Kiracının veya eşinin, aynı belediye sınırları içinde başka bir konutu varsa; ihtarnameye ihtiyaç duyulmaksızın tahliye davası açılabilir. Yani kiracının evi varsa ev sahibi şanslı.
Kanun maddesi de şu şekilde:
Türk borçlar kanunu 352/3
"Kiracının veya birlikte yaşadığı eşinin aynı ilçe veya belde belediye sınırları içinde oturmaya elverişli bir konutu bulunması durumunda kiraya veren, kira sözleşmesinin kurulması sırasında bunu bilmiyorsa, sözleşmenin bitiminden başlayarak bir ay içinde sözleşmeyi dava yoluyla sona erdirebilir."
Ev sahibinin ihtiyacı olduğu durumda, aynı belediye sınırlarında kendine ait bir evde oturuyorsa dahi mahkemeye ihtiyacın gerçek olduğunu kabul ettirmesi halinde kiracı tahliye edilir. Mesela kendi evinde asansörsüz bir binada oturan ve dizlerindeki rahatsızlık sonucu merdivenleri çok zor çıkan ya da çıkamayan bir ev sahibi, hemen bitişik apartmandaki asansörlü daireme taşınacağım derse o kiracıyı tahliye eder.
Aynı belediye sınırları içinden birden fazla evi kiradaysa istediği kiracıyı çıkarabilir, seçme hakkı vardır ve kiracı niye beni çıkarıyorsun diğerini çıkar diyemez.
Aynı şehirde farklı belediye sınırları içinde kendi evinde oturuyorsa ihtiyaca binaen kiracıyı çıkarabilir. Bunun ispatı çok daha kolay.
Kiracılar o kadar da sahiplenmesin evi

.
Kira artış oranları konut sahiplerini üzmüş durumda.
Memura 6 aylık artış %30,5 son 1 yılda ise kümülatif %41,5 artış verilirken, asgari ücretliye yıllık %50 artış verilirken, konut sahibinin 1 yıllık artış hakkının %20 civarında bırakılması konut yatırımı yapmış yada yapacak kişi için kötü bir durum.
Yer İmleri