Anket Sonuçlarını Gör: şu anda ev almak ne kadar doğru bir yatırım

Oylayan
344. Bu anket için oy kullanamazsınız
  • Balon 1 yıl içinde patlayacaktır, nakitte fırsat beklenmelidir

    102 29.65%
  • dolar bu fiyatlarda iken, yatırım yapmak mantıklı

    23 6.69%
  • faizler insin, şimdi almak mantıklı değil

    21 6.10%
  • ömür boyu alacak param olmayacak

    16 4.65%
  • Kira çarpanlarının uçtuğu ortamlarda ev almak doğru değildir, beklenmelidir.

    130 37.79%
  • İstanbul gibi metropollerde gayrimenkül yatırımı her zaman karlı bir iş olacaktır.

    52 15.12%
Sayfa 209/1014 İlkİlk ... 109159199207208209210211219259309709 ... SonSon
Arama sonucu : 8108 madde; 1,665 - 1,672 arası.

Konu: şu anda ev almak ne kadar doğru bir yatırım

  1.  Alıntı Originally Posted by ikare Yazıyı Oku
    Ben de benzer şeyi o ülke vatandaşı olmayan kişilere satışta duymuştum...
    Yani yani TC vatandaşı olmayan biri TR' 'den ev almaya kalktığında ona sadece 50-100 yıllık kullanım hakkı satılıyor gibi...
    Süre bitince de mülk tekrar devlete kalıyor..

    SM-A710F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
    Aslinda canhıraş mucadeleler sonucu kazandgimiz vatan topraklarimizi guncel halinde oldugu uzere kolayca satmasak vermesek yabancılara boyle bir uygulamanin ulkemdede olmasini isterdim

    yaşlanarak degil yaşayarak tecrübe kazanır insan...

  2.  Alıntı Originally Posted by renkly1i Yazıyı Oku
    Ne yani simdi ben gelismis ulkelerden ev alinca 100 yilligina kiralis mi oluyorum. Birisi benden alincada benim kullandigim-100yillik kullanim hakkini mi aliyor. Boyle bir uygulama oldugunu dusunmuyorum.
    Ingiltere'ye ugradiginda bir emlakci ile konus, ogrenirsin..

  3. Devlet aslinda her Zaman mutekabilyet kanununu uygulamali.

    Ama acaba uyguluyor mu EMLAK Edinme ve miras acisindan?

  4.  Alıntı Originally Posted by Patrick Bateman Yazıyı Oku
    Almanya'da böyle halihazırda bildiğim kadarı ile ama tam hatırlamıyorum iki seçenek vardı sanki. Bir tam mülkiyet bir de 100yıl kiralama şeklinde miydi neydi...
    dogru 2 secenek var, mülkiyet ve kiralama. halkin emlak alim gücünün zayif olmasidan dolayi 1919 yilinda arsa kiralama uygulamaya baslanmis. kiralik arsalar ve kiralik arsalarin üzerine yapilmis emlaklar genelde kilisenin elinde.
    kira vadesi 50 ve 99 yilligina(genelde 99 yil) olup arsa degerinden yillik % 3 ila 5 faiz uygulaniyor ve her 3 yilda bir arsa degeri baz alinarak kira bedeli yeniden hesap ediliyor.
    kiralik arsanin üzerine emlak yapmak kisa vadade düsük maaliyet avantajli olsada uzun vadede mülkiyete göre avantaji yok.

  5.  Alıntı Originally Posted by djoz Yazıyı Oku

    Şöyle bir hatırlayın 90'lı yılları.
    Kredi almak diye bir şey yoktu. Herkes para biriktirerek bir şeyler alırdı.
    Ayağını yorganına göre uzatan işçilerin de memurların da pek ala evi ve arabası olurdu. Alınabiliyordu yani.
    Şimdi düşen faizlerle birlikte cebinde sıfır lirası olanların (peşinat bile biriktirmeyenlerin) kredilere bodoslama atlayarak emlak ve otomobil piyasasına talep göstermesi, fiyatları mantıksız seviyelere yükseltti.
    Anlatmak istediğim şeyin özü budur.

    Ki zaten bu son 8-10 yıldır herkesçe bilinen bir gerçek. Benim birdenbire ortaya attığım sıradışı bir sav değil.
    90'lı yıllarda kredi yoktu, faiz vardı çünkü.. o zamanki eğilim elindeki evi satıp, faize yatırmaktı- konut fiyatlarındaki artış hızı enflasyonun altında değildi yani yüksek enflasyona karşı bir hedge sağlıyordu yine, ama faiz oranları enflasyonun %25- 30 üstündeydi, reel faiz anlamında.. sattığın evin parasıyla 3-4 sene sonra aynı evden iki tane alabiliyordun..

    aslında bakacak olursak, faizlerin müthiş düştüğü ve uzun vadeli krediyle ev almak gibi bir konseptin devreye girmesine rağmen ev sahipliği oranlarında dramatik bir değişim olmamış son 20-30 yılda.. sadece bir kaç puanlık bir değişim söz konusu, ev sahipliği oranı %70 dolayında.. belki şöyle açıklanabilir; 80-90' larda bulduğu boş araziye mafya payını ödeyip gecekondu konduruvermek vardı, şimdi parasını ödeyip tapulu ev alınıyor, fark bundan ibaret..

  6.  Alıntı Originally Posted by KaraKemal Yazıyı Oku
    90'lı yıllarda kredi yoktu, faiz vardı çünkü.. o zamanki eğilim elindeki evi satıp, faize yatırmaktı- konut fiyatlarındaki artış hızı enflasyonun altında değildi yani yüksek enflasyona karşı bir hedge sağlıyordu yine, ama faiz oranları enflasyonun %25- 30 üstündeydi, reel faiz anlamında.. sattığın evin parasıyla 3-4 sene sonra aynı evden iki tane alabiliyordun..

    aslında bakacak olursak, faizlerin müthiş düştüğü ve uzun vadeli krediyle ev almak gibi bir konseptin devreye girmesine rağmen ev sahipliği oranlarında dramatik bir değişim olmamış son 20-30 yılda.. sadece bir kaç puanlık bir değişim söz konusu, ev sahipliği oranı %70 dolayında.. belki şöyle açıklanabilir; 80-90' larda bulduğu boş araziye mafya payını ödeyip gecekondu konduruvermek vardı, şimdi parasını ödeyip tapulu ev alınıyor, fark bundan ibaret..
    ev sahipliği oranında ciddi bir artış yok ama halkın borçluluğu noktasında dramatic bir artış var.

    borçlar neden alındı nereye harcandı acaba?

  7. #1671
    Geleceğin sektörü domain sektörüdür. beton falan hikaye.

  8.  Alıntı Originally Posted by thron Yazıyı Oku
    ev sahipliği oranında ciddi bir artış yok ama halkın borçluluğu noktasında dramatic bir artış var.

    borçlar neden alındı nereye harcandı acaba?
    dramatic artış derken ?? konut kredisi borcunun gelire oranı %0.06'dan %6'ya yükselmesi yüz kat artış falan diye adlandırılabilir, ama gelire oran olarak 6 puan bir artıştır.. avrupa ve abd'deki %60'dan %90' a artış, yüz kata kıyasla mütevazi bir artış gibi gösterilebilir, ama ilki 6 puan diğeri 30 puan artıştır, aslolan bu puanlardır, dramatik olan budur..

    matematik bilimselliği açık bir konudur, kelime oyunu değildir..

Sayfa 209/1014 İlkİlk ... 109159199207208209210211219259309709 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •