ATATP. başka da birşey demiyorum
ATATP. başka da birşey demiyorum
Takip ve risk sisteminiz ne olursa olsun;
1-Sizin gelecek öngörülerinize tepki verecektir,
2-Öngürüleriniz ise onları beslediğiniz verilere göre oluşacaktır.
3-İkisinin arasına ise siyaset ağırlıklı olmak üzere gündeme ilişkin konular ve sizin bunlara bakış açınız girecek.
4-Son karar anında genelde sezgiler, duygular, çevredekilerin kararlarının etkileri baskın olduğuna göre 3. madde karar büyük ölçüde etkileyecek.
5-Bunu engellemenin yolu olarak önerilen uzun vadeli yatırım stratejileri ise yüksek faiz ortamında sabit sermaye kazancının sunduğu fırsat maliyetiyle sınanacak.
6-Yüksek enflasyon aynı zamanda yatırım kararlarını önemli ölçüde belirleyen üçüncü maddeyi de etkilediğinden belirli zamanlarda finansal araçların değerlerinde, geçici olmakla birlikte aşırıya kaçan normal üstü değişimlere neden olabilecektir.
Süreçleri iyi yönetmek için ise öncelikler belirlenip maddi ve manevi mukavemet sınırlarına göre hareket edilmeli diye düşünüyorum.
Nur topu gibi yeni bir başağrısı uzakdoğudan geliyor. Japonya inşallah uluslararası piyasalarda kartopu gibi büyüyen bir kriz sarmalı oluşturmaz.
Son düzenleme : deva-i dert; Bugün saat: 10:13.
"İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
Clausewitz
Dikkatimi çeken yabancı bir makalenin Türkçe özetini veriyorum. Senaryo belki aşağıda yazıldığı kadar vahim bir şekilde gerçekleşmeyebilir, ancak göz ardı etmemekte de fayda var:
"18 Kasım 2025. Japonya'nın 20 yıllık tahvil getirisi %2,78'e ulaştı. Tarihin belki de en yüksek seviyesi.
Matematik basit ve ölümcül olma potansiyeli taşıyor. Japonya'nın borç/GSYİH oranı %263. Toplam 10,2 trilyon dolar borç. Sıfır faiz sayesinde hayatta kalıyorlardı. %2,78'de borç faiz ödemeleri önümüzdeki 10 yılda takriben 162 milyar dolardan 280 milyar dolara çıkıyor. Yani devletin tüm gelirinin %38'i sadece faize gidiyor.
Japonya'nın yurtdışında 3,2 trilyon dolarlık varlığı var. Bunun 1,13 trilyonu sadece ABD Hazine tahvillerinde. Japon tahvilleri sıfır verdiği için her şeyi dışarıdan aldılar. Şimdi Japon tahvilleri %2,75 veriyor. Kur koruması (hedging) maliyetiyle birlikte ABD Hazine tahvilleri Japonlar için zarara döndü. Parayı geri çekmek artık tercih değil, matematiksel zorunluluk haline dönüşüyor. Önümüzdeki 18 ayda küresel piyasalardan 500 milyar dolar çıkabilir. Yen carry trade'i (ucuz yenle borçlanıp başka varlıklara yatırım) tam 1,2 trilyon dolar. Hisse, kripto, gelişen piyasalar… Hepsi. Japon faizleri yükseldikçe ve yen güçlendikçe bütün pozisyonlar zarar yazabilir. Zorunlu satışlar çoktan başladı. Kimsenin inkâr edemeyeceği üç kesin gerçek:ABD-Japonya faiz farkı son 6 ayda %3,5'ten %2,4'ere kadar düştü. %2'ye indiği an Japon parası eve dönecek. Fed ne yaparsa yapsın ABD faizleri 30-50 baz puan zıplayabilir.
18 Aralık'ta Japonya Merkez Bankası toplanıyor. Yeniden faiz artırımı ihtimali %50. Artırırsa yen bir anda fırlayacak, tüm carry trade'ler anında ekstra kayıplara uğrayacak. Marjin çağrıları küresel çapta domino etkisi yapabilir. Japonya para basarak kurtulamıyor. Enflasyon zaten hedefin üstünde. Daha fazla basarlarsa yen çöker, ithal enflasyon patlar. Borç krizi ile kur krizi arasında sıkıştılar.
30 yıldır dünya faizlerini aşağıda tutan çapa bugün kırıldı. 1995'ten beri kurulan her portföy "Japon faizi sonsuza dek sıfır kalır" varsayımına dayanıyordu. O varsayım bugün öldü. Ya kaosa hazırlan ya da yanarsın. Orta yol yok."
"İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
Clausewitz
Yer İmleri