rayiç değeri 12 Milyon $ ve 15.03.1999 tarihli döviz kuru (361.300 TL) üzerinden 4.335 Milyar TL olarak tespit edilmiştir
rayiç değeri 12 Milyon $ ve 15.03.1999 tarihli döviz kuru (361.300 TL) üzerinden 4.335 Milyar TL olarak tespit edilmiştir
12 milyon dolar çarpı 100 eşittir aktif değer ozaman için neyse
Bu millet düşmanını kalbinden değil gönlünden vurduğu için her zaman kazandı birlikten bir kuvvet doğdu ben değil biz oldu o yüzden bir millet doğdu.100 değil nice bin yıllar senin hakkın canlarda mallarda sana feda olsun.
" Sun Chemical Türkiye Genel Müdürü Arınç Aktan; "Sun Chemical Türkiye'nin değil, tüm Sun
Chemical'ın göz bebeği"
Sun Chemical Türkiye Genel Müdürü Arınç Aktan, açılış konuşmasında, geçmişten fotoğraflarla Sun
Chemical'ın Türkiye serüvenini özetledi. 1987'de kurulan Bakim, 1993 yılında Çiğli fabrikasına taşınmış
ve 1995 yılında Coates Lorilleux firması tarafından satın alınmış Bakim Coates Lorilleux adını almıştı.
Çiğli'de ikinci fabrikasına taşınan firma, 2000 yılında firmanın sahibi Total grubunun mürekkep
alanından çıkma kararıyla Sun Chemical'a satılmıştı. 2004 yılında ÇBS grubundan Printaş'ın
varlıklarını da devralan Sun Chemical, böylece likit pazarındaki üstünlüğünü daha da güçlendirirken,
yayıncılık pazarında da çok önemli bir yer elde etmiş oluyordu. 2010 yılına kadar Gebze ve Çiğli'deki
fabrikalar iki ayrı şirket halinde faaliyet gösterirken, o yıl tek isim ve tek firma adı altında, Sun
Chemical altında birleşmişlerdi. Son olarak Aliağa fabrikası da bu yapıya katılmış oldu.
"Çiğli fabrikamız, eski su ve solvent bazlı likit mürekkep üretim tesisimiz. Bugün ise Avrupa'daki diğer
Sun Chemical grup firmalarına yapmış olduğumuz ihracatla birlikte, Sun Chemical'ın önemli su bazlı
mürekkep üretim tesislerinden biri" diyen Arınç Aktan, şöyle devam ediyor. "Sun Chemical Türkiye
yönetim merkezimiz de bu binada bulunuyor. Gebze fabrikamızda ise tüm ofset grubu ürünlerin
satış ve dağıtımı yapılıyor; ayrıca gazete mürekkeplerinde hem Türkiye hem de çevre ülkeler için
önemli bir üretim merkezi.
2 onur 2 takildim yine geçmişe ğeçmişe bakıp gelecek hayalimi kuruyorsun.
Ne varsa geçmişte var geleceği göstereceklermi bilmem ozamanlar her şey açıklanıyordu 2013ten sonrası kapalı kutu umut işte bir şey ekmeyen mahsul bekliyemez biz ektikte ekildikmi zaman ve adalet umutla bekliyoruz olumlu bir gelişme olmasada. Garibancada yazmaz oldu en azından kıssadan hisselerle avunuyorduk gelecekten haber olmayınca insan ister istemez geçmişe takılıyor. Babamın anlattığı bir hikaye vardı çocukken bana anlatırdı onada dedem anlatmış adamın birinin bir oğlu varmış çok hırslı ailesine katkıda bulunmak için deve çobanlığı yapıyormuş bir gün babasına hışımla baba develer 1 akçeye düşmüş deve alalımda kendi işimizi kuralım demiş dur oğlum zamanı var biraz sabır gel zaman git zaman çocuğu babasına develer 10 akçe oluşmuş baba deve alalımda kendi işimizi kuralım cevap yine aynı dur oğlum zamanı var biraz sabır çocuk işleri öğrenmiş bilgi ve tecrübe sahibi olmuş kendine olan güveni tam zaman çocuğun aleyhine çalışıyor isteği bir türlü olmuyormuş ve bir gün bakmış develer 100 akçe olmuş baba ben sana deve alalım dedim dinlemedin bak develerin fiyatına tamam oğlum git 100 deve al demiş çocuk şaşırmış nasıl olurda şimdi evet der çocuk develerle haşır neşir işine bağlı gel zaman git zaman babası çocuğunu takip ediyormuş bakmış neşesi yok işler yolunda gitmiyor develer hastalanıyor ölüyor bir türlü istediği gibi olmuyor babasına bir eksik var ne yapsam olmuyor demiş babası bilgi ve tecrübe bir yere kadar her işin bir sırrı vardır ve insan bunu zamanla yaşıyarak öğrenir ustanın söyledikleri bir yere kadar sen yaptıklarına dikkat ettiysen işin sırrını çözersin bu sırlar anlatılmaz yaşanır ve ustasının yaptıkları film şeridi gibi gözünün önünden geçmiş anlam veremediği olayları tekrar tekrar düşüp uygulamaya başlamış babasının nasihatı onu kendine en güvendiği halde bir kusurunun olabileceğini ve yaptığı yanlışları düzeltmek için biraz zamana ihtiyacı olduğunu hatırlatmış
Allah dayanma gücü ve sabırlar versin cümlemize ağlanacak halimize gülüyoruz işte..İşin garip tarafı akhisarlı bir zeytin tedarikçisi dolandırdı beni 3500 tl alabildim paranın geri kalankısmını alamadım (sadece masrafım 5000 tl ) o parayı borsada değerlendirmek ve zararımı çıkarmak istedim ne alayım dedim en ucuz Çbs printaş 16 bin lot aldım bu sefer çavuşoğullarına çarpıldık yani anlayacağınız pirince giderken bulgurdanda olduk..Zeytinciye ve çavuşoğullarına hakkımız haram olsun..
Yer İmleri