Dünyada sadece ingiltere karsiliksiz para basmiyor,, ayrica dünyadaki herşeyin fiyati ama istisnasız herşeyin değeri dolar ile belirleniyor,, yediğimiz ekmekten tutunda giydigimiz elbiyese kadar,, onun için en az 20 sene daha gideri var doların, , arada tabiki bazen euroya karşı değeri azalacaktir ama euro ilk çıktığında %50 ye yakin fark vardi aralarinda,, şimdi %25 e gelse bile bu doları değersiz kilmaz,, hele hele şu son 10 yildaki para bolluguna rağmen bizdeki enflasyon ve cari açığımız bu seviyelerde ise önümüzdeki dönemde dolara daha çok ihtiyacimiz olacağı aşikardır, ,,
Kaynak: Hayvanlardan Tanrılara - (Sapiens - A Brief History of Humankind) , 7. Baskı, sayfa: 322-323
yazar:Yuval Noah Harari, Yayınevi: Kolektif Kitap
Yatınmcılann çıkarları adına girişilen yegane savaşlar bunlardan ibaret değildi. Savaşın kendisi de, tıpkı afyon gibi meta hâline gelebiliyordu.
1821 de Yunanlar, Osmanlı İmparatorluğu na karşı ayaklandılar. Bu ayaklanma İngiltere nin liberal ve romantik çevrelerinde büyük sempati topladı, hatta şair Lord Byron isyancılarla birlikte savaşmak için Yunanistan a gitti. Öte yandan, Londralı finansçılar burada bir fırsat da gördüler. İsyanın liderlerine Londra borsasında işlem görebilecek Yunan isyanı senetlerini teklif ettiler. Eğer bağımsızlık kazanılırsa Yunanlar bu senetleri faiziyle birlikte ödemeyi kabul edecekti.
Bireysel yatırımcılar da kâr etmek için veya Yunanların davasına sempati duydukları için (ya da ikisi birden) bu senetlerden aldılar. Yunan isyanı senetlerinin Londra borsasındaki değeri, Yunanistan ın savaş meydanındaki başarılarına ve başarısızlıklarına göre inip çıktı.
Türklerin zamanla savaşta üstün geldiği ve isyancıların yenilmesi an meselesi olduğunda, hissedarlar tüm paralarını kaybetme riskiyle karşı karşıya kaldılar. Onların çıkarı milli çıkar anlamına geldiğinden, İngilizler uluslararası bir filo hazırlayarak Osmanlı nın ana donanmasını 1827 de Navarin de batırdı. Sonuçta, yüzyıllardır süren boyunduruktan sonra Yunanistan nihayet özgürdü, ancak özgürlük ülkenin asla ödeyemeyeceği bir borç yükü karşılığında elde edilmişti. Bağımsızlıktan sonra Yunan ekonomisi, on yıllar boyunca İngiliz finansörlere bağımlı kaldı.
Son düzenleme : discretus; 01-07-2017 saat: 19:08.
It is not because things are difficult that we do not dare, it is because we do not dare that they are difficult. (Seneca)
yukarıdan devam (aynı kitap):
Sermaye ile siyasetin iç içe geçmesinin kredi piyasası üzerindeki etkileri çok daha derin oldu. Bir ekonomideki kredi miktarı, sadece yeni bir petrol yatağının keşfi veya yeni bir makinenin icadı gibi tamamen ekonomik etkenler değil, aynı zamanda rejim değişikliği ve daha aktif dış politika gibi siyasi etkenler tarafından da belirlenir. İngiliz kapitalistler Navarin Savaşı ndan sonra paralarını riskli denizaşırı olaylara yatırmaya daha istekliydiler; yabancı bir borçlunun geri ödemeyi yapmaması durumunda majestelerin ordusunun paralarını geri alabileceğini görmüşlerdi.
Bu yüzden bugün bir ülkenin kredi derecelendirme notu, o ülkenin ekonomik refahından ve doğal kaynaklarından çok daha önemlidir. Kredi notları, bir ülkenin borçlarını ödeyebilme olasılığını gösterir; saf ekonomik verilere ek olarak siyasi, toplumsal hatta kültürel etmenler bile dikkate alınır. Despot bir iktidar, yaygın çatışmalar ve yozlaşmış bir hukuk sistemiyle yönetilen petrol zengini bir ülke, düşük bir kredi derecelendirme notu alır, bunun sonucu olarak da, muhtemelen fakir kalmaya devam edecektir çünkü elindeki petrolden en iyi şekilde yararlanması için gerekenleri yapmasını mümkün kılacak krediyi bulamayacaktır. Do*ğal kaynaklardan yoksun ama barış içinde, iyi bir hukuk sistemi ve özgür bir yönetimi olan ülkeyse iyi kredi derecelendirme notu alacaktır, böylelikle de iyi bir eğitim sistemi ve gelişmiş bir uluslararası sektörü oluşturabilecek krediyi kolayca bulabilecektir (***).
(***) bu boldlanmış kısımda çeviride bir hata var, aşağıda bu konuya değindim.
Son düzenleme : discretus; 01-07-2017 saat: 19:14.
It is not because things are difficult that we do not dare, it is because we do not dare that they are difficult. (Seneca)
Kitabı İngilizce versiyonundan okurken yukarıda alıntıladığım kısım bizimle alakalı olduğu için buraya yazmak istedim, internetten Turkçesi bulunabiliyor, o şekilde gösterdim.
Bu kısa hikaye içimizde bulunduğumuz duruma ışık tutuyor. sadece kredi kuruluşları veya hukukun üstünlüğünün yerlerde sürünmesi gibi konularda değil, aynı zamanda gelecek perspektifi bağlamında da. Kitabın orjinalinden okuyanlar çeviride biraz sıkıntılar olduğunu farketmiş olabilir, mesela son paragraftaki şu son cümle:
"...,böylelikle de iyi bir eğitim sistemi ve gelişmiş bir uluslararası sektörü oluşturabilecek krediyi kolayca bulabilecektir."
ingilizce baskısında şu şekilde.
"As such, it may be able to raise enough cheap capital to support
a good education system and foster a flourishing high-tech industry".
fark varılan hüküm açısından bariz farklı. "uluslararası sektör" şeklinde çevrilen kısım aslında "hightech" şeklinde ingilizce baskısında, ve "yüksek teknolojiye dayalı endüstri" olmalıydı Türkçe çevirisinde. alıntıladığım paragraflarda bariz bir durum olarak sadece bu var, kitabın diğer noktalarını pek incelemedim Turkçesinden, belki yeni baskılarında buna benzer noktalar değiştirilmiştir.
It is not because things are difficult that we do not dare, it is because we do not dare that they are difficult. (Seneca)
Insallah bu Katar problemi Navarin gibi olmaz.
Katar'in 7.000 kisilik bir ordusu var, ancak ulkedeki ABD asker sayisi 11.000.
Simdi oraya turk askeri gondermekle neyi amacliyor bunlar anlasilir gibi degil.
Yer İmleri