Artan

14.982,50 9.98 14:09
11,47 9.97 14:09
9,52 9.3 14:09
169,20 9.09 14:09
34,96 8.84 14:09
Artan Hisseler

Azalan

5,76 -10 14:09
86,55 -9.98 14:09
41,70 -9.97 14:09
11,06 -9.93 14:09
81,05 -9.64 14:09
Azalan Hisseler

İşlem

3.301.778.484,00 14:09
3.173.039.457,36 14:09
3.164.209.568,00 14:09
2.905.627.567,50 14:09
2.846.517.681,25 14:09
Tüm Hisseler
Sayfa 376/376 İlkİlk ... 276326366374375376
Arama sonucu : 3008 madde; 3,001 - 3,008 arası.

Konu: Dev'ayna Masalları

  1. Fiyat takip sistemimde MOST (Moving Stop Loss) ve OTT - Optimized Trend Tracking göstergelerinden birisini Matriks ortamında back test simülasyonları ile fiyat davranışına uygun bir şekilde parametre grubu oluşturarak kullandığımı geçmiş yıllardaki bazı yazılarımda belirtmiştim.

    İki gösterge de fiyatın oluşturduğu gürültüyü ortadan kaldırıp daha temiz bir fiyat trendine göre stop loss yapma amacı gütmekte. Yani fiyatın bizzat kendisine göre hesaplanmış bir % ile hareketli stop uygulamak yerine önceden belirlenmiş bir hareketli ortalama tipine göre hareketli stop uygulama yöntemine dayalı. Sistem hem yukarı hem de aşağı aynı mantıkla işlediğinden hem girişler hem de çıkışlar için sinyaller üretiyor.

    Örneğin kullanacağınız zaman aralığını 5 dakika, hareketli ortalama periyodunu (uzunluğunu) 24 ve stop loss yüzdenizi % 1 olarak seçtiniz. Bu aslında şu demek oluyor:

    Her 5'er dakikada oluşan fiyat barlarını baz alarak

    - son 24 barın ortalamasının fiyatı diyelim 25,68 ise ve hareketli ortalama trendi yukarı yönlü ise burada o an için stop loss değeri 25,68 değerinin % 1 altıdır. Bu da 25,42 değerine tekabül eder. Yani fiyat 25,42 değerine düştüğünde size 'sat' sinyali üretir.

    tersi senaryoda yani

    - son 24 barın ortalamasının fiyatı diyelim 25,68 ise ve hareketli ortalama trendi aşağı yönlü ise burada o an için stop loss değeri 25,68 değerinin % 1 üstüdür. Bu da 25,94 değerine tekabül eder. Yani fiyat 25,94 değerine yükseldiğinde size 'al' sinyali üretir.

    Bunun bir hareketli ortalama olduğunu ve oluşan her yeni barın kapanışında hareketli ortalama değerinin ve buna bağlı olarak stop loss değerinin de yeniden hesaplandığını unutmamak lazım. Tabi hareketli ortalamanın hesaplanması mantığını fiyat barlarının kapanış, açılış, ya da barın ağırlıklı ortalamasına göre de seçebilirsiniz. Ben o periyodun nihai kararını temsil ettiği için kapanış değerini baz almayı tercih ediyorum.

    Yatırım tarzınıza uygun olarak zaman aralıklarını ve parametre değerlerini göz kararı inceleyerek manual olarak belirleyebileceğiniz gibi bunu belli bir tarih aralığı için bir sistem tester ile simüle edip muhtemel en uygun zaman dilimini ve parametreleri de belirleyebilirsiniz.

    Örnek olması amacıyla OTT göstergesi yansıtılmış 5 dakikalık zaman aralığı ve 24 periyot ve % 1 stop loss parametresi kullanılmış bir grafiği aşağıda gösteriyorum:




    Bugünlerde OTT kullanmayı MOST'a tercih ediyorum. Bunun sebebi OTT'de kullanılan hareketli ortalama tipinin 'Variable Moving Average' olması. Bu ortalamanın en güzel özelliği fiyatın oynama hızına göre daha anlamlı sinyaller üretebilme yetisi; yani fiyatın yavaşladığı ve dar bir alana sıkıştığı yatay alanda daha yumuşak ve yavaş hareket ederek daha az 'al' ve 'sat' sinyali üretmesi, fiyat aşağı ya da yukarı trend yaptığında, yani fiyat hızlandığında ise diğer ortalamalara göre daha hızlı hareket etmesi. Sistematik trading için biçilmiş kaftan kelimesi belki abartı olur, zira herşeyin olduğu gibi onun da defoları vardır, ancak bu iş için var olanların içierisinde en anlamlısı diyebiliriz.

    Fiyatın dar bir aralığa sıkıştığı dönemde az sinyal üretmesi neden önemli? Çünkü çok fazla sinyal aynı zamanda çok fazla stop loss anlamına da geliyor ve sizin stop loss miktarınızın dar bir alanda artıyor olması aslında sizin 'kâr' değil 'zarar' ediyor olmanız demek. Hareketli stop loss uygulayan trend takip sistemlerinin en büyük düşmanı testere alanlarıdır. Çünkü stop loss, doğası gereği, fiyatın aldığınız yerin altına düşmesi durumunda daha da aşağı gidebilme riskine karşı bir sigorta görevi üstlenir. Ve bu ne kadar sıklıkla tekrarlanırsa o kadar çok zararlı posiyon kapatmanız demek ve bu da sıklıkla portföyünüzün tırtıklanması demek. Böyle zamanlar için grid trading daha uygundur, ama onda da fiyatın hep belli bir yatay alan içerisinde kalacağı varsayımı söz konusu ve trend başladığında sizi oyun dışı bırakır. Grid trading başka bir yazının konusu, o nedenle sadece bu kısa yorumla onu kapatalım.

    Şimdi genel hatlarını anlattığım Variable Moving Average'ı biraz daha detaylı inceleyelim, bir başka yazıda ise OTT'nin çalışma mantığını örneklerle detaylandırırız.

    Variable Moving Average (Değişken Hareketli Ortalama), klasik hareketli ortalamalardan (SMA, EMA) farklı olarak periyot uzunluğunu piyasa oynaklığına (volatilitesine) göre otomatik ayarlayan dinamik bir hareketli ortalama türü. Yani VMA'nın hızı sabit değil, aksine fiyat oynaklığı arttığında hızlanır, oynaklık düştüğünde yavaşlar.

    Bu yüzden VMA, hem trend dönemlerinde hem de yatay piyasalarda daha adaptif bir davranış sergiler.

    Nasıl Çalışır?

    VMA'nın mantığı şu formüle dayanır:

    Yeni Ortalama Değeri= Bir Önceki Ortalama Değeri+ (Uyarlanabilir Katsayı × (Fiyat - Bir Önceki Ortalama Değeri))

    Buradaki uyarlanabilir katsayı, volatiliteye göre sürekli değişir. Örneğin:

    Volatilite yüksekse, yani fiyat dar bir alanda değil daha geniş bir alanda oluşuyorsa --> katsayı büyür --> ortalama fiyata daha hızlı yaklaşır

    Volatilite düşükse, yani fiyat dar bir alanda sıkışmışsa --> katsayı küçülür --> ortalama daha yumuşak hale gelir

    Burada amaç hem fiyatın oluşturduğu gürültüyü azaltmak, hem oynaklıkları büyüklüğüne göre lehimize çevirebilmek ve trendi daha iyi yakalamak.

    VMA'nın Avantajları

    - Trendlerde EMA'dan bile daha hızlı tepki verebilir. Volatilite yükseldiğinde VMA'nın hızlanması, trend başlangıçlarını daha erken yakalama imkânı sağlar. Bu nedenle yukarı ya da aşağı yönlü trend başlangıçlarında erken sinyal isteyen trader'lar için önemli bir avantajdır.

    - Yatay piyasada SMA/EMA'ya göre çok daha az 'whipsaw' üretir. ('Whipsaw'ın pratikte nasıl bir yansımaya neden olduğunu sonra anlatacağım.) Yaty piyasada mfiyat dar alanlara sıkıştığında ve volatilite düştüğünde ise ortalama yavaşlar ve daha az gereksiz al-sat sinyali, daha az stop patlaması, daha sakin bir fiyat takibi imkânı sağlar. Bu swing trader'lar için kritik bir özelliktir ve her piyasa rejimine uyum sağlar (trend - sıkışık - genişleyen volatilite)

    Klasik ortalamalar sabit periyotlara bağlıdır, ancak piyasa sabit değildir. VMA ise kendini her yeni volatilite rejimine adapte eder, bu da trend günlerinde hızlı ilerleme, sıkışıklıklarda filtreleme yapıp yavaşlama, şok hareketlerde tekrar hızlanma demektir.

    VMA başka güzel bir özelliği de aslında bir fiyat ortalaması olmasının yanında volatilite göstergesi gibi de davranması. Hızlanması/durması bile piyasanın yapısı hakkında bilgi verir.

    Algoritmik trading yapacaksanız bilgisayar bazlı sistemlere uygundur, optimizasyon yükü düşüktür, hem trendi hem volatiliteyi hesaba kattığı için birden fazla değişkenli (göstergeli) sistem kurmanıza ihtiyaç hissettirmez.

    - Klasik ortalamalarda fiyatın değişen karakterlerine uygun doğru periyodu bulmak için sık sık backtest ve optimizasyon gerekir. VMA'da ise periyot volatiliteye göre zaten değiştiği için aşırı sayıda back test ve optimizasyon yapma riski azalır.

    Geçmişte OTT ve MOST hakkında bazı yazılar yazmıştım, ancak kimse sayfalarca geri gidip bunları bulup okuma zahmetine girmeyeceği için zaman bulabilirsem bir sonraki yazımda bu göstergenin sahibinin bizzat kendi web sitesinden alıntılarla işin mantığını paylaşacağım.
    Son düzenleme : deva-i dert; Bugün saat: 11:59.
    "İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
    Clausewitz

  2.  Alıntı Originally Posted by deva-i dert Yazıyı Oku
    Fiyat takip sistemimde MOST (Moving Stop Loss) ve OTT - Optimized Trend Tracking göstergelerinden birisini Matriks ortamında back test simülasyonları ile fiyat davranışına uygun bir şekilde parametre grubu oluşturarak kullandığımı geçmiş yıllardaki bazı yazılarımda belirtmiştim.

    İki gösterge de fiyatın oluşturduğu gürültüyü ortadan kaldırıp daha temiz bir fiyat trendine göre stop loss yapma amacı gütmekte. Yani fiyatın bizzat kendisine göre hesaplanmış bir % ile hareketli stop uygulamak yerine önceden belirlenmiş bir hareketli ortalama tipine göre hareketli stop uygulama yöntemine dayalı. Sistem hem yukarı hem de aşağı aynı mantıkla işlediğinden hem girişler hem de çıkışlar için sinyaller üretiyor.

    Örneğin kullanacağınız zaman aralığını 5 dakika, hareketli ortalama periyodunu (uzunluğunu) 24 ve stop loss yüzdenizi % 1 olarak seçtiniz. Bu aslında şu demek oluyor:

    Her 5'er dakikada oluşan fiyat barlarını baz alarak

    - son 24 barın ortalamasının fiyatı diyelim 25,68 ise ve hareketli ortalama trendi yukarı yönlü ise burada o an için stop loss değeri 25,68 değerinin % 1 altıdır. Bu da 25,42 değerine tekabül eder. Yani fiyat 25,42 değerine düştüğünde size 'sat' sinyali üretir.

    tersi senaryoda yani

    - son 24 barın ortalamasının fiyatı diyelim 25,68 ise ve hareketli ortalama trendi aşağı yönlü ise burada o an için stop loss değeri 25,68 değerinin % 1 üstüdür. Bu da 25,94 değerine tekabül eder. Yani fiyat 25,94 değerine yükseldiğinde size 'al' sinyali üretir.

    Bunun bir hareketli ortalama olduğunu ve oluşan her yeni barın kapanışında hareketli ortalama değerinin ve buna bağlı olarak stop loss değerinin de yeniden hesaplandığını unutmamak lazım. Tabi hareketli ortalamanın hesaplanması mantığını fiyat barlarının kapanış, açılış, ya da barın ağırlıklı ortalamasına göre de seçebilirsiniz. Ben o periyodun nihai kararını temsil ettiği için kapanış değerini baz almayı tercih ediyorum.

    Yatırım tarzınıza uygun olarak zaman aralıklarını ve parametre değerlerini göz kararı inceleyerek manual olarak belirleyebileceğiniz gibi bunu belli bir tarih aralığı için bir sistem tester ile simüle edip muhtemel en uygun zaman dilimini ve parametreleri de belirleyebilirsiniz.

    Örnek olması amacıyla OTT göstergesi yansıtılmış 5 dakikalık zaman aralığı ve 24 periyot ve % 1 stop loss parametresi kullanılmış bir grafiği aşağıda gösteriyorum:




    Bugünlerde OTT kullanmayı MOST'a tercih ediyorum. Bunun sebebi OTT'de kullanılan hareketli ortalama tipinin 'Variable Moving Average' olması. Bu ortalamanın en güzel özelliği fiyatın oynama hızına göre daha anlamlı sinyaller üretebilme yetisi; yani fiyatın yavaşladığı ve dar bir alana sıkıştığı yatay alanda daha yumuşak ve yavaş hareket ederek daha az 'al' ve 'sat' sinyali üretmesi, fiyat aşağı ya da yukarı trend yaptığında, yani fiyat hızlandığında ise diğer ortalamalara göre daha hızlı hareket etmesi. Sistematik trading için biçilmiş kaftan kelimesi belki abartı olur, zira herşeyin olduğu gibi onun da defoları vardır, ancak bu iş için var olanların içierisinde en anlamlısı diyebiliriz.

    Fiyatın dar bir aralığa sıkıştığı dönemde az sinyal üretmesi neden önemli? Çünkü çok fazla sinyal aynı zamanda çok fazla stop loss anlamına da geliyor ve sizin stop loss miktarınızın dar bir alanda artıyor olması aslında sizin 'kâr' değil 'zarar' ediyor olmanız demek. Hareketli stop loss uygulayan trend takip sistemlerinin en büyük düşmanı testere alanlarıdır. Çünkü stop loss, doğası gereği, fiyatın aldığınız yerin altına düşmesi durumunda daha da aşağı gidebilme riskine karşı bir sigorta görevi üstlenir. Ve bu ne kadar sıklıkla tekrarlanırsa o kadar çok zararlı posiyon kapatmanız demek ve bu da sıklıkla portföyünüzün tırtıklanması demek. Böyle zamanlar için grid trading daha uygundur, ama onda da fiyatın hep belli bir yatay alan içerisinde kalacağı varsayımı söz konusu ve trend başladığında sizi oyun dışı bırakır. Grid trading başka bir yazının konusu, o nedenle sadece bu kısa yorumla onu kapatalım.

    Şimdi genel hatlarını anlattığım Variable Moving Average'ı biraz daha detaylı inceleyelim, bir başka yazıda ise OTT'nin çalışma mantığını örneklerle detaylandırırız.

    Variable Moving Average (Değişken Hareketli Ortalama), klasik hareketli ortalamalardan (SMA, EMA) farklı olarak periyot uzunluğunu piyasa oynaklığına (volatilitesine) göre otomatik ayarlayan dinamik bir hareketli ortalama türü. Yani VMA'nın hızı sabit değil, aksine fiyat oynaklığı arttığında hızlanır, oynaklık düştüğünde yavaşlar.

    Bu yüzden VMA, hem trend dönemlerinde hem de yatay piyasalarda daha adaptif bir davranış sergiler.

    Nasıl Çalışır?

    VMA'nın mantığı şu formüle dayanır:

    Yeni Ortalama Değeri= Bir Önceki Ortalama Değeri+ (Uyarlanabilir Katsayı × (Fiyat - Bir Önceki Ortalama Değeri))

    Buradaki uyarlanabilir katsayı, volatiliteye göre sürekli değişir. Örneğin:

    Volatilite yüksekse, yani fiyat dar bir alanda değil daha geniş bir alanda oluşuyorsa --> katsayı büyür --> ortalama fiyata daha hızlı yaklaşır

    Volatilite düşükse, yani fiyat dar bir alanda sıkışmışsa --> katsayı küçülür --> ortalama daha yumuşak hale gelir

    Burada amaç hem fiyatın oluşturduğu gürültüyü azaltmak, hem oynaklıkları büyüklüğüne göre lehimize çevirebilmek ve trendi daha iyi yakalamak.

    VMA'nın Avantajları

    - Trendlerde EMA'dan bile daha hızlı tepki verebilir. Volatilite yükseldiğinde VMA'nın hızlanması, trend başlangıçlarını daha erken yakalama imkânı sağlar. Bu nedenle yukarı ya da aşağı yönlü trend başlangıçlarında erken sinyal isteyen trader'lar için önemli bir avantajdır.

    - Yatay piyasada SMA/EMA'ya göre çok daha az 'whipsaw' üretir. ('Whipsaw'ın pratikte nasıl bir yansımaya neden olduğunu sonra anlatacağım.) Yaty piyasada mfiyat dar alanlara sıkıştığında ve volatilite düştüğünde ise ortalama yavaşlar ve daha az gereksiz al-sat sinyali, daha az stop patlaması, daha sakin bir fiyat takibi imkânı sağlar. Bu swing trader'lar için kritik bir özelliktir ve her piyasa rejimine uyum sağlar (trend - sıkışık - genişleyen volatilite)

    Klasik ortalamalar sabit periyotlara bağlıdır, ancak piyasa sabit değildir. VMA ise kendini her yeni volatilite rejimine adapte eder, bu da trend günlerinde hızlı ilerleme, sıkışıklıklarda filtreleme yapıp yavaşlama, şok hareketlerde tekrar hızlanma demektir.

    VMA başka güzel bir özelliği de aslında bir fiyat ortalaması olmasının yanında volatilite göstergesi gibi de davranması. Hızlanması/durması bile piyasanın yapısı hakkında bilgi verir.

    Algoritmik trading yapacaksanız bilgisayar bazlı sistemlere uygundur, optimizasyon yükü düşüktür, hem trendi hem volatiliteyi hesaba kattığı için birden fazla değişkenli (göstergeli) sistem kurmanıza ihtiyaç hissettirmez.

    - Klasik ortalamalarda fiyatın değişen karakterlerine uygun doğru periyodu bulmak için sık sık backtest ve optimizasyon gerekir. VMA'da ise periyot volatiliteye göre zaten değiştiği için aşırı sayıda back test ve optimizasyon yapma riski azalır.

    Geçmişte OTT ve MOST hakkında bazı yazılar yazmıştım, ancak kimse sayfalarca geri gidip bunları bulup okuma zahmetine girmeyeceği için zaman bulabilirsem bir sonraki yazımda bu göstergenin sahibinin bizzat kendi web sitesinden alıntılarla işin mantığını paylaşacağım.
    Bu yazıyı okurken sistemin mükemmel olduğu kanaati oluşmasın sizde. Bize iyi bir sistem lazımdır, mükemmel bir sistem zaten yoktur. Motto olarak kullandığım sözü tekrarlayalım:

    "İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
    "İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
    Clausewitz

  3. TUPRS genelinde şu tartışma sıklıkla yaşanıyor: Petrol fiyatlarının düşmesi hisseyi neden etkiliyor, aslolan rafineri marjları değil mi?

    Aslında başta çok mantıklı geliyor bu önerme, ancak her şeyi anlatan bir önerme değil.

    Mesela

    - ham petrolün varil fiyatının $100 dolar olduğu bir senaryoda rafineri marjı % 5 olsun. (Burada marjda örnek olsun diye bir genelleme yapacağım, yoksa ürün tiplerine göre marjların farklı olduğunu biliyoruz.) Bu durumda sizin varil başı kazancınız $5 dolar olacaktır.

    - ham petrolün varil fiyatının $50 dolar olduğu bir senaryoda da rafineri marjı % 5 ise bu durumda sizin varil başı kazancınız $2,5 dolar olacaktır.

    Gördüğünüz gibi rafineri marjı aynı kaldığı takdirde yüksek varil başı fiyatta kârınız daha yüksek, tersinde de daha düşük seyrediyor.

    Düşük petrol fiyatlarında aynı kârı yapabilmeniz için daha yüksek rafineri marjına ihtiyacınız olacak. Ham petrolün varil fiyatının $50 dolar olduğu bir senaryoda varil başına kazancınızın $5 dolar olabilmesi için rafineri marjının % 10 olması gerekir. Bu senaryo olamayacak bir senaryo değil tabii ki, ancak işin genel akılşına biraz ters düşüyor, çünkü petrol fiyatlarının düşmesi ya talebin azalması ya da arzın artmasına bağlı. Böyle bir senaryoda rafineri marjlarının artması pek olağan bir durum değil.

    O nedenle petrol ile ilgili şirketler petrole talebin azaldığı ya da arzın çok artırıldığı ve fiyatın düştüğü dönemlerde ya az kâr ederler ya da zarar ederler. İstisnaları tabii ki vardır, ancak genel akış böyledir. O nedenle rafineri şirketinde petrol fiyatının değil rafineri marjının önemli olduğu bu nedenle düşen fiyatlardan rafineri şirketinin etkilenemyeceği gibi bir genelleme basit ve gerçeklerle pek uyuşmayan bir gerekçedir.

    Bu olası senaryoları yazarken hesabın dolara göre yapıldığını unutmamalı. Dolar/TL kurunun nasıl seyrettiği de bu denklemde TUPRS özelinde bir etki alanına sahip olacaktır.

    Yatırım tavsiyesi içermez.
    "İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
    Clausewitz

  4.  Alıntı Originally Posted by deva-i dert Yazıyı Oku
    TUPRS genelinde şu tartışma sıklıkla yaşanıyor: Petrol fiyatlarının düşmesi hisseyi neden etkiliyor, aslolan rafineri marjları değil mi?

    Aslında başta çok mantıklı geliyor bu önerme, ancak her şeyi anlatan bir önerme değil.

    Mesela

    - ham petrolün varil fiyatının $100 dolar olduğu bir senaryoda rafineri marjı % 5 olsun. (Burada marjda örnek olsun diye bir genelleme yapacağım, yoksa ürün tiplerine göre marjların farklı olduğunu biliyoruz.) Bu durumda sizin varil başı kazancınız $5 dolar olacaktır.

    - ham petrolün varil fiyatının $50 dolar olduğu bir senaryoda da rafineri marjı % 5 ise bu durumda sizin varil başı kazancınız $2,5 dolar olacaktır.

    Gördüğünüz gibi rafineri marjı aynı kaldığı takdirde yüksek varil başı fiyatta kârınız daha yüksek, tersinde de daha düşük seyrediyor.

    Düşük petrol fiyatlarında aynı kârı yapabilmeniz için daha yüksek rafineri marjına ihtiyacınız olacak. Ham petrolün varil fiyatının $50 dolar olduğu bir senaryoda varil başına kazancınızın $5 dolar olabilmesi için rafineri marjının % 10 olması gerekir. Bu senaryo olamayacak bir senaryo değil tabii ki, ancak işin genel akılşına biraz ters düşüyor, çünkü petrol fiyatlarının düşmesi ya talebin azalması ya da arzın artmasına bağlı. Böyle bir senaryoda rafineri marjlarının artması pek olağan bir durum değil.

    O nedenle petrol ile ilgili şirketler petrole talebin azaldığı ya da arzın çok artırıldığı ve fiyatın düştüğü dönemlerde ya az kâr ederler ya da zarar ederler. İstisnaları tabii ki vardır, ancak genel akış böyledir. O nedenle rafineri şirketinde petrol fiyatının değil rafineri marjının önemli olduğu bu nedenle düşen fiyatlardan rafineri şirketinin etkilenemyeceği gibi bir genelleme basit ve gerçeklerle pek uyuşmayan bir gerekçedir.

    Bu olası senaryoları yazarken hesabın dolara göre yapıldığını unutmamalı. Dolar/TL kurunun nasıl seyrettiği de bu denklemde TUPRS özelinde bir etki alanına sahip olacaktır.

    Yatırım tavsiyesi içermez.
    Burada petrolle ilgili bir şirketin ham petrol fiyatları ve rafineri marjlarından finansallarının nasıl etkilenebileceğini yazdım. Finansalları etkileyen tek kalemin petrol fiyatı ve rafineri marjları olmadığı bilgisini, işin içerisinde değişen kurlar, başka gelirler ve başka giderler de olduğunu hatırlatmaya gerek yok sanırım. Borsadaki fiyatlamanın ise bir sürü farklı dinamiği olabilir, bazen kazançlar, bazen net varlık değerleri, bazen her ikisi birden fiyatlanabildiği gibi geleceğe dönük beklentiler, hikayeler, spekülasyonlar, manipülasyonlar da fiyatlamaya etki eder. O nedenle yorumumu bağlamı dışına çıkarmayalım.
    "İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
    Clausewitz

  5. Yemeklik yağ gibi bazı ürünlerde hammadde bolluğu durumunda fiyat gerilerken rafineri yağ fiyatları da aşağı düşer. Belki o ürüne olan talep artar veya sabit kalır, rafineri kapasite kullanım oranı yüksek seyreder ve toplamda iyi karlılık oluşabilir.

    Petrolde durum oldukça farklı, hammadde global çapta ekonomik faaliyetin canlılığını temsil ediyor. Fiyat düşmüşse talep çoktan düşmüş oluyor ve düşük petrol fiyatı akaryakıt talebini artırmıyor, kapasite kullanım oranı da düşük kalınca rafineri zarar yazıyor. Şimdilerde Türkiye'de sıradışı bir durum var gibi? Akaryakıta gelen ÖTV zamları sayesinde artan ciro (aslında tahsilat kaynaklı) ve kurların baskı altında kalması rafineriler için, düşen talebe rağmen olumlu etkiye neden oluyor. Rusya'dan alınan petrolün maliyeti de çok konuşuluyor ama benim bilgim yok.

  6. Gösterge yazmak değildir önemli olan. Biraz bu işlere kafa yoran ve kodlama bilen herkes gösterge yazabilir. Hele ki yapay zeka kullanımının arttığı şu dönemde bu yapay zekaya da yaptırılabilir pekâlâ. Ancak önemli olan her tip piyasada ve her tip fiyat hareketinde size trend takibi yaptıracak, anlamlı girişler ve çıkışlarınıza yardımcı olacak, zararınızı minimize, kârınızı maksimize edecek bir mantık silsilesi kurmak ve bunu hayata geçirmektir. Belli rakamsal değer aralıklarında sıkışmış ve size yanlış sinyaller üretebilen, trend devam ettiği halde sizi trend dışına atan ya da düşüş devam ettiği halde size dibe geldiğinizi zannettirip yanlış yerden giriş yaptırabilen, yani gerçekçi bir giriş çıkış mantığı veremeyen klasik göstergelerin aksine mükemmel olmasa da size iyi bir oyun planı kurma fırsatı veren MOST, OTT tipi göstergeler her daim yatırımlarınızda anlamlı kazançlar sağlamanıza yardımcı olacaktır. (Makul optimizasyonlarla ve disiplinli bir şekilde kullanıldığı takdirde)

    Bu bağlamda MOST ve OTT göstergelerinin mimarı saygıdeğer Anıl Özekşi'nin bizzat kendi websitesinden bu göstergelerin temel mantığının ne üzerine oturtulduğunu izah eden sayfaları yine kendi websitesi olan http://www.teknikanalizsanati.com/ adresinden alıntılayarak yayınlıyorum. Kurduğu bu iki göstergenin sistematik/algoritmik trading yapan kişilerin hayatını ne kadar kolaylaştırdığını anlatmaya ise zaten pek lüzum yok. Kendisine teşekkürü bir borç bilirim.








    Resim olarak kopyası verilen sayfalardan okumakta güçlük çekenler için ilgili tam sayfanın linkini aşağıya bırakıyorum. Oradan 1-2-3-4 sekmeleri kullanılarak yazının tamamı okunabilir. OTT ve MOST göstergeleri burada anlatılan mantık silsilesine uygun bir şekilde kurulmuştur.


    http://www.teknikanalizsanati.com/stoploss.aspx
    Son düzenleme : deva-i dert; Bugün saat: 13:55.
    "İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
    Clausewitz

  7.  Alıntı Originally Posted by yelpaze Yazıyı Oku
    Yemeklik yağ gibi bazı ürünlerde hammadde bolluğu durumunda fiyat gerilerken rafineri yağ fiyatları da aşağı düşer. Belki o ürüne olan talep artar veya sabit kalır, rafineri kapasite kullanım oranı yüksek seyreder ve toplamda iyi karlılık oluşabilir.

    Petrolde durum oldukça farklı, hammadde global çapta ekonomik faaliyetin canlılığını temsil ediyor. Fiyat düşmüşse talep çoktan düşmüş oluyor ve düşük petrol fiyatı akaryakıt talebini artırmıyor, kapasite kullanım oranı da düşük kalınca rafineri zarar yazıyor. Şimdilerde Türkiye'de sıradışı bir durum var gibi? Akaryakıta gelen ÖTV zamları sayesinde artan ciro (aslında tahsilat kaynaklı) ve kurların baskı altında kalması rafineriler için, düşen talebe rağmen olumlu etkiye neden oluyor. Rusya'dan alınan petrolün maliyeti de çok konuşuluyor ama benim bilgim yok.
    Elbette bir şirketin kârlılığını etkileyebilecek ülkeye özgü birden fazla yerel parametre olabilir. Ben sadece yanlış yorumlanan bazı şeylerin altını çizmek için işin genel çerçevesinin nasıl değerlendirilmesi konusunda bir yorum yaptım. Bir şirketin kârlılığını etkileyebilecek bir yığın başka faktör de olabilir, hisse fiyatlaması ise bunun da ötesinde türlü sebeplerle aşağı ya da yukarı evrilebilir.
    "İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
    Clausewitz

  8. Gerçektende dinamik bir portföy yönetimi yapılması gereken zamanlar borsada. Riskleri öyle güzel maskeliyorlar ki; öyle ustaca mantık zincirleri oluşturuyorlar ki; yeri geldiğinde deli taklidi yapan adamları bile var.

Sayfa 376/376 İlkİlk ... 276326366374375376

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •