Banka Mevduat Faizleri (ARTI PUAN/tezgah altı faiz oranları)

[ayberk_08]

Değerli Üyeler,

Aklıma, şu (2.) iki tespit takılıyor:

Son beş (5.) yıldır gerek şahsi çevremde gerekse işte bu forumlar kanalıyla Ülkenin ciddi derecede Ekonomik krize girdiğine dair birçok defa işittim. Bu itibarla Kredi Garanti Fonu, dövizde artış ve reel sektörün duruma bakarak hak verdim, destekledim.

Diğer taraftan Borsamıza kayıtlı Ereğli %450 kar artışı, Tüpraş %950 kar artışı, Aselsan %188 kar artışı ve Ford Oto %34 kar artışı yakalayarak güçlü karlar açıkladığını net biçimde gördüm. Bu kapsamda Ekonominin iyi olduğu yönde düşünmeye başladım. Zira bu açıklanan karlar ancak güçlü Ekonomik ortamlarda açıklanabilir.


Saygılarımı sunarım.

Yukarıda belirtmiş olduğum iki tespitim bu aralar çarpışıyor.
Hangisinin doğru olduğunu hiç bir tartışmaya mahal bırakmadan zaman gösterecektir.

[rxpu]

Yukarıda belirtmiş olduğum iki tespitim bu aralar çarpışıyor.
Hangisinin doğru olduğunu hiç bir tartışmaya mahal bırakmadan zaman gösterecektir.

Dikkat ederseniz Tüpraş ve Aselsan tamamen devletin kendi ekonomik işleyişinde çok sıkı bürokratik kurallara göre işleyen işletmeler. Keza ereğli ise tamamen çok volatil bir emtiaya bağlı yine tekel konumunda bir işletme. Ford oto ise bilançosuna bakarsanız neredeyse türkiye iç pazarıyla hiç ilgisi yok diyebileceğimiz bir bilanço karlılığına sahip.

Ekonomik krizleri açık seçik görebilmek için ise daha çok *genç işsizliği*, enflasyon ve devletin teşviği çıkarıldığında gerçekleşen öz büyüme verisi ile görebiliriz.

[ayberk_08]

Dikkat ederseniz Tüpraş ve Aselsan tamamen devletin kendi ekonomik işleyişinde çok sıkı bürokratik kurallara göre işleyen işletmeler. Keza ereğli ise tamamen çok volatil bir emtiaya bağlı yine tekel konumunda bir işletme. Ford oto ise bilançosuna bakarsanız neredeyse türkiye iç pazarıyla hiç ilgisi yok diyebileceğimiz bir bilanço karlılığına sahip.

Ekonomik krizleri açık seçik görebilmek için ise daha çok *genç işsizliği*, enflasyon ve devletin teşviği çıkarıldığında gerçekleşen öz büyüme verisi ile görebiliriz.

Evet, atıfta bulunduğunuz gibi Ekonominin temel göstergeleri vardır. Bu göstergelerin birçoğu Türkiye için kötü geliyor. Yinede bu kötü göstergelerin yaratacağı kötü sonuçları Devlet bir şekilde kontrol altında tutabiliyorsa o Ekonomi krizde değildir. Benim şahsi fikrim bu.

Şuanda açmış olduğum konunun temel amacı şu: Ülkemiz Ekonomik krizde mi, yoksa krize girecek mi ? sorularının cevabını irdelemek.


Saygılarımı sunarım, cevabınız için teşekkür.

[rxpu]

Evet, atıfta bulunduğunuz gibi Ekonominin temel göstergeleri vardır. Bu göstergelerin birçoğu Türkiye için kötü geliyor. Yinede bu kötü göstergelerin yaratacağı kötü sonuçları Devlet bir şekilde kontrol altında tutabiliyorsa o Ekonomi krizde değildir. Benim şahsi fikrim bu.

Şuanda açmış olduğum konunun temel amacı şu: Ülkemiz Ekonomik krizde mi, yoksa krize girecek mi ? sorularının cevabını irdelemek.


Saygılarımı sunarım, cevabınız için teşekkür.

Ekonomik krizler geçmişte oluşabilecek fenomenlerdi. Şahsi fikrime göre günümüzde Türkiye için bir ekonomik krizden söz edemeyeceğimiz için krize gireceğiz yada krizdeyiz yorumu tam olarak karşılık bulmayacaktır. Türkiye yeni dönemde daha anlık oluşan bir kalp krizinden çok, uzun süreli ve kalıcı kansere benzetebileceğimiz bir ekonomik buhran yaşamaya başlamıştır. KGF denilen devlet garantili krediler ile çok kuvvetli bir kemoterapi uygulanmıştır. Ancak bu kemoterapi anlık olarak acıları dindirmiş gibi gözükse de hayati fonksiyonlara kalıcı zarar vermiştir.
Kanserin etkilerinin ölümle sonuçlanmaması için gerekli tedbirlerin alınması ve gerekirse daha kuvvetli ama bir o kadar da tahrip edici ileri derecede kemoterapiler ileride devletin gücü ve yapabilirliği dahilindedir. (yüksek oranlı devaluasyonlar ve ödenemeyen KGF kredilerinin merkez bankasına satılması gibi).

Ekonomik krizler aslında sağlıklı ekonomilerin kısa süreli karşılaştıkları anlık şoklardır. Ekonomik krizleri yaşayabilmek için dahi günümüzde belirli minimum standartlar ve başarımlar gereklidir. Bu standartları artık sağlayamayan ülkeler yukarıda da belirttiğim üzere daha uzun ve sancılı bir ekonomik buhranın içine düşmekten kurtulamayacaklardır.

[mehtapkarayol]

Bence herkesin kriz tanımı farklı.
Sorun biraz da buradan kaynaklanıyor.
Rakamlardaki her bozulmayı kriz olarak değerlendiriyor birçok kişi ama bu bence krizin tanımına uymaz.
Genç işsizliğin bence tek sebebi istihdamın yetersiz olması değil.
Yeni nesil tembel. İş beğenmiyor.
Kriz görmedikleri ve 2008 krizini de yönetim halka pek hissettirmeden atlattığı için bu nesil bir eli yağda bir eli balda oldu hep. Zorluk nedir, sıkıntı nedir pek görmediler.
Ben genç işsizliğini biraz da buna bağlıyorum.

Dikkat ederseniz Tüpraş ve Aselsan tamamen devletin kendi ekonomik işleyişinde çok sıkı bürokratik kurallara göre işleyen işletmeler. Keza ereğli ise tamamen çok volatil bir emtiaya bağlı yine tekel konumunda bir işletme. Ford oto ise bilançosuna bakarsanız neredeyse türkiye iç pazarıyla hiç ilgisi yok diyebileceğimiz bir bilanço karlılığına sahip.

Ekonomik krizleri açık seçik görebilmek için ise daha çok *genç işsizliği*, enflasyon ve devletin teşviği çıkarıldığında gerçekleşen öz büyüme verisi ile görebiliriz.