borsa konusunda eğitim verenlerin kitaplarında en başta şu cümle yazar: "sizin ne düşündüğünüz değil, piyasaların ne düşündüğü önemli". bu yüzden kendi öngörülerimiz kadar piyasanın ne yöne gittiğine de bakarak nasibimizi aramalıyız. bir yıl önce dolar alanlar sürekli olarak, "görürsünüz, bu dolar fena patlayacak, şimdi böyle tutuyorlar ama bi patladımı kimse tutamaz" diyerek bekleyip dünyanın zararını ettiler. mantığımıza yatmasa dahi piyasanın gidişatını da göz ardı etmeden yolumuza devam edip olası trent değişikliklerinde ise durumu yeniden gözden geçirmek, en mantıklısı.
doğru söylüyorsunuz da buradaki ince nokta şu: piyasayla inatlaşmayacaksın. bir müddet bekledğin halde durum, beklentilerinin tersine işliyor, yok arkadaş bu benim dediğim gibi olacak diye yıllarca beklemeyeceksin, demek ki bi şekilde yanlış düşünmüşüm, piyasa farklı hareket ediyor, ben de azar azar piyasanın istikametinde pozisyon alıp kazanayım diyeceksin. burada da teknikçilerin trent noktaları baz alınabilir. ben doğal olarak bu işlerden anlamam ama aklı başında bir iki analisti dinlerim. borsada yabancılar nasıl hareket ediyorlar? pozisyonları artıyor mu azalıyor mu falan. borsamızın yüzde 65'i onların elindeyse onlar ne derse o olur. bu tür etmenleri de takip ederek mücadele ediyoruz, sonrası ya nasip zaten. yanlış karar da verebiliriz, hatasız kul olmaz, hatamla sev beni diye boşuna dememiş orhan baba. kendimizi de, dostlarımızı da hatalarımızla seveceğiz. bol kazançlar dileğiyle
Yer İmleri