...::: Beyaz Yaka İçin Tasarruf ve Yatırım Koçluğu-2 :::...

[krabby]

https://www.businessinsider.com/best...-income-2018-5

Siralamaya dikkat..

Syg,

teşekkürler Dudu abi. sıralama ilginç

[Kaya Temur]

Merhaba,
Bende bu başlığın gizli takipçilerindenim, gerçi sadece bu başlığı değil forumun tamamını yıllardır sadece izliyorum.
2007 yılından beri forumu ara ara kontrol etsem de nisan 2012'den itibaren sürekli izlemedeyim diyebilirim. Ben, yatırımın uzun vadeli bir olgu olduğunu bu forumdan öğrendim bununla birlikte, yatırımın en önemli ayağının; öncelikle sermayeden geçtiği bilgisini yine buradan kazandım. Benim gibi ücret karşılığı çalışan işçilerin sermaye sahibi olmalarının en önemli yolu tasarrufu alışkanlık haline getirebilmeleridir. Ben bunu son 10 yıl içerisinde kısmende olsa başarabildiğim için burada bahsetmek istiyorum. Böylelikle, benim 10 yıl önceki ruh halimde bulunan ve iş hayatına yeni atılan arkadaşlara belki yardımcı olabilirim.

Borsa ile ilk tanışmam 2004 yılında oldu diyebilirim; henüz 18 yaşındayım, bir arkadaşımın teyzesi akbankta çalışmaktaydı, arkadaşımla birlikte teyzesinin yanına bankaya gittik, amacımız o yıl içinde borsaya açılacak olan coca colanın hisselerini almaktı ama nasıl alırız, kaç para yatırmamız gerekiyor hiç bir fikir edinemeden sadece yatırım hesaplarımızı açtırıp, borsada yatırım hayatına giremeden ara vermiştik arkadaşımla. Keşke(1) devam ettirebilseydik; boşa giden ve fırsatlarla dolu 8 yılı kaybettikten sonra tekrar borsa ile tanıştım.

Borsada ilk işlem yapmam ise 2012 yılının nisan ayında yine bir arkadaşımın tüyosu! ile trnsk ile oldu. Tüyo gerçekten işe yaramıştı 0,80'lerden aldığımız hisse sonrasında iki katına gitmiş 1,50 civarına elden çıkarmıştık. İşin garibi hem alım zamanı tüyosunu alıyordum, hem de şimdi sat tüyosu geliyordu. Sonrasında maktk, marshall ile devam ettik ta ki portföyün yarısını eukyo'da yiyene kadar saçmalardan seçmeler yapmıştık. Devamında yine saçma tercihlerle devam ettim, bu arada küçük birikimim 3'te 2'si gitmişti. Borsa yatırımı bu kadar heyecanlı ve riskli olmamalıydı. Kısa sürede çok okuyup, araştırdım ve sonunda uzun süre sonra ilk kez kar açıklayan tuborg ile birlikte aselsan ve hektaşı bulmuştum. (2013 yılında dudu abinin de çok yazdığı isgsy de almıştım başlarda güzeldi ama devamını getiremedi, şirket amacından sapıtmıştı şu an ne halde bilmiyorum.) Bu seri, arabasını da almayı düşündüğüm doaş ve froto ile devam etti. Kendi çapımda iyi para kazandım diyebilirim 2012 - 2014 aralığında. 2014 yılının başlarında endekste ciddi bir düşüş olmuştu o dönem portföyümün %100 ile hissedeydim hatta maaşımın neredeyse %90'ını hesabıma yatar yatmaz hisseye kaydırıyordum. Tabi o dönem max tasarruf tedbirleri uyguluyordum; kira, fatura ve nerdeyse yemek harcaması yapmadığım için ciddi bir birikmin yanında yatırım yaptığım hisselerimin yükselmesi bana ciddi geri dönüşler sağladı. Çevremdeki arkadaşlarım kredi ile ev, araba alırken ben son ana kadar bunlardan hep kaçtım. Kısa vadelerde kredi çekip borsaya aktardım, keşke(2) daha çok krediye daha fazla yüklenseymişim. (%0.80 faiz ile tüketici kredisine ulaşabiliyordum.)

Arada vadeli kontrat işlemleri yaptım günde 10 bin TL kazanıp, kaybetmek çok heyecanlıydı. Sonuç olarak vioptan kayıpsız, birazda kazanç ile çıkmıştım ama yine yürek dayanmazdı.

2017 yılının ağustos ayında portföyümü tamamen boşalttım ve ilk kez ticarete girdim. Aslında 2017 şubatta, portföyümü ve ne kazanırsam dolara yatırma kararı almıştım ancak; aldığımız ticari malında yabancı para ile pozitif korelasyonu olduğu için çok fazla düşünmedim daldım. Hala portföyümün yarısı burada saklı.

Borsadan çıktığım dönem sonrasında ara ara coin yatırımlarım oldu, ara ara yabancı borsa fonlarını aldım, sattım. Keşke(3) hiç ticaret merakı yaşamasaydım, sadece dolarda bekleseydim benim için daha sağlıklı olurdu.

Yazı baya uzadı sonuca varmak gerekirse ben daha yatırım basamaklarının başındayım. Bu orta vade de benim en önemli üç çıkarımım; sabır, kendini sürekli yenilemek ile değişime açık olmak ve bu işin olmazsa olmazı tasarruftur. (At gözlüğü ile 2013 yılında bitcoine bu ne ya demiştim.)

Şimdiki portföy durumumu gelirsek; ikinci bir kalkınma dönemi için endeksin 70-80 bin aralığına kaymasını ve buna paralel takibimdeki şirketlerin düşmesini sabırla bekliyorum. Bu arada, mart ayından beri usd kontratlar taşıyorum ama pek tadı yok. Yaklaşık iki yıldır da btc ile bnb'deyim. Dediğim gibi sabırla TL bazında piyasanın düşmesini bekliyorum.

[oguzvortex19]

yatırım yapmak iyi güzel ancak bunu sürdürmek ve gerekirse sermayeyi arttırarak işlem yapmak da kritik bir öneme sahip..

bizler normal yatırımcıyız.. tam mükellef gerçek kişi.. işlem yaptığımız sermayeyi nasıl arttırabiliriz ?

ilk senaryo : aracı kurumda müşterek hesap açılabiliyor.. müşterek hesap açarken ortaklık oranı belirliyorsunuz (%20 vs %80) gibi.. 2 kişiden fazla da ortak olabiliyor.. oranı sermaye katkınız belirliyor..yani siz 10 bin diğer birisi 90 bin ortaya koyarak 100 bin tl sermaye üzerinden işlem yapabilirsiniz.. kar payını nasıl paylaşacağınız bir sıkıntı olabilir, mesela varsayalım paranın kazanılmasında düşük sermayeli kişinin işlemleri etkili.. bu durumda parayı nasıl bölüşeceksiniz.. ? kanuni kısıtlamalar var mı? bu bir sorun olabilir mi? yani kar sonucu oluşan hesaptaki paranın bölüşülmesi de önemli bir konu..burada kar yapılan işlemler sonunda hesapta oluşan 100 bin tl üzerindeki para olarak nitelendiriliyor kısaca..

diğer bir olasılık sermaye şirketi kurmak.. ve sermaye şirketi üzerinden borsa işlemleri yapmak..

https://www.isbank.com.tr/TR/bireyse...uncel_mart.pdf

bunların çeşitli avantajları olabiliyor.. bu dokümanda ilk iki sütuna bakalım.. "tam mükellef kurum " (a) ve "tam mükellef gerçek kişi" (b).. biz şu anda (b) grubundayız.. ancak bahsettiğim sermaye şirketi (a) nın çeşitli vergi avantajları var.. mesela tüpraş temettüsü alırken (a) şirketine stopaj kesintisi yapılmıyor ve tamamı kurum kazancına (yani (a) bünyesine) dahil ediliyor.. daha sonra sermaye şirketi (a) bu karı kendi ortaklarına (yani bize) dağıtırken bu kesintiyi yine yapacak.. ancak yapıncaya kadar bu parayı kullanabilir.. özellikle yüksek paralar sözkonusu ise normal bir insanın ihtiyacından fazla temettüyü stopaj kesintili olarak gerçek kişi (b) olarak alması belki de mantıksız.. (a) sermaye şirketi bünyesine ilk etapta alınırsa bu para uzun süre kullanılabilir...veya viop vadeli döviz işlemlerinde (b) için %10 stopaj varken (a) için stopaj yok.. kurum kazancına dahil ediliyor..


gibi gibi.. henüz araştırma safhasındayım.. ancak aracı kurum nezdinde müşterek hesap oluşumundan sermaye şirketine geçme kararı verilmeli mi bunu araştırıyorum.. uğraşlara değecek gibiyse neden olmasın diye şu aşamada düşünüyorum.. katkıları ve düşünceleri olan varsa memnun olurum paylaşılmasından..

Limited şti kursak vergi avantajından yararlanabiliyormuyuz acaba? +maaşlı çalışanken bir sıkıntı oluyor mu?
Cevabı biliyorsanız özel mesaj kutusundan da yazabilirsiniz, forumla çok ilgili değil oyüzden okuyanlardan özür dilerim.

YTD

[BuyukPatron]

Merhaba,
Bende bu başlığın gizli takipçilerindenim, gerçi sadece bu başlığı değil forumun tamamını yıllardır sadece izliyorum.
2007 yılından beri forumu ara ara kontrol etsem de nisan 2012'den itibaren sürekli izlemedeyim diyebilirim. Ben, yatırımın uzun vadeli bir olgu olduğunu bu forumdan öğrendim bununla birlikte, yatırımın en önemli ayağının; öncelikle sermayeden geçtiği bilgisini yine buradan kazandım. Benim gibi ücret karşılığı çalışan işçilerin sermaye sahibi olmalarının en önemli yolu tasarrufu alışkanlık haline getirebilmeleridir. Ben bunu son 10 yıl içerisinde kısmende olsa başarabildiğim için burada bahsetmek istiyorum. Böylelikle, benim 10 yıl önceki ruh halimde bulunan ve iş hayatına yeni atılan arkadaşlara belki yardımcı olabilirim.

Borsa ile ilk tanışmam 2004 yılında oldu diyebilirim; henüz 18 yaşındayım, bir arkadaşımın teyzesi akbankta çalışmaktaydı, arkadaşımla birlikte teyzesinin yanına bankaya gittik, amacımız o yıl içinde borsaya açılacak olan coca colanın hisselerini almaktı ama nasıl alırız, kaç para yatırmamız gerekiyor hiç bir fikir edinemeden sadece yatırım hesaplarımızı açtırıp, borsada yatırım hayatına giremeden ara vermiştik arkadaşımla. Keşke(1) devam ettirebilseydik; boşa giden ve fırsatlarla dolu 8 yılı kaybettikten sonra tekrar borsa ile tanıştım.

Borsada ilk işlem yapmam ise 2012 yılının nisan ayında yine bir arkadaşımın tüyosu! ile trnsk ile oldu. Tüyo gerçekten işe yaramıştı 0,80'lerden aldığımız hisse sonrasında iki katına gitmiş 1,50 civarına elden çıkarmıştık. İşin garibi hem alım zamanı tüyosunu alıyordum, hem de şimdi sat tüyosu geliyordu. Sonrasında maktk, marshall ile devam ettik ta ki portföyün yarısını eukyo'da yiyene kadar saçmalardan seçmeler yapmıştık. Devamında yine saçma tercihlerle devam ettim, bu arada küçük birikimim 3'te 2'si gitmişti. Borsa yatırımı bu kadar heyecanlı ve riskli olmamalıydı. Kısa sürede çok okuyup, araştırdım ve sonunda uzun süre sonra ilk kez kar açıklayan tuborg ile birlikte aselsan ve hektaşı bulmuştum. (2013 yılında dudu abinin de çok yazdığı isgsy de almıştım başlarda güzeldi ama devamını getiremedi, şirket amacından sapıtmıştı şu an ne halde bilmiyorum.) Bu seri, arabasını da almayı düşündüğüm doaş ve froto ile devam etti. Kendi çapımda iyi para kazandım diyebilirim 2012 - 2014 aralığında. 2014 yılının başlarında endekste ciddi bir düşüş olmuştu o dönem portföyümün %100 ile hissedeydim hatta maaşımın neredeyse %90'ını hesabıma yatar yatmaz hisseye kaydırıyordum. Tabi o dönem max tasarruf tedbirleri uyguluyordum; kira, fatura ve nerdeyse yemek harcaması yapmadığım için ciddi bir birikmin yanında yatırım yaptığım hisselerimin yükselmesi bana ciddi geri dönüşler sağladı. Çevremdeki arkadaşlarım kredi ile ev, araba alırken ben son ana kadar bunlardan hep kaçtım. Kısa vadelerde kredi çekip borsaya aktardım, keşke(2) daha çok krediye daha fazla yüklenseymişim. (%0.80 faiz ile tüketici kredisine ulaşabiliyordum.)

Arada vadeli kontrat işlemleri yaptım günde 10 bin TL kazanıp, kaybetmek çok heyecanlıydı. Sonuç olarak vioptan kayıpsız, birazda kazanç ile çıkmıştım ama yine yürek dayanmazdı.

2017 yılının ağustos ayında portföyümü tamamen boşalttım ve ilk kez ticarete girdim. Aslında 2017 şubatta, portföyümü ve ne kazanırsam dolara yatırma kararı almıştım ancak; aldığımız ticari malında yabancı para ile pozitif korelasyonu olduğu için çok fazla düşünmedim daldım. Hala portföyümün yarısı burada saklı.

Borsadan çıktığım dönem sonrasında ara ara coin yatırımlarım oldu, ara ara yabancı borsa fonlarını aldım, sattım. Keşke(3) hiç ticaret merakı yaşamasaydım, sadece dolarda bekleseydim benim için daha sağlıklı olurdu.

Yazı baya uzadı sonuca varmak gerekirse ben daha yatırım basamaklarının başındayım. Bu orta vade de benim en önemli üç çıkarımım; sabır, kendini sürekli yenilemek ile değişime açık olmak ve bu işin olmazsa olmazı tasarruftur. (At gözlüğü ile 2013 yılında bitcoine bu ne ya demiştim.)

Şimdiki portföy durumumu gelirsek; ikinci bir kalkınma dönemi için endeksin 70-80 bin aralığına kaymasını ve buna paralel takibimdeki şirketlerin düşmesini sabırla bekliyorum. Bu arada, mart ayından beri usd kontratlar taşıyorum ama pek tadı yok. Yaklaşık iki yıldır da btc ile bnb'deyim. Dediğim gibi sabırla TL bazında piyasanın düşmesini bekliyorum.

Böyle hayattan kesitlerinizi yazarken çok uzadı falan demeyin. Hatta her detayı uzatarak yazın. Okumak istemeyen, üşenen adamın işi yok forumda. Böyle hikayeleri hiç kaçırmam hep çıkarımda bulunurum. Elinize sağlık. Borsanın düşmesi konusu dışında hemfikiriz çıkarımlarınız gayet doğru bana göre.
Bol kazançlar

[nosfecagri]

2013 te beraber isgsy taşımışız

Güzel yazmışsınız ama mesela neye göre hisse seçtiniz neden döviz dediniz şimdi niçin düşüş bekliyorsunuz vs eksik kalmış sanki

Merhaba,
Bende bu başlığın gizli takipçilerindenim, gerçi sadece bu başlığı değil forumun tamamını yıllardır sadece izliyorum.
2007 yılından beri forumu ara ara kontrol etsem de nisan 2012'den itibaren sürekli izlemedeyim diyebilirim. Ben, yatırımın uzun vadeli bir olgu olduğunu bu forumdan öğrendim bununla birlikte, yatırımın en önemli ayağının; öncelikle sermayeden geçtiği bilgisini yine buradan kazandım. Benim gibi ücret karşılığı çalışan işçilerin sermaye sahibi olmalarının en önemli yolu tasarrufu alışkanlık haline getirebilmeleridir. Ben bunu son 10 yıl içerisinde kısmende olsa başarabildiğim için burada bahsetmek istiyorum. Böylelikle, benim 10 yıl önceki ruh halimde bulunan ve iş hayatına yeni atılan arkadaşlara belki yardımcı olabilirim.

Borsa ile ilk tanışmam 2004 yılında oldu diyebilirim; henüz 18 yaşındayım, bir arkadaşımın teyzesi akbankta çalışmaktaydı, arkadaşımla birlikte teyzesinin yanına bankaya gittik, amacımız o yıl içinde borsaya açılacak olan coca colanın hisselerini almaktı ama nasıl alırız, kaç para yatırmamız gerekiyor hiç bir fikir edinemeden sadece yatırım hesaplarımızı açtırıp, borsada yatırım hayatına giremeden ara vermiştik arkadaşımla. Keşke(1) devam ettirebilseydik; boşa giden ve fırsatlarla dolu 8 yılı kaybettikten sonra tekrar borsa ile tanıştım.

Borsada ilk işlem yapmam ise 2012 yılının nisan ayında yine bir arkadaşımın tüyosu! ile trnsk ile oldu. Tüyo gerçekten işe yaramıştı 0,80'lerden aldığımız hisse sonrasında iki katına gitmiş 1,50 civarına elden çıkarmıştık. İşin garibi hem alım zamanı tüyosunu alıyordum, hem de şimdi sat tüyosu geliyordu. Sonrasında maktk, marshall ile devam ettik ta ki portföyün yarısını eukyo'da yiyene kadar saçmalardan seçmeler yapmıştık. Devamında yine saçma tercihlerle devam ettim, bu arada küçük birikimim 3'te 2'si gitmişti. Borsa yatırımı bu kadar heyecanlı ve riskli olmamalıydı. Kısa sürede çok okuyup, araştırdım ve sonunda uzun süre sonra ilk kez kar açıklayan tuborg ile birlikte aselsan ve hektaşı bulmuştum. (2013 yılında dudu abinin de çok yazdığı isgsy de almıştım başlarda güzeldi ama devamını getiremedi, şirket amacından sapıtmıştı şu an ne halde bilmiyorum.) Bu seri, arabasını da almayı düşündüğüm doaş ve froto ile devam etti. Kendi çapımda iyi para kazandım diyebilirim 2012 - 2014 aralığında. 2014 yılının başlarında endekste ciddi bir düşüş olmuştu o dönem portföyümün %100 ile hissedeydim hatta maaşımın neredeyse %90'ını hesabıma yatar yatmaz hisseye kaydırıyordum. Tabi o dönem max tasarruf tedbirleri uyguluyordum; kira, fatura ve nerdeyse yemek harcaması yapmadığım için ciddi bir birikmin yanında yatırım yaptığım hisselerimin yükselmesi bana ciddi geri dönüşler sağladı. Çevremdeki arkadaşlarım kredi ile ev, araba alırken ben son ana kadar bunlardan hep kaçtım. Kısa vadelerde kredi çekip borsaya aktardım, keşke(2) daha çok krediye daha fazla yüklenseymişim. (%0.80 faiz ile tüketici kredisine ulaşabiliyordum.)

Arada vadeli kontrat işlemleri yaptım günde 10 bin TL kazanıp, kaybetmek çok heyecanlıydı. Sonuç olarak vioptan kayıpsız, birazda kazanç ile çıkmıştım ama yine yürek dayanmazdı.

2017 yılının ağustos ayında portföyümü tamamen boşalttım ve ilk kez ticarete girdim. Aslında 2017 şubatta, portföyümü ve ne kazanırsam dolara yatırma kararı almıştım ancak; aldığımız ticari malında yabancı para ile pozitif korelasyonu olduğu için çok fazla düşünmedim daldım. Hala portföyümün yarısı burada saklı.

Borsadan çıktığım dönem sonrasında ara ara coin yatırımlarım oldu, ara ara yabancı borsa fonlarını aldım, sattım. Keşke(3) hiç ticaret merakı yaşamasaydım, sadece dolarda bekleseydim benim için daha sağlıklı olurdu.

Yazı baya uzadı sonuca varmak gerekirse ben daha yatırım basamaklarının başındayım. Bu orta vade de benim en önemli üç çıkarımım; sabır, kendini sürekli yenilemek ile değişime açık olmak ve bu işin olmazsa olmazı tasarruftur. (At gözlüğü ile 2013 yılında bitcoine bu ne ya demiştim.)

Şimdiki portföy durumumu gelirsek; ikinci bir kalkınma dönemi için endeksin 70-80 bin aralığına kaymasını ve buna paralel takibimdeki şirketlerin düşmesini sabırla bekliyorum. Bu arada, mart ayından beri usd kontratlar taşıyorum ama pek tadı yok. Yaklaşık iki yıldır da btc ile bnb'deyim. Dediğim gibi sabırla TL bazında piyasanın düşmesini bekliyorum.

[Dudu]

Ben bu sirket kurup temettuleri onun uzerinden stopajsiz alma secenegini gecmiste biraz arastirmistim.
Mali musavir tavsiye etmemisti.
Bir kere odenirken almadiginiz stopaji siz kendi sirketinizden cikarirken stopaj oduyorsunuz.
Sizin sirketiniz kurumlar vergisi oduyor.
Butun bunlar icin defter tutup muhasebeci istihdam etmeniz gerekiyor.
Onun yerine ozel fon isine bakmak lazim.
Orada vergi %10 stopaj seklinde ve yillik fon yonetim gideri var toplam fon degeri uzerinden..
Ama tam detaylarini bilmiyorum arastiriyorum.
Syg,

[Dudu]

https://www.haberturk.com/40-bin-cal...520534-ekonomi
Beyas yakalar kasaya diyor maliye..
Syg,

[Cautionary]

Atilla Köksal bloomberght de...bizim bu başlığın konularını konuşuyor, yeni bir kitap yazmış sanırım bu konuda.

Değerli biridir, imkanı olanlar izleyebilir...sonra fırsatı olanlar da kaydını bulabilir.