-
Ingiliz bilimkurgu yazari Douglas Noel Adams’in olum yildonumu (11 Mayis 2001)
“Adamin birinin, degisiklik olsun diye bundan boyle halka nazik davranmanin ne kadar iyi olacagini dile getirdigi icin bir agaca civilenmesinden yaklasik iki bin yil sonra, bir persembe gunu, Rickmanswort'de kucuk bir kafede tek basina oturan bir kiz, bunca zamandir ters giden seyin ne oldugunu birden fark edip en sonunda dunyanin nasil iyilestirilebilecegini ve mutlulugun hukum surdugu bir yere donusturulebilecegini anlamisti. Bu sefer dogru olani bulmustu, ise yarayacak ve hic kimsenin bir yerlere civilenmesi gerekmeyecekti.” Otostopcunun Galaksi Rehberi

“And then, one Thursday, nearly two thousand years after one man had been nailed to a tree for saying how great it would be to be nice to people for a change, a girl sitting on her own in a small café in Rickmansworth suddenly realized what it was that had been going wrong all this time, and she finally knew how the world could be made a good and happy place. This time it was right, it would work, and no one would have to get nailed to anything.”
-
Woody Allen’in yonettigi, Owen Wilson, Rachel McAdams ve Kathy Bates’in rol aldigi romantik komedi Paris'te Gece Yarisi (Midnight in Paris) 11 Mayis 2011’de Fransa’da vizyona girdi.


-
Pablo Picasso'nun 1955 yilinda yaptigi Cezayirli Kadinlar (The Women of Algiers - Donne di Algeri) (Version ‘O’) tablosu, 11 Mayis 2015’te 179.3 milyon dolara rekor fiyatla New York, Christie's’te satildi.
-
"Ask dedigin sey sonsuzlugun kanislerin ulasabilecegi bir duzeye cekilmesidir, benimse bir onurum var. / L'amore è l'infinito abbassato al livello dei barboncini, e ci ho la mia dignità. / “Love is the infinite placed within the reach of poodles. I have my dignity!"
Louis-Ferdinand Céline, Gecenin Sonuna Yolculuk / Viaggio al termine della notte / Journey to the End of the Night

Yedi Sans (Seven Chances - Le sette probabilità, 1925) Yonetmen: Buster Keaton
-
Ingiliz sair, ressam, Dante Gabriel Rossetti'nin dogum yildonumu (12 Mayis 1828)
La Vedova Romana (The Roman Widow, 1874)

Bocca Baciata (Lips That Have Been Kissed, 1859)


Incedir etekleri gecenin geride birakilan
Gun dogumuna kadar saatler ileriye dogru kayan,
Ve ince, ne yazik! dilimleri uykunun
Sallanan ruzgariyla ruhun:
Fakat yarim uykularda yon degistiren ve yuvarlanan
Ve hala unutan ve hatirlayan
Ruhum cekti bu saatte ruhunu senin
Biraz daha bile yakin.
Yasamlarimiz, en sevgili olan, asla degillerdir yakin,
Dusuncelerimiz asla degil cok uzak birbirlerinden,
Bizi kalp kalbe ceken butun bunlar buna ragmen
Simdi soluk gorunurler ve simdi daha acik.
Bu gece sahip cikar tum egemenligine Ask,
Ve arzuyla ve pismanlikla benim
Ruhum cekti bu saatte ruhunu senin
Biraz daha bile yakin.
Varmidir bir ev agir topragin eridigi orada
Hic bir acinin nefes almadigi parlak havada,
Orada hicbir susuzluk bırakmadigi suyun
Ve sicrayan alevin yeni dogusu oldugu Askin?
Eger inanc uzun sure baglanmis olan gercek bir amaca
Gerceklestirebilirse umidini en sonunda,
Ruhum cekecektir o saatte ruhunu senin
Her zamankinden daha bile yakin.
-
Gaetano Donizetti'nin L'elisir d'amore (Ask Iksiri) opreasi promiyerini 12 Mayis 1832 tarihinde Milano Teatro della Canobbiana'da yapti.

-
Fransiz yazar Joris-Karl Huysmans’in olum yildonumu (12 Mayis 1907)
“Gercekten, yetenekli bir insanin yasamak zorunda oldugu cag dumduz ve budalaca olunca, sanatci, ayrimina varmadan, bir baska yuzyilin ozlemi icinde yasar. Gelistigi ortamla ancak cok ender araliklarla bagdasabildiginden, bu ortamimi ve ona katlanmak zorunda olan yaratiklari incelerken kendisini oyalamaya yetecek gozlem ve cozumleme erincleri bulamadigindan, icinde ozel olgularin fiskirip acildigini duyar. Bulanik goc istekleri belirir, yakayi dusunce ve inceleme alaninda kurtarirlar. Sonra bir an gelir, yuzyilinin zindanindan tabana kuvvet kacar ve, tumden ozgur olarak, son bir yanilsamayla, kendisiyle daha iyi uzlasirmis gibi gordugu bir baska cagda gezinir.” Tersine

“The truth is, when the period at which a man of talent is condemned to live is dull and stupid, the artist is, unconsciously to himself, haunted by a sensation of morbid yearning for another century. Unable to bring himself into harmony, save at rare intervals, with the surroundings amid which he develops, ceasing to find in the study of these surroundings and in the beings who are subjected to them sufficient pleasures of observation and analysis to divert him, he feels the birth and growth in himself of phenomena of a singular sort. He recalls memories of persons and things he had never personally known, and there comes a time when he escapes impetuously from the prison-house of his century, and wanders forth, in freedom, in another epoch.”
-
4 Akademi, 2 BAFTA Odullu Amerikali film, tiyatro ve televizyon sanatcisi Katharine Houghton Hepburn'un dogum yildonumu (12 Mayis 1907)


Gönderi Kuralları
- Yeni konu açamazsınız
- Konulara cevap yazamazsınız
- Yazılara ek gönderemezsiniz
- Yazılarınızı değiştiremezsiniz
-
Forum Rules
Yer İmleri