Aslında temelde aynı şeyleri söylüyoruz. Lakin Ülkenin kültürel yapısını, eğitim durumunu hatta bölgesel eğilimlerini göz ardı ediyoruz. Bu manada bizzat yaşadığım olay var. 2014 yılında çok beğendiğim bir daireyi aldım. Oturum olduğu ve eski bir semt olduğundan fiyatları biliyordum. Adam satış protokolü yaparken dairenin gerçek değerini yazdı ve imzaladık. Bu durumda tapu da bu fiyat üzerinden alım satım ödeyeceğimi ( iki tarafın masrafını da ben ödeyeceğim ) bildiğimden paramı denkleştirdim. Tapu da adam Belediye rayiç değeri yazdırdı. Tapu memurunun önünde tartıştık. '' Kardeşim ben ödeyeceğim, gerçek değerini neden gizliyorsun '' dediğimde , adam '' yahu ben bu daireyi geçen yıl aldım. Sen alım satım ödeyeceksin, sonra ben %20 kazanç vergisi ödeyeceğim '' dedi. İşte ben o anda öğrendim bu mevzuyu. Nasıl olsa en az 15 yıl oturacağım diye üstelemedim aldım. 6 ay sonra apartmanda oturulması mümkün olmayacak durumlar oluştu. Vergi konusunu da bildiğimden kara kara düşünmeye başladım.
Ya 5 yıl kiraya vererek bekletecektim, ya da vergiyi göze alarak satacaktım. Ben sattım ve gerçek değerini beyan ettim. 4500 tl. vergi çıktı ve bir yıl sonra tahakkuk etti. Yine de kirada bekletmekten karlı çıktım. Piyasa düşmeden sattım. Dolar alarak üstüne de kazandım.
Yer İmleri