Sayfa 180/964 İlkİlk ... 80130170178179180181182190230280680 ... SonSon
Arama sonucu : 7712 madde; 1,433 - 1,440 arası.

Konu: KERVN Kervansaray Yatırım Holding A.Ş.

  1.  Alıntı Originally Posted by frecell1998 Yazıyı Oku
    Hocam spk nin aldigi kararlar neticesinde onlarca bulten neticesinde biz bu hisseleri aldik. Arastiriyoruz, karar vermedik, spk ile de gorusmek istiyoruz...

    Hocam bizim amacimiz sureci kisaltmak kervan ile ilgili sirket, kurum ve kuruluslara organize sekilde haklarimizi arayici hukuki mucadele etmektir.

    Bakin gk yi yapmayan sirket goruldugu uzere gk hazirligina basladi.

    Biz ky aleyhine hic bir sey yapmadik. Amacimiz haklarimizi almaktir. Hala bunun icin ugrasiyoruz.

    Gelismeleri de son derece sıkı sekilde takip ediyoruz.

    Aleyhimize olacak hersey ile ilgilide kanuni hakkimizi, azlik haklarimizi kullanmaktan cekinmeyiz...

    LG-D855 cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
    hocam dediğiniz gibi bir çok yatırımcı çağrı var diye aldı forumlarda 4 yıldır da sizde dahil hocam sizin gibi bilgili kişilerde hep bu çağrı dan kurtuluş yok dedi kanunlara spk ya güvenerek daha düne kadar çağrı fiyatı ne kadar olacak derken faiz yanlış hesaplandı derken mahkemeye çağrı fiyatını gönderen spk değilmiydi kafam basmıyor hocam rüya gibi herşey bir uyandım çağrı yok bu iş bu kadar basit olmamalı bizim haklarımızı savunması gereken spk yaptığı hatalar yüzünden bizleri batıramaz bunun bir bedeli olmalı bu konu hakkında lütfen yardımcı olun siz grup olarak dava açacaksanız size katılırım yada ben bireysel olarak açmak istiyorum ama yol bilmiyorum

  2. Hocam biz baslattigimiz butun hukuki mucadelelerde buradan zaten paylasiyoruz.

    Ama hukuki surec bitmeden dava acamayiz. Muhtemelen ne kadar bir sey elde edilecegini zannetmesekte SPK idare mahkemesi kararina itiraz edecektir. Ve dava tekrar 13 ncu daireye gidecektir. Hukuki surec devam ettigi uzere maalesef su anda dava acamatiz. Bekletici neden olur. Ornek ifa davalari...


    LG-D855 cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
    YATIRIM TAVSİYESİ DEĞİLDİR...

  3. Sa tekrar spk gitmek isteyen varsa gidelim

    GT-I9500 cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.

  4.  Alıntı Originally Posted by frecell1998 Yazıyı Oku
    Hocam biz baslattigimiz butun hukuki mucadelelerde buradan zaten paylasiyoruz.

    Ama hukuki surec bitmeden dava acamayiz. Muhtemelen ne kadar bir sey elde edilecegini zannetmesekte SPK idare mahkemesi kararina itiraz edecektir. Ve dava tekrar 13 ncu daireye gidecektir. Hukuki surec devam ettigi uzere maalesef su anda dava acamatiz. Bekletici neden olur. Ornek ifa davalari...


    LG-D855 cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
    hocam şuan spk ya karşı yapılacak olan birşey yok ve anladığım sşze göre de çağrı olayı bitti isyan etmemek elde değil zoruma gidiyor bu memlekette hiç mi dürüst vatandaş yatırımcı kazanamayacak ve devletin kurumu buna sebep olacak yaptıkları hatanın bedelini ödemeleri lazım ben spk ya güvenim bu hisseyi aldım ve 4 sene bekledim bana ve benim gibilere yazık değilmi hocam dava yada başka birşey yapılacağı zaman bizlerede haber verin burdan

  5. Bu hisseye portfoyumun yuzde 30 unu ayirdim. Hepiniz yillardir beklemekten cok yorulmussunuz. İnsallah sans getiririm.

  6. Arkadaşlar bundan sonra yapılması gereken bir şeyde bugüne kadar kervanda olup biten herşeyi en iyi şekilde raporlayıp SPK ya, Hukuk kuruma na, siyasal otoritelere ve basın yayına sunmaktır. Diğer kurum ve kişiler süreçleri bizim kadar takip ermediklerşnden konuya çok hakim olmayabilirler. Herşeyin her perspektiften görünür ve anlaşılır olması için bizim sunacağımız raporlar önemlidir.
    Aşağıdaki yazıya (daha önce yayınlamıltım ve üzerinde bazı düzeltmeler yaptım) bir göz atınız ve kendi eklemelerinlz ve düzenlemelerinizle daha iyi kapsama getirerek ilgili kurum, kuruluş ve kişilere sunabiliriz. Böylece ilgili kurumlara yatırımcı mağduriyetini en etkili şekilde aktarabiliriz diye düşünüyorum.
    FRECELL ile İLHAN bey de yazıyı WhatsApp grubundakş arkadaşlara ve grup avukatlarına iletebilirse iyi olur.

    Sayın Yetkili,
    Halka açık Kervansaray yatırım holding in Zeynep Tümer'e ait Sis iplik ile aşırı derece yatırımcı aleyhine olacak şekilde birleştirilmesi sonucu halka açık şirketin bilançosunda özsermayesinin bir kaç kat eksilmesi ve finansal borç krizine girmesiyle başlayan ve sonrasında şirkette ortaklık aleyhine bir çok işlerin yürütülmesiyle hisse fiyatı büyük ölçüde düşmesi, çağrı beklentisiyle yatırımcının elinde tuttuğu varlık üç yılda aşırı değer düşüklüğüne uğraması ve sonrasında pek gerçekliği yansıtmadığını düşündüğümüz gerekçelerle Danıştay kararıyla Zeynep Tümer'in zorunlu hisse geri alım yükümlülüğünü ortadan kaldırmasıyla, yatırımcılar ciddi miktarda zarara uğramıştır. Yatırımcılar olarak uğradığımız zararlar konusunda mağduriyetimizi bildirir ve bazı soruların cevaplarını beklemekteyiz.

    SPK nın şirket birleşimiyle Zeynep Tümer in zorunlu hisse geri alma yükümlülüğünün olduğunu açıklaması, şirket birleşiminin oluşturabileceği haksızlıklardan zararlardan yatırımcıların korunması amacıyla iyi niyetli bir bildirim idi. Ama Danıştay kararıyla gelinen son noktada, bu çağrı kararı sadece hisseleri uzun süre elinde tutan yatırımcıların daha fazla zarar etmesine neden olmuş görünüyor. Ayrıca çağrı konusunun gündeme gelmesiyle hisse fiyatında yukarı doğru önemli hareketlenme olmuş ve yukarı fiyatlardan yüksek miktarda hissenin el değiştirmesine de olanak oluşturmuştur. Bununla birlikte bir çok yatırımcı yüksek maliyetle hisse edinmiş ve çağrı beklentisiyle bu hisseleri üç yıl hisseyi elinde tutmuşlardır. Bunun sonucu olarak yatırımcılar bu üç yılık zaman süresinde hem hisse fiyatının aşırı düşmesiyle hem zamandan yüksek miktarda zararlara uğramıştırlar. Yine yatırımcı haklarının korunması amacıyla, süreçte hissenin brüt takas ile yakın izleme pazarına alınmış olması, hisse fiyatının aşırı düşmesine sebep olmuş ve spk nın bu işlemleri sadece yatırımcı aleyhine uygulamalara dönüşmüştür. Yatırımcıların üç yılı aşkın süredir oluşan bu zararlarını giderecek tek şey adil bir fiyattan çağrının gerçekleşmesiydi ama çok taraflı olduğunu düşündüğümüz gerekçelerle Danıştay ın verdiği kararla bu beklenti de ortadan kalkmış görünüyor.

    Danıştay son kararından sonra çağrı yükümlülüğünü doğuran "Çoğunluk hisseleri edinerek hakim ortak olma ve yönetim gücünü elde etme" durumu konusunda spk üyeleri mi kurum mevzuatını ve yönetmenliklerini yanlış yorumladılar, yoksa Danıştay üyeleri mi bu konuda yetersiz bilgiye sahip olduklarından yanlış sonuca ulaştılar diye yatırımcılar olarak sorgulamaktayız. Öncellikle, kervan özelinde çağrı koşulunu kilit noktasını oluşturan "çoğunluk hisseleri edinme ve yönetim gücünü ele geçirme" konusunda Spk nın yatırımcılar ve hukuğun bilgisine sunacağı bazı netleştirmeleri yapması gerek diye düşünüyoruz.
    Ayrıca Danıştay ın kararı için sunduğu diğer bir çok gerekçenin gerçekliği hiç yansıtmadığını, halka açık şirketin şirket birleşimi öncesi ve sonrası bilançolarının karşılaştırmalarından, şirkette birleşme öncesi sis iplik şirketinde örtülü kalmış bazı durumları ve hemen birleşme sonrası şirkette yürütülen bazı icraatlardan kolaylıkla gözlenebilinir.

    1.Danıştayın şirket birleşimiyle kervan da "hakim ortak ve yönetim gücü değişmemiştir" gerekçesi spk mevzuatına göre gerçekten doğruluğu yansıtıyor mu?
    Yüksek oranda çoğunluk hissesi halka açık olan bir şirketin yönetiminde akrabası bulunan ve elinde az miktarda şirket hissesi bulunduran bir kişi, sonradan bir şirket birleşimi yaparak veya başka herhangi bir yöntemle halka açık şirketin çoğunluk hisselerini edinirse, yönetim gücü değişmemiş sayılarak zorunlu hisse geri alınımından muaf olabilir mi?
    Olayı daha net şekilde Kervan özeline indirirsek; Kervan ile Sis İplik şirket birleşimi öncesi, Zeynep Tümer İle birlikte hareket edenlerin %10 veya birlikte hareket edenlerle birlikte %20 hisse hakimiyetine sahip olduğu ve bu hisse orandaki oy gücüyle (belki bir kısım diğer yatırımcılarında oy desteğiyle) kardeşi ile eşini yönetimde sokmuş görünüyor. Ama hernekadar zeynep hanımın akrabaları yönetimde olsada, yaklaşık %80 hisseyi elinde tutan diğer yatırımcılar istedikleri zaman yönetimi değiştirme gücü sahipti. Yani şirket birleşiminde önce çoğunluk hisseleri elinde bulunduran ortak ve yönetim gücünü elinde tutma hakimiyeti ZT de değil, diğer yatırımcılarda idi. Yani diğer yatırımcıların her zaman yönetimi değiştirebilme gücü vardı.
    Ama şirket birleşmesi yaparak tahsisli sermaye artırımıyla direk %73 direk-dolaylı %90 lık hisse oranıyla ortaklıkla tek hakim ortak Zeynep Tümer ortak ve yönetimi kurulunu istediği gibi belirleme gücüne ulaşmış bulunuyor. Bunun sonucu olarak daha önce %80 lik hisse oranını elinde bulunduran diğer yatırımcıların hisse oranı %10 un altına düşmüş ve diğer yatırımcıların yönetimi belirleme gücü tamamen ortadan kalkmıştır.

    2.Danıştayın diğer bir gerekçesi ise "şirket birleşimi sonrası şirketin yatırımcılara ayrılma hakkı sunmuş olması". !? SPK mevzuatına göre Şirketin ayrılma hakkı tanıması yeni hakim ortağın zorunlu hisse geri alım yükümlülüğünü ortadan kaldırır mı?
    Yeni hakim ortağın zorunlu hisse geri alımı yapması ve şirketin ayrılma hakkı sunmasını oluşturan koşullar (biri nitelikli işler, diğeri hakim ortak olma ve yönetim gücünü eke geçirme durumuyla ilgilidir) birbirinden çok farklıdır, geri alınacak hisse fiyatının belirlenmesi kriterler çok farklıdır (yanı hisse fiyatları çok farklıdır), birinde hisse geri alım miktarının kısıtlama vardır diğerinde yoktur, birimde genel kurula katılıma ile belirleme, diğerinde genel kurula katılma zorunluluğu yoktur. Bu kadar birbirinden farklı olan durumlarda Danıştay nasıl oluyorda "zaten şirket ayrılma hakkını vermiş" diye bir gerekçe sunabiliyor? (Ayrıca şunu belirtmek gerek; Kervn da ayrılma hakkını kullanmada miktar çok kısıtlanmıştı, ayrılma hakkını kullanmak isteyen bütün yatırımcıların katılması mümkün değildi, ayrıca herkesin işi veya seyahatleri gereği ayrılma hakkını kullanmak için genel kurula katılma olanağıda olmayabilir. Oysa hakim ortağın çağrı yapma yükümlülüğü bu kısıtlanmış koşulların hiç birini gerektirmiyor. Ayrıca şirketin sunduğu ayrılma hakkı fiyatı çağrı fiyatının çok altında bir rakam.

    3.Danıştaya göre "bu şirket birleşmesi özsermayeyi artırmış". !?
    Oysa şirket birleşimi öncesi ve sonrası bilançolara bakıldığında durum çok farklı. Bu şirket birleşimi halka açık şirketin özsermayesini 3 kat eritmiş görünüyor. Hisse defter değeri 1.40 lardan 0.40 lara düşmüş.

    4.Danıştata göre "şirket birleşimi Kervn ı finansal olarak güçlendirmiş". !?
    Oysa bilançolara bakıldığında şirket birleşimi öncesi halka açık kervan ın hiç ciddi miktarda bir finansal ve ticari borcu yok ama şirket birleşimiyle birleşen şirketin borç yükünü kendine katarak finansal borç girdaplarına girmiş ve sonrasında şirket varlıklarının hacizlere çok düşük fiyatlardan kaybetmesine kadar uzamış gitmiş.

    5.Danıştaya göre "şirket birleşimi ortaklık yararına olmuş" !?
    a) Bilançolara bakıldığında, şirket birleşimi öncesi yatırımcının elindeki her hissenin karşılığında 1.50 liraya civarında şirket varlığı var idi ama şirket birleşimi ile yatırımcının elindeki her hissenin karşılığında ancak 0.40 kuruş civarı şirket varlık oluşmuş. Yanı bu şirket birleştirme işiyle yatırımcının elindeki varlığın değeri yüksek oranda eritilmiş olmuyor mu? Ve bu aradaki değer farkı şirket birleşimiyle haksız oranda hisse ihracıyla yatırımcılardan alınıp yeni hakim ortada verilmiş olmuyor mu? Nasıl oluyorda bu şirket birleşimi bütün ortakların yararına olduğunu belirtilebiliniyor anlamak zor.

    b) Ayrıca halka açık şirket ile birleşen şirket olan sis ipliğin iki hotelinin üs kullanım hakkını hukuksal olarak kaybetme olasılığı varken şirket birleşiminde değerlendirilmeye alınmış ve karşılığında zt ye hisse ihraç edilmiş. Bu hotellerin hukuksal yaptırımlarla kapalı kalması veya üs kullanım hakkı iptal edilip, şirketin bu varlıkların tamamen kaybetme olasılığı varken, bu şirket birleşiminin bütün ortaklık lehine olduğunu söylemek mümkün mü? Tabi şirket birleşme sürecinde bu iki gitelim üs hakkının hukuksal olarak sorunlu olduğu yatırımcıların bilgisine sunulmaması ayrı bir konu. Şirket birleşmesinde önemli itirazlar gerektirebilecek bir durum. Konu şirket birleşiminden sonra Spk uyarısıyla çok sonradan açığa çıkmıştır ve bildirimi ancak yapılmıştır.

    c) Halka açık şirket ile birleşen Sis İpliğin, Akay pazarlama, Vakar tekstil gibi bir çok şirketten yüklü miktarlarda alacağını teminat altına almamış olması, alacakların şüpheli alacağa dönüşmesi veya ileride bu alacakların hiç alınamayacak duruma düşmesi olasılığı varken, bu şirket birleşmesinin bütün ortaklar yararına olmuş olduğunu ifade etmenin anlamı nedir? Sonuçta bu alacaklar sis iplik bilançolarında aktif değer olarak şirket birleşmesinde değerlendirmeye alınmış ve karşılığında zt ye hisse ihraç edilmiş ve ileride hiç tahsil edilemezse halka açık dışına çıkarılırmış varlıklar olacak ve yatırımcılar büyük zarara uğratmış olacaktır.

    d) Halka açık şirket ile birleştirilen sis iplik yüksek miktarda ve yüksek faizlerle finans kuruluşlarına borçlanmışken, yönetimdeki kişiler ile akrabalarının şirket birleşim öncesi Sis iplikten daha avantajlı koşullarda düşük faizle yüklü miktarda nakit çekmiş olmaları ve şirket birleşme sonrasında da sürekli bu ödememleri ertelemeleri bu şirket birleşimini bütün ortakların yararına olmadığı çok aşikar şekilde göstermektedir.

    e) Şirket birleşiminden hemen sonra, birleşen şirket olan sis ipliğe ait bazı gayrimenkullerinin birleşmede esas alınan değerinin çok altında bir fiyatla satılması ortaklığa önemli miktarda zarar eritmiştir. Eğer sis iplik finansal olarak sıkıntıdaysa ve mallarını kısa sürede bu kadar ucuza elden çıkarma durumuna gelmiş ise, önce halka açık şirket ile birleştirilip bu varlıkların karşılığında kendilerine hisse ihraç edip, henen ardısıra bu kadar ucuza satmanın anlamı nedir? Bu satışların değerinin çok altında olduğu denetçi raporunda belirtilmiştir.

    f) Şirket birleşiminden hemen sonra, Kervn ın %99 civarı bağlı ortakları olan Bahar tekstil ile Melis Yapı nın elindeki onlarca milyon kervan hissenin 0.30 0.50 kuruş gibi düşük flyatlardan satılıp şirket dışına çıkarılması mı bütün ortakların yararına olmuş? Elinde oladar çok sayıda değerlendirebileceği gayrimenkul var iken, bir şirketin elindeki hisseleri bu kadar ucuza satması doğal mı? Bu hisselerin böyle ucuza satılacağına, öncelikle net sabit değeri olan şirketin diğer bazı gayrimenkul varlıkları satılarak şirketin finansal ve özsermaye yapısı iyileştirildikten sonra bu hisselerin çok daha yüksek fiyatlardan alıcı bulma olanağı oluşturulup, şirkete çok daha yüksek katma değer sağlayacak şekilde değerlendirilmesi mümkün olabileceğini her şirket yönetimi düşünebilir elbette. Tabi bu durum bu hisselerin gerçekten piyasaydım satıldığını yoksa yandaşlara mı aktarıldığını sorgulanır yapar.

    g) Bu şirket birleşimi sonrası, üç yıldır şirketin faliyet karı üretmemesi, her dönem faliyet alanlarında sürekli zarar vermesi mi şirket birleşimini ortaklık yararına olmadığını ayrı bir göstergesi.

    h)Şirket birleşiminden sonra, bir çok bildirimin zamanında yapılmaması bazı brokratik işlerin zamanında yerine getirilmemesi ile şirkete maddi cezalar getiren bir yönetiminde ortaklık yararına olduğunu söylemek mümkün değil.

    i) Danış Turizm e taahütte bulunarak bir inşaat projesinde yüklenici olunuyor ama yıllarca projede hiç bir yükümlülüğü yerine getirmeyerek halka açık şirketin sürekli danış turizme tazminat öder duruma getirmesinln ve bu yükümlülüğe bağlı olarak şirketin çok değerli bir arsasını Danış turizme teminatlandırılması çok düşündürücü. Bir şirket yıllarca hiç yürüyemediği bir projede yüklenici olup ve sürekli bu proje yükümlülüğü üzerinden yıllarca başka şirkete borçlandırıması, ve çok değerli bir arsasınıda düşük değerden teminat olarak vermesi çok düşündürücü durum. Şirketin yüklenici olarak bu projeyi kabiliyeti yoktuysa neden anlaşma iptal edilip zarar kes yapılmadı da her yıl anlaşmaya devam ettirilerek zarar yükseltildi.

    j) Şirket birleşiminden sonra halka açık şirket üç yıl boyunca finansal borç sıkıntıları çekmeye başladı. şirketin bir çok gayrimenkulü var iken, bu üç yıl içerisinde bu gayrimenkulleri zamanında en verimli fiyatlardan satıarak nakit üretmesi veya yeniden ipoteklenerek refinansman sağlanması mümkün iken, şirketin değerli varlıkları icralara düşürüp en ucuza şirket dışına çıkması koşullarına olanak tanınmasının anlamı nedir?

    k) Veya bu üç yıldan fazla sürede, şirketin bir çok gayrimenkulünün güncel değeri bilançolara geçirilerek, şirket bilanço değeri yükseltilerek şirket kredibilitesi yükseltilip refinansman sağlama işi kolaylaştırılmaz mıydı? Bunun yanısıra, denetçi raporunda belirtildiği gibi, üç yıl boyunca şirketin çok sayıda gayrimenkullei hakkında denetçiye gereken evrakların verilmenesi, yatırımcıların bu gayrimenkullerin niteliği ile değeri konusunda bilgilendirilmemesi ayrıca anlaşılmayan bir konu.

    l) Ayrıca çeşitli emlak danışmanlık veya başka iş anlaşmaları kapsamında muvazaalı işlerle şirketin kaynaklarının sömürüldüğüne dair şüphe uyandıracak durumlarda söz konusu, incelenmesi gereken bir durum.

    6.Danıştay kararına ilaveten belirttiği bir diğer husus ise, "spk nın verdiği bu çağrı karardan dolayı gecen üç yılda şirketin büyük zarara uğramasına sebep olmuştur" şeklindeki bir açıklaması da pek doğrusal görünmüyor. Oysa çağrı yükümlülüğü şirketin faliyetlerini ve kaynaklarını en verimli şekilde kullanmasına herhangi bir kısıtlama getirmemiştir, tamamen hakim ortak ile ilgili bir durum. Ama şirket yönetimi çağrı kararından dolayı, yönetim gücünü kullanarak, şirketeki bir çok işe olumsuz yön vererek, Spk nın da suç duyurusunda bulunduğu muvazaalı işler ve icralar kadar sürdürmeleri, yatırımcıları ekarte etmek yatırımcılar ile kurumlar üzerinde baskı uygulamak ve yaptırımlarla kendi çıkarlarını empoze etmeye çalıştıkları veya şirkette yürütülen bir çok işlemler silsilesiyle şirketti kasıtlı olarak hep zarar ettirilmiş ve şirket varlıklarının ucuza şirket dışına taşınmaya çalışılmış olunması sonucu çıkarmak daha doğru olabilir mi acaba..!?

    Zeynep Tümer e ait Sis iplik unvanlı şirketi ile birleştirilmeden önce, halka açık olan Kervansaray yatırım holding in pek bir finans borcu yoktu özsermayeside oldukça artıdaydı, ama halka açık olmayan şirket ile birleştirildikten sonra büyük oranda özsermaye erimesi oldu ve ciddi finans borç sorunları oluştu ve de olay şirketin icralarla varlıklarını çok ucuza kaybetmesine kadar uzadı. Madem Zeynep Tümer'in şirketi finans olarak batık ve varlıklarını böyle kelepire icradan kaybedecek duruma gelmiştiyse, neden şirketini halka açık şirketlerin birleştirdi, halka açık şirkette batsın diye mi? Şirket varlıkları birer birer icraalara düşerken yatırımcıların kafasında böyle düşünceler sorgular oluşmasına neden olurken, şirket avukatlarının icraalar konusunda basına yaptıkları açıklamalarda "şirket özsermayesi herseye yeter bu icraa borçları şirket özermayesi yanında çok önemsiz miktarlar" diye belirtmelerinin ne anlamı var? Peki yönetim bu geçen üç yılda şirket özkaynakları neden gerektiği gibi değerlendirmedi ve şirketin varlıklarını kelepire icralarda kaybetme koşullarının oluşması engellenmedi? Eğer şirket yönetimi diğer yatırımcılarda veya ortaklık yararına çalışan bir kayyumun kontrollünde kosaydı bu üç yılda şirket özkaynakları en verimli şekilde değerlendirilir şirketin bütün finans problemleri çözebilinirdi diye düşünüyoruz. Zaten yönetimin niyetinin farklı olduğuna dair spk da ortaklık yararına olmayan bazı muvazaalı işler tespit edip suç duyurusunda bulunmuştu. Sonuç olarak yatırımcılar olarak, devletin ilgili kurumları nasıl olurda bir ülke borsasını bu kadar tahrip eden işler silsilesine yıllarca böyle müsamaha gösterebiliyor diye düşünmeden edemiyoruz.

    Yukarıda belirttiğimiz bilgi paylaşımı ve sorugulamarla, kurumunuzun sorumluluk ve yetkileri kapsamında gerekli incelemeleri yapmanızı ve gereken girişimlerde bulunmanızı umut ediyoruz. Ayrıca bugüne kadar şirkette yürütülen icraatlar göz önüne alarak şirket yönetimin şirketi ortaklık lehine yönetip yönetilmediğini ve şirket yönetiminin müdahale edilip edilmemesi gerektiğini değerlendirilmesini beklemekteyiz.

    Şirket birleşimi ve sonrasında şirkette yürütülen işler bu kadar çok yatırımcılar aleyhine olduğu açıkken, Danıştayın halka açık Kervn ın Sis iplik ile birleştirilmesinin ortaklık yararına olduğunu belirtmesi ve her gerekçe ve açıklamasını patronlar ve yönetim lehine yapması çok düşündürücü. Ve sonuç olarak Zeynep Tümer'in avukatlarının basın yayına açıklamasında, Danıştay piyasalara ders gibi bir karar verdi demesi ilginç. Yani Zeynep Tümer yürüttüğü hukuk mücadelesiyle SPK ya, yatırımcılara ve diğer şirket patronlarına ders mi vermiş oldular? Artık alınan bu ders ile, adil bir fiyattan zorunlu hisse geri alım yükümlülüğü olmadan, bundan sonra diğer patronlarda aynı koşullarda (halka açık şirketin bilançolarda özsermayeye üç kat azaltan, finans borç girdabına sokan) halka açık ve halka açık olmayan şirket arası birleşimleri yapabilir mi? Veya büyük yatırımcıların olduğu diğer borsa şirketlerinde, yeni hakim ortağın adil bir fiyattan çağrı yükümlülüğü olmadan, kervan da olduğu gibi aynı koşullarda halka açık olmayan şirketlerle birleşme yapmaları mümkünmüydü? Veya bundan sonra mümkün olabilecek mi? Bu emsal ile diğer patronlar aynı şekilde, halka açık şirketin yüksek oranda özsermayesi eksiltecek ve borç girdabına sokacak şekilde kendi şirketlerini getirip halka açık şirketlerle birleştirmesine olanak tanınması borsada nasıl sonuçlar doğuracağını göz önüne almakta yarar var sanırım.

    Eğer borsa normlarına göre bu koşullarki şirket birleşimi ve ortaklık yapısı değişikliği çağrıyı gerektiriyorsa, çağrı adil bir fiyattan olmalı. Bu konuda mevzuatın belirttiği gibi bütün kriterler değerlendirmeye alınmalı. Şirket birleşimi öncesi Kervn ın hlsse defter değerinin 1.48 civarında olduğu gözden kaçırılmamalı. Sanırım mevzuata göre çağrı fiyatı belirlenmesinde kriterlerden birleş şirketin gerçek değerinin de göz önüne alınmasıdır.

    Kurumunuz öncülüğünde diğer kurumları ve yatırımcıları bilgilendirmenizi bekliyoruz. Umarız herşey yasaların ve spk mevzuatının gerektirdiği şekilde adil bir sonuca ulaşır.
    Son düzenleme : 1prometheus; 07-07-2017 saat: 17:21.

  7.  Alıntı Originally Posted by kervanzede Yazıyı Oku
    Bu hisseye portfoyumun yuzde 30 unu ayirdim. Hepiniz yillardir beklemekten cok yorulmussunuz. İnsallah sans getiririm.
    hocam keşke bende yuzde 30 la bu hissede olsaydım herşeyimle bundayım bende kervanzedeyim sizin isminiz gibi inşallah bundan sonra şirket düzelir sahiplerinin niyeti artık iyiyse bizlerinde yüzü güler ama bu spk nın yaptığı hata bizi bu hallere düşürmesi kabul edilemez ordaki memurların bir ceza alması lazım bundan sonraki süreçte sizce ne olur

  8.  Alıntı Originally Posted by osmanbey Yazıyı Oku
    hocam keşke bende yuzde 30 la bu hissede olsaydım herşeyimle bundayım bende kervanzedeyim sizin isminiz gibi inşallah bundan sonra şirket düzelir sahiplerinin niyeti artık iyiyse bizlerinde yüzü güler ama bu spk nın yaptığı hata bizi bu hallere düşürmesi kabul edilemez ordaki memurların bir ceza alması lazım bundan sonraki süreçte sizce ne olur
    İnsalah oyle olur. Ben de cok yakindan olmasada sureci takip ettim. Bircok yatirimcinin bu hissede kervanzede oldugunu oldugunu biliyorum.Bundan sonraki surecte belki bende bir kervanzede olabilirim diye nickimi simdiden boyle sectim. Acikcasi sirket bana gore bir cikmazdaydi ve hersey kor dugum olmustu. Fakat son gelismelerle ve ozelikle cagrinin iptaliyle yatirim yapmaya karar verdim. Bana gore su durumda yonetimin olumlu yonde bir cabasi var ve dogrudan ilgili oldugu kurumlarla uzlasma icerisinde

Sayfa 180/964 İlkİlk ... 80130170178179180181182190230280680 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •