
Originally Posted by
hayrani
Adamın biri, Eski zamanlarda dağlardan kestiği buzları getirip pazar yerinde satıyormuş. bakmış hava sıcak, buzlar hızla eriyor, bağırmaya başlamış:
-Ne olur Sermayesi eriyen şu adama acıyın! yani bir an önce buzları alın da çoluk çocuğumun nafakasını alayım demek istemiş.
bizim içine düştüğümüz durum da buna benziyor. enflasyon yüzde 54, o da resmi olanı, normalde en az yüzde yüz. biz koskoca yılda yüzde 30 40 kazanır mıyız diye sitres topu oluyoruz. halbuki sermayenin yarısını bir senede eritmişiz, acıyıp yardım edenimiz de yok malesef.
sadede geliyorum, bu gün bu durum, Tunç Şatıroğlu'na soruldu. hocanın korunma önerisi şu:
portföyü üç enstroman arasında dağıtın diyor, borsa, altın ve dış borsalara yatırım yapan, ama sağlık gibi belli bir sektöre değil, genele yatırım yapan bir fona. ben dış borsalara yatırım düşünmediğimden yerli hisse ve altın fonlarından oluşan bir ayarlama yapacağım. yarı altın yarı uygun olan bir fon alıp üç ayda tutsam ortalama yüzde 12 kazanırdım. geçen yılın tamamını bu şekilde geçirseydim yüzde 62 civarı net kazancım olurdu. geçen haftan borsanın yüzde 8 düştüğü gün altın yüzde 7 kazandı. bu şekilde param parça yok borçlanma, yok değişken, yok osd yok ösd derken sadece paramızı biz yiyemedik, buyrun sizler afiyetle yiyiniz diye birilerine kaptırmış oluyoruz diye düşünüyorum acizane ve de nacizane. tuvalet kâğıdının dahi yüzde yüzden fazla yıllık değerlendiği canım ülkemde tl, sadece günlük alışverişlerde kullanılan bir pul haline geldi maalesef. yazdıklarım asla yatırım tavsiyesi değildir. sermayesi eriyen bir şaşkının hezeyanlarıdır.
Yer İmleri