
Originally Posted by
yelpaze
Madem öyle özet yapayım sizler nihai yorumunuzu yapın;
1-1960'larda Rusya sanattan spora, uzay yarışından silah yapımına kadar dünyanın her alanda bir numarasıydı. Geri kalma duygusuyla ABD çıtayı yukarı koydu ve yarışa başladı, aya iniş yaptı. Putin henüz ilk okuldaydı.
2-1970'lerde batı ile eski düşman japonya sanayisinin dinamik yapısı karşısında gelişemeyen kapalı SSCB sistemi geri kaldı, Kruşçev'in ölümü de etkili oldu ancak bir kurtarıcı imdadına yetişti; petrol şokları ile bunu takip eden yüksek hammadde fiyatları! Moskova merkezli sistem büyük fon akışı sayesinde zayıflayan bloğu tutmayı başardı. Afganistan harekatı da 2. petrol şokunun pek çok ülkeyi yerle bir ettiği dönemde rusyanın kendine güvenini gösterir, İran-Irak savaşı ise petrole dayalı tespitimin sağlaması diyebiliriz. Türkiye de 1979 kriziyle sarsıldı. Rusya artık 2. süper güçtü.
3-1980'lerde batı yeni bir hamle yaparak küreselleşme ve bunun finansal ayağı olan liberalleşmeyi başlattı. Rusya ise hala yüksek hammadde fiyatlarının tadını çıkarıyordu ama politik dengeler çok bozuktu. Berlin duvarının yıkılmasıyla geri sayım başladı. ABD kökenli kurumlar SSCB şemsiyesi altındaki ülkelere batı standartlarını tanıttıkça gevşeme hızlandı. Rusya askeri gücüyle çelişen bir ekonomik enkaza dönüyordu.
4-1990'larda ise petrol ve maden fiyatları gerilemeye başladı. Küreselleşme ise büyük bir ivmeyle ve TV, sinema gibi araçların yardımıyla Amerikan rüyasını her ülkeye aşılamayı başardı. 1998 yılında petrol fiyatı 20 yıl önceye dönüp tüm madenler değersizleşince moratoryum kaçınılmaz oldu ve 2020'ye kadar devam edecek bocalama süreci başladı. Putin ise büyük hayal kırıklığıyla ne yapacağını düşünmekteydi.
5-2000'lerde ABD 9/11 olayıyla sarsılıp Afgan ve Irak cephelerini açınca zayıflamaya başlar, Rusya ise tekrar artan petrol fiyatlarıyla güçlenmeye... Ama kendine güveni sıfır seviyesindedir, her an bir yerden yumruk bekler. 2008 krizi ABD ve kuyruğuna takılanlar için yıkım iken Rusya'nın güvenini artırır ancak ABD parasal genişleme kartını oynayınca durumu toparlar. Putin ise başkandır ve Gürcistan meselesinde dişini gösterecek kadar da güvene sahip. Öte yandan Rusya artık dünya sıralamasında ilk 5'e giremiyordu.
6-2010'larda durum Rusya için hala çok kritikti. Petrol ve maden fiyatları zayıf seyrediyor daha doğrusu eski zirvelerini test ediyordu. 2014'teki Ukrayna savaşında pek istekli değildi Rusya. Putin akıllı bir hamle yapıp geri çekilir, Medvedev ön planda kalır. Bu akıllı hamle sayesinde 2015 emtia çöküşünde Putin'in adı lekelenmez. Rusya bu badireyi atlatır ve madenlerin toparlamasıyla o da yükselişe devam eder, tabi ABD dijital teknoloji ve diğer devrimlerle artık uzak ara liderdir, rusya için ise hala eksik bir şeyler vardır?
7-2020 yılı Rusya ve Putin için gerçek bir dönüm noktası olarak kabul edilmelidir ama pek fark edilmemiştir. Covid pandemisi yaldızlı dünya düzeninin ne kadar kolay ortadan kalkabileceğini gösterdi. Üretim dengeleri, şehirler, ulaştırma, sağlık ve barış... Hepsi aslında pamuk ipliğine bağlı olduğuna göre Rusya sandığı kadar zayıf bir ülke değildi. 2008 krizi finansal kırılganlığı 2020 ise bütün sistemin zayıflığını gösterdi kapalı toplumlara. Tabi dijital teknolojilerin bu süreçlerden daha da güçlenerek çıktığını da gördük ve şu an dijital sürecin tam zirvesindeyiz. Çin için özel bir parantez açacağım; Pandemi ortasında medyada, sokağa çıkmak zorunda olan Çin vatandaşlarının aşırı şiddet gördüğüne şahit olduk. Medya bunu yasağa uymayanlar gibi servis etti ama durum farklıydı. O belirsizlik anında Çin Komunist partisinin muhafazakar üyeleri, zaten çok hoşlanmadıkları kapitalist mucizelerinin bir anda yok olacağı endişesine kapıldı. Baskıcı bir rejim hep tetiktedir ve aşırı tepki vermeye eğilimidir. Bence bir noktadan sonra sokağa çıkma yasağı meselesi rejimi korumak için kullanılmaya başlandı ve direnenler ağır cezalandırıldı. Rusların aksine Çinlilerde büyük bir güven kaybı yaşandı o belirsizlikte.
8-2022'de Rusya artık kendinden emindi ve sınırlarına dayanan Nato tehditi ile ABD'nin sıkıştırmasına karşı 1945 model bir karşılık vermekten çekinmedi. Dünya sıralamasında ilk 10'da yer aldığı bile tartışılır konumdaki Rusya boyundan büyük bir işe mi kalkışmıştı? Global ekonominin yavaşlaması, emtiaların değer kaybetmesi, doğal gaz ve petrole alıcı bulmakta zorlanması, ağır ambargo koşulları bir araya geldiğinde Afganistan savaşıyla karşılaştırılamayacak olumsuzlukta bir duruma sürüklendiği görülebilir. Sosyal olarak bile dünyadan izole edildiler, servetlerine el konuldu. Üstelik dünyanın geri kalanı ve Rusya'nın rakipleri için şartlar son derece iyi gözükürken meydana gelen bu durum zor kararlar almayı gerektirebilir.
Güzel bir özet yapmışsınız.
Benzerlik iddiam tüm şartların benzerliğini kapsamıyor. Kastettiğim benzerlik savaşan 2 tarafın askeri güç dengesizliği ya da orantısızlığı, asimetrik durum ve buna rağmen devreye diğer aktörlerin dolaylı olarak girmesiyle Rusya'nın beklemediği ya da iyi hesap edemediği bir hüsranla karşılaşması durumu. Sonuçta Afganistan işgali SSCB için başarısızlıkla sonuçlanmış, Ukrayna savaşı da yukarda sizin de belirttiğiniz onca askeri ve mali kayıplara karşın hesap edilene nispetle cüz'i miktarda bir Ukrayna toprağı kontrolüyle bitme ya da mecburen bitirilme evresine girmiş durumda.
"İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
Clausewitz
Yer İmleri