlama sistemi de islemedigi icin dediginiz dogru nasil belirleyelim ki..



    Devlet, sizden aldiginiz malin degerinden degil ettiginiz kar dan 6 aylik cek nedeni ile; ve ustelik pesin mi vergi aliyor, peki cek karsilik cikmayinca bunu devlet e bildirip bir sonraki odeminizde mahsup etmeniz mumkun mu

    Vergi sistemi degissin ok. Memurlardan daha maasini almadan kesilen gelir vergisi ornegindeki durum peki neden vergi veren isyerlerinden oldukca az vergi toplanir, kuyumcusu, doktoru, dis hekimi vb sektorler maasli calisanlardan hep daha az vergi verir..
    Türkiye'de yaşamadığınız belli. Türkiye'de tahsilat vadeleri 6 aya yakındır. Ve bu vadeler faturanızı kestiğiniz andan itibarendir. Fatura'nın kesildiği ayı takip eden ayın 16 sında KDV beyannamesi verilir, Faturadaki %18 KDV yi giderlerinizdeki kdv yi mahsup ettikten sonra devlete yatırmanız gerekir , o ayın 26 sını geçirirseniz ceza ve günlük faiz işler.

    Ettiğiniz kardan alınacak vergiyi devlet 15-20 sene evvel yıl sonunda alıyordu. Enflasyon arttığı için devlet dedi ki: Ben bu vergiyi senden sene sonunda alınca enflasyondan dolayı zararım oluyor, Bunu bana *önceden ver*. O yüzden 3 aylık peşin vergi kuralını çıkardı. ilk 3 ay içinde yapılan kar 3. ayın sonunda aynı KDV de olduğu gibi devlete yatırılıyor. Ama dikkat edin vadeler 6 ayı bulduğu hatta bazı sektörlerde daha da uzun olduğu için bu yatırdığınız vergiyi doğuran kazancı daha tahsil dahi edemediniz. Yıl sonunda komple bir mahsuplaşma yapılıyor. Ama ödediğiniz peşin vergiyi eğer yılın 2. yarısında zarar etmişseniz tabii ki geri alamıyorsunuz. bir sonraki karınızdan düşmelisiniz. O da öyle bir kar edebilirseniz.

    Vergi sistemi ve adaleti aslında Türkiye'de diğer ülkelere göre sorunlu , o yüzden de vergi toplanamıyor. Diğer ülkelerde hem enflasyon yok hemde vade bu kadar değil. Hem de vergi sisteminde devlet lehine müteşebbis aleyhine unsurlar yok.

    Nasrettin hoca bir gün damdan düşmüş , Herkes doktor çağıralım demiş, nasrettin hoca demiş ki: Bana damdan düşen birini getirin.
    En güçlü veya en zeki olan değil, DEĞİŞİME en açık olan türler hayatta kalır...Charles Darwin
    https://twitter.com/r_x_p_u

  4. #4
    Sizden onceye gidelim; sizde aldiginiz malzemenin parasini 6ay sonra odeyecekseniz; siz de orada avantajlisiniz, uretici iseniz atiyorum domates sizin tarladan geliyor ve siz bunu salca yapip, piyasaya faturaliyorsaniz durumunuz asagidaki gibi olur..

    Ama sirketinize aldiginiz araclar, demirbaslar ve tesvikler ise arti hanenize yaziliyor bunlari da genis olarak dusunmeliyiz. Kar zarar dengesi......

     Alıntı Originally Posted by rxpu Yazıyı Oku

    Türkiye'de yaşamadığınız belli. Türkiye'de tahsilat vadeleri 6 aya yakındır. Ve bu vadeler faturanızı kestiğiniz andan itibarendir. Fatura'nın kesildiği ayı takip eden ayın 16 sında KDV beyannamesi verilir, Faturadaki %18 KDV yi giderlerinizdeki kdv yi mahsup ettikten sonra devlete yatırmanız gerekir , o ayın 26 sını geçirirseniz ceza ve günlük faiz işler.

    Ettiğiniz kardan alınacak vergiyi devlet 15-20 sene evvel yıl sonunda alıyordu. Enflasyon arttığı için devlet dedi ki: Ben bu vergiyi senden sene sonunda alınca enflasyondan dolayı zararım oluyor, Bunu bana *önceden ver*. O yüzden 3 aylık peşin vergi kuralını çıkardı. ilk 3 ay içinde yapılan kar 3. ayın sonunda aynı KDV de olduğu gibi devlete yatırılıyor. Ama dikkat edin vadeler 6 ayı bulduğu hatta bazı sektörlerde daha da uzun olduğu için bu yatırdığınız vergiyi doğuran kazancı daha tahsil dahi edemediniz. Yıl sonunda komple bir mahsuplaşma yapılıyor. Ama ödediğiniz peşin vergiyi eğer yılın 2. yarısında zarar etmişseniz tabii ki geri alamıyorsunuz. bir sonraki karınızdan düşmelisiniz. O da öyle bir kar edebilirseniz.

  5. #5
     Alıntı Originally Posted by servetbey Yazıyı Oku
    Sizden onceye gidelim; sizde aldiginiz malzemenin parasini 6ay sonra odeyecekseniz; siz de orada avantajlisiniz, uretici iseniz atiyorum domates sizin tarladan geliyor ve siz bunu salca yapip, piyasaya faturaliyorsaniz durumunuz asagidaki gibi olur..

    Ama sirketinize aldiginiz araclar, demirbaslar ve tesvikler ise arti hanenize yaziliyor bunlari da genis olarak dusunmeliyiz. Kar zarar dengesi......
    Daha önce hiç imalat yada ticaret yaptınız mı bilemiyorum ama, bir imalatçı genelde borsaya endeksli ürünler kullanır , bakır , demir , plastik gibi. Bunları 6 ay vade ile almak isterseniz teminat mektubu ile vade farkını ödeyerek belki alabilirsiniz ama bu durum pratikte imkansızdır.Zira vade farkına ek ileri vadeli fiyat riskinide satıcı size ek fiyat olarak yükler. O yüzden hammadde genelde peşin olarak yada kısa vade çek ile (30-45 gün) alınmalıdır. İşçilikler, kira, elektrik,su,peşin vergi, KDV, çalışan maaşları, muhtasarlar her ayın başında ödenmelidir.
    Yani işin *katma değer * ihtiva eden kısmındaysanız yani imalatçıysanız alımınızı peşin yapar (ya da vadeli ödeme durumunda çok yüksek bir ek maliyet öder) satışınızı vadeli yaparsınız. Verginizi' de peşin ödersiniz.
    Türkiye'de vergi kaçağının nedeni yukarıdada belirttiğim yapısal problemlerdir. Ne yazık ki devletin öngördüğü şekilde işleyen sistemde inanılmaz yüksek sermaye açıkları oluşabilmektedir. Firmaların bu koşullar altında *uzun süreli*hayatta kalabilmesi imkansıza yakındır.
    Bundan dolayı firmalar *uzun süreli* ayakta kalabilmek için işleyişi değiştirmek zorunda kalmaktadırlar.
    En güçlü veya en zeki olan değil, DEĞİŞİME en açık olan türler hayatta kalır...Charles Darwin
    https://twitter.com/r_x_p_u

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •