Sayfa 200/777 İlkİlk ... 100150190198199200201202210250300700 ... SonSon
Arama sonucu : 6213 madde; 1,593 - 1,600 arası.

Konu: $$$$$$$$$.........dolar.........$$$$$$$$$

  1. Reel kur endeksini, 1994 seviyesine veya biraz daha altına çekseler ve TL faizlerine üst sınır getirseler yeterli olmaz mı?

    Sepet kuru bir bant içinde yatay götürürler. Diyelim, yuvarlak hesap, dolarda üst bant 10.0, alt bant 7.5 , arasında 4-5 yıl götürebilirler.

    Şimdi yapılacak bir devalüasyonun enflasyona yansıması 6-9 ay içinde olur. Bu demektir ki, ücretlere Temmuz'da yapılacak zam düşük olur. Bütün ümitler Ocak 2019 zammına bağlanır. Kur geçirgenliği için %20 gibi bir rakam telaffuz ediyorlar. Diyelim %100 deve oldu; önümüzdeki Ocak'ta %20 zam kurtarır mı? Hadi diyelim, kur geçirgenliği düz bir çizgi değil, yukarı doğru kıvrılıyor, yüksek oranlı deve olunca geçirgenlik yarı yarıya arttı, %30 oldu deseler? Kurtarır mı?

    Bence bankadaki döviz hesapları değil, sosyal haklar tehlikede. En son not veren bir yabancı reyting kuruluşu, "işgücü piyasasındaki sertlikleri yumuşatın" demişti. Bundan ne anlayacağız? Devlet memurları kanunun değişmesini ve işçi kıdem tazminatlarının işten ayrılırken değil de, emekli olurken verilmesini anlasak olur mu?

    Yumuşamış bir işgücü piyasası ve döviz bazında düşük ücretler... Bence tehlike burada.

  2.  Alıntı Originally Posted by enki Yazıyı Oku
    TL faizi düşecekte, dolar faizini düşüremeyecekler mi?
    düşse ne olacak, o zaman çoktan dolar uçmuş olacak.

  3. #1595
     Alıntı Originally Posted by Occhiali Yazıyı Oku
    Reel kur endeksini, 1994 seviyesine veya biraz daha altına çekseler ve TL faizlerine üst sınır getirseler yeterli olmaz mı?

    Sepet kuru bir bant içinde yatay götürürler. Diyelim, yuvarlak hesap, dolarda üst bant 10.0, alt bant 7.5 , arasında 4-5 yıl götürebilirler.

    Şimdi yapılacak bir devalüasyonun enflasyona yansıması 6-9 ay içinde olur. Bu demektir ki, ücretlere Temmuz'da yapılacak zam düşük olur. Bütün ümitler Ocak 2019 zammına bağlanır. Kur geçirgenliği için %20 gibi bir rakam telaffuz ediyorlar. Diyelim %100 deve oldu; önümüzdeki Ocak'ta %20 zam kurtarır mı? Hadi diyelim, kur geçirgenliği düz bir çizgi değil, yukarı doğru kıvrılıyor, yüksek oranlı deve olunca geçirgenlik yarı yarıya arttı, %30 oldu deseler? Kurtarır mı?
    Sevgili Occ. olmadı, özel sektörü batırdın..

    En basit, kur artışıyla sanayi daraldı..Türkiye daraldı..ve borçlar yine sıkıntı..

     Alıntı Originally Posted by enki Yazıyı Oku
    Hakan Özyıldız'dan;



    Dış borç seviyesi 2001'e yaklaşmış..kriz yılı 2009'da ise bir miktar artmış..

    Milli gelir rakamı doğrumudur?..ve dahada önemlisi havalar kapandığında yukarıdaki resim ne olur?

  4. #1596
    Cüneyt Başaran'ın bugünkü yazısından şunuda ilave edeyim;

    Ocak ayı itibarıyla açıklanan resmi rakamlara göre reel sektör şirketlerinin net döviz açık pozisyonu 221.5 milyar doları buldu. Bu rakam bundan 2.5 yıl önce 180 milyar dolar seviyesindeydi. Geçen yıl başında ise 200 milyar dolar seviyesindeydi. Kısaca düzenli olarak artmaya devam ediyor. Borcun yüzde 84'ü 2 bin 100 şirkete ait.

    Özellikle 2008 krizi sonrası başta FED olmak üzere merkez bankalarının dünyaya saçtığı paralardan Çin'in arkasından en fazla yararlanan şirketler Türk firmalarıydı. Türk şirketleri son 2010-2015 yılları arasında buldukları ucuz ve uzun vadeli yabancı para cinsinden finansmanı aldılar ve yatırımlarını fonladılar. Bu Türkiye ekonomisine artı yazarken bilançonun diğer tarafında şirketlere ''döviz açık pozisyonu'' yazdı. Bugün gelinen nokta ise şu: Şirketlerimiz borçlu, üstelik ciddi döviz borcu taşıyor.

  5.  Alıntı Originally Posted by enki Yazıyı Oku
    Cüneyt Başaran'ın bugünkü yazısından şunuda ilave edeyim;

    [/B]
    patron, bizdeki cari açığın temel olarak iki bileşeni var;

    aramal ve enerji, biraz da dışarıdan aldığımız otomobil cep tel gibi son kullanıcı ürünleri,

    ancak asıl kalemleri aramal ve enerji den kaynaklı.

    bunu finansmanı ayağında ise sıcak para dediğimiz portföy yatırımları var. biraz da turizm gelirleri.

    burada asıl sorun; dış ticaret açığı..yani üretim tarafında tamamen dışa bağımlı bir durum var ve bu yüzden üretmek için her zaman cari açık vermek durumundayız. yani dış ticaret açığımızın ekonomik kriz dışında kapanmasına imkan yok. son otuz kırk yıllık süreçte kurulan güya üretim odaklı montaj ekonomisiin bizi getirdiği nokta bu. yani yazıda denildiği gibi adam yatırım yapmak için döviz borçlanmıyor, üretim yapmak için döviz borçlanıyor ki buna mecbur.

    bu durumda mevcut kısır döngüden kurtulma şansımız yok.

    nasıl kurutulabiliriz dersek; mevcut üretim döngüsünü değiştirebilmek için çok uzun yıllara yayılacak sağlam ve istikrarlı ekonomik yatırım politikaları belirlemeli ve bunları uygulayacak sabırlı ve ne yaptığını bilen iktidarlar ile bunlara destek verecek bilinçli bir halk gerekli...

  6.  Alıntı Originally Posted by effendy75 Yazıyı Oku
    patron, bizdeki cari açığın temel olarak iki bileşeni var;

    aramal ve enerji, biraz da dışarıdan aldığımız otomobil cep tel gibi son kullanıcı ürünleri,

    ancak asıl kalemleri aramal ve enerji den kaynaklı.

    bunu finansmanı ayağında ise sıcak para dediğimiz portföy yatırımları var. biraz da turizm gelirleri.

    burada asıl sorun; dış ticaret açığı..yani üretim tarafında tamamen dışa bağımlı bir durum var ve bu yüzden üretmek için her zaman cari açık vermek durumundayız. yani dış ticaret açığımızın ekonomik kriz dışında kapanmasına imkan yok. son otuz kırk yıllık süreçte kurulan güya üretim odaklı montaj ekonomisiin bizi getirdiği nokta bu. yani yazıda denildiği gibi adam yatırım yapmak için döviz borçlanmıyor, üretim yapmak için döviz borçlanıyor ki buna mecbur.

    bu durumda mevcut kısır döngüden kurtulma şansımız yok.

    nasıl kurutulabiliriz dersek; mevcut üretim döngüsünü değiştirebilmek için çok uzun yıllara yayılacak sağlam ve istikrarlı ekonomik yatırım politikaları belirlemeli ve bunları uygulayacak sabırlı ve ne yaptığını bilen iktidarlar ile bunlara destek verecek bilinçli bir halk gerekli...
    bu halka bel bağladıysak YANMIŞIZ.

  7. #1599
     Alıntı Originally Posted by effendy75 Yazıyı Oku
    patron, bizdeki cari açığın temel olarak iki bileşeni var;

    aramal ve enerji, biraz da dışarıdan aldığımız otomobil cep tel gibi son kullanıcı ürünleri,

    ancak asıl kalemleri aramal ve enerji den kaynaklı.

    bunu finansmanı ayağında ise sıcak para dediğimiz portföy yatırımları var. biraz da turizm gelirleri.

    burada asıl sorun; dış ticaret açığı..yani üretim tarafında tamamen dışa bağımlı bir durum var ve bu yüzden üretmek için her zaman cari açık vermek durumundayız. yani dış ticaret açığımızın ekonomik kriz dışında kapanmasına imkan yok. son otuz kırk yıllık süreçte kurulan güya üretim odaklı montaj ekonomisiin bizi getirdiği nokta bu. yani yazıda denildiği gibi adam yatırım yapmak için döviz borçlanmıyor, üretim yapmak için döviz borçlanıyor ki buna mecbur.

    bu durumda mevcut kısır döngüden kurtulma şansımız yok.

    nasıl kurutulabiliriz dersek; mevcut üretim döngüsünü değiştirebilmek için çok uzun yıllara yayılacak sağlam ve istikrarlı ekonomik yatırım politikaları belirlemeli ve bunları uygulayacak sabırlı ve ne yaptığını bilen iktidarlar ile bunlara destek verecek bilinçli bir halk gerekli...
    Merhaba..Şimdi kusura bakmada, üretmek için cari açığa bağlıysan..gelir gelir duvara toslarsın böyle..

    Üretmek için bir miktar cari açık tamamda, bununda bir seviyesi olmalı değil mi?..geçmiş dönemlerde ülkenin hiç bu kadar ithalat cenneti haline geldiğini hatırlıyormusun..yada ihracaatı bu kadar ithalata bağımlı hale kim getirdi..Yurt içindeki ucuz döviz yüzünden üretimden kaçan sanayicileri uçakla Mısır'a götüren Cumhurbaşkanı bile gördü memleket..neyse fazla uzatmayayım..

    Yani diyeceğim önceki döviz açıkları bunların yanında yünmüş-yıkanmış kalır..bak yazıda oburlar için Çin ile Türkiye diyor..daha önce yayınlamıştım ama bir daha yayınlayayım..diğer EM'lerin yada kırılgan beşlinin kafası çalışmıyormuydu ki dayansaydılar dış borca uçup kaçsaydılar..şöyle büyüdük böyle büyüdük diye sağa sola hava atsalar olmazmıydı..

    Kısaca her şeyin bir sınırı var..yerde alıp gökte yersen bir yerde tıkanırsın..önemli olan tehlikeyi görüdüğünde tedbir almaktır..aşağıda adamlar 2012'de tehlikeyi görünce tedbir almışlar belli..biz gibi her seferinde sağa sola bahane bulmak, iç-dış mihraklara yönelmek olsa olsa 3. dünya kafasıdır, başka bir şey değil, üzgünüm..

    Şimdilerde başta aşağıdaki tablo yüzünden bazı yatırımcılar gelişmiş ülkelerdeki sıkıntılar sebebiyle EM'lere güvenli liman olarak bakmaya başladı/bakabiliyor..tabii Türkiye hariç..biz güneşli havalarda arada kaynayıp gidiyoruz sadece..


  8.  Alıntı Originally Posted by enki Yazıyı Oku
    Merhaba..Şimdi kusura bakmada, üretmek için cari açığa bağlıysan..gelir gelir duvara toslarsın böyle..

    Üretmek için bir miktar cari açık tamamda, bununda bir seviyesi olmalı değil mi?..geçmiş dönemlerde ülkenin hiç bu kadar ithalat cenneti haline geldiğini hatırlıyormusun..yada ihracaatı bu kadar ithalata bağımlı hale kim getirdi..Yurt içindeki ucuz döviz yüzünden üretimden kaçan sanayicileri uçakla Mısır'a götüren Cumhurbaşkanı bile gördü memleket..neyse fazla uzatmayayım..

    Yani diyeceğim önceki döviz açıkları bunların yanında yünmüş-yıkanmış kalır..bak yazıda oburlar için Çin ile Türkiye diyor..daha önce yayınlamıştım ama bir daha yayınlayayım..diğer EM'lerin yada kırılgan beşlinin kafası çalışmıyormuydu ki dayansaydılar dış borca uçup kaçsaydılar..şöyle büyüdük böyle büyüdük diye sağa sola hava atsalar olmazmıydı..

    Kısaca her şeyin bir sınırı var..yerde alıp gökte yersen bir yerde tıkanırsın..önemli olan tehlikeyi görüdüğünde tedbir almaktır..aşağıda adamlar 2012'de tehlikeyi görünce tedbir almışlar belli..biz gibi her seferinde sağa sola bahane bulmak, iç-dış mihraklara yönelmek olsa olsa 3. dünya kafasıdır, başka bir şey değil, üzgünüm..

    Şimdilerde başta aşağıdaki tablo yüzünden bazı yatırımcılar gelişmiş ülkelerdeki sıkıntılar sebebiyle EM'lere güvenli liman olarak bakmaya başladı/bakabiliyor..tabii Türkiye hariç..biz güneşli havalarda arada kaynayıp gidiyoruz sadece..

    pekçok noktada sizinle aynı fikirdeyim, ama duvara toslama konusu biraz karışık bir konu..

Sayfa 200/777 İlkİlk ... 100150190198199200201202210250300700 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •