Adam sanki inşaatçılara özel ısmarlama haber yazmış.
TC ortalama maaş yaklaşık 39 bin TL. Karı koca çalışsa 80 bin diyelim.
Bu aile ayda ne kadar konut taksitine ayırabilir? Ki ortalama 3-4 milyonluk bir konutu alabilsin?
Bunun için konut kredi faizlerinin kaça düşmesi gerekiyor. Bir de onu araştırsaymış...
Sallama ve ısmarlama yazı yazma kolay.
Faizler düşerse konut rekor kırar!
Sektör temsilcileri; ev sahipliği oranının artması, kira fiyatlarının düşmesi, yeni konut üretimi ile deprem riskinin azalması ve 260 meslek dalının canlanması için bankalara büyük iş düştüğünü belirtiyor. Konutta kredi furyasının devam etmesi durumunda, 2025 yılında satış rekorunun gelmesi işten bile değil. Bunun için bankaların finansman konusunda daha ılımlı davranmaları gerekiyor.
KREDİLER AÇILIRSA ÜRETİM DE YÜKSELİR
Yazımızın başında da belirttiğimiz üzere; ülkemizde konut talebi ve üretim arasında bir arz açığı bulunuyor. Müteahhitlerin girdi maliyetlerindeki artış sebebiyle yeni projelere girme hevesinin azalması, kar marjındaki ve satışlardaki düşüş üretimi ciddi boyutlarda kısıyor. Bu dengesizlik sadece ev sahipliği oranını düşürmekle kalmıyor, bazı fırsatçı ev sahiplerinin de ekmeğine yağ sürüyor. Çünkü kiralığa olan talep fiyatları yukarı çekiyor. İşin bir de yatırım boyutu tarafı var. Birçok insan birikimini banka faizinde değerlendiriyor. Sektör temsilcileri, piyasanın normalleşmesi durumunda yıllık toplam konut üretiminin 1 milyonu bulabileceğini ifade ediyor.
BİREYSEL SATICI BEKLEMEYE GEÇTİ
Konut satışları son 3 aydır ivmeleniyor. Bankaların ve müteahhit şirketlerin kampanyaları ile desteklenen süreç, satış rakamlarını yukarı çekiyor. Yaşanan bu hareketlilik, konut fiyatlarının önümüzdeki dönemde artacağı beklentisini yükseltiyor. Bu da ikinci el konut satıcısını beklemeye aldı. Emlak sektörü temsilcileri, evini satmayı düşünenlerin, "faizlerin düşeceği, kredi musluklarının açılacağı ve dolayısıyla fiyatların artacağını" düşünerek ilanları geri çektiğini ve beklemeye geçtiğini ifade ediyor. Çoğu ev sahibinin 2025 yılında piyasanın açılacağını düşündüğü belirtiliyor.
YERLİ YATIRIM, YABANCI YAŞAMAK İÇİN ALIYOR
Konut satışları eylül ayında son iki yılın zirvesini görürken, yerli ve yabancı yatırımcının Bodrum ve Ege kıyılarına olan ilgisi artıyor. Bu da bölgedeki konut fiyatlarının yükselmesine neden oluyor. Bölgeden ev alanların popülasyonlarına bakıldığında, yerli alıcının yatırım, yabancı yatırımcının ise oturmak için aldığı gözleniyor. Sektör oyuncuları konuyla ilgili "Pandemi sonrası Bodrum, doğası ve lüks hayat tarzıyla dikkat çekmeye başladı. Yerli yatırımcılar, yazlık konut ve yüksek kira getirisi sağlayan dairelere yönelirken, yabancı yatırımcılar lüks villalar ve deniz manzaralı projelere ilgi gösteriyor" açıklaması yaptı.
EKONOMİK BÜYÜMEYE CİDDİ DESTEK
Konut sektörünün; inşaatın ötesine geçen, geniş bir ekosistemi etkileyen ve şekillendiren dinamik bir yapısı olduğunu unutmayalım. Yaklaşık 260 alt sektöre doğrudan ya da dolaylı olarak katkıda bulunan bu sektör; İnşaat malzemeleri, demir-çelik, beyaz eşya, mobilya, enerji, lojistik, finans, sigorta ve hizmet sektörü gibi geniş bir yelpaze destek veriyor. Tüm bunların yanında doğru bir yatırım aracı olan sektör, orta ve uzun vadedeki getirisi ile de gelecek için güven veriyor.
SADECE BARINMA DEĞİL GÜVENLİK İÇİN ÖNEMLİ
Geçtiğimiz hafta Malatya'da meydana gelen 5,9'luk deprem, ülkemizin bir deprem ülkesi olduğunu yeniden akıllara getirdi. 'Deprem değil, bina öldürür' gerçeğinden yola çıkarak, kentsel dönüşüme hız vermemiz gerekiyor. Ülkemizde dönüştürülmesi gereken 6,8 milyon konut var. Bunların 1,5 milyonu İstanbul'da, 800 bini Ankara'da ve 650 bini İzmir'de yer alıyor. İstanbul'daki dönüşüm bekleyen 1,5 milyon adet konutun 600 bini acil statüsünde yer alıyor. İstanbul içinde 'ölü bina' olarak tabir edilen ve en ufak sarsıntıda yıkılması muhtemel 1.556 adet bina bulunuyor. Bu binalar bir kısmı 1980, bir kısmı ise 1980-2000'li yıllar arasında inşa edildiği görülüyor. Uzmanlar ortalama bir binanın ekonomik ömrünü 50 yıl olarak tanımlıyor. Ancak bahsi geçen binalar, imar planlarına aykırı ve denetimsiz inşa edildiği için 20 yıl bile ayakta zor duruyor. Bu nedenle güvenli ve yaşanabilir konutların üretilmesi oldukça kritik.
Kaynak : NECMİ ÇİÇEKÇİ Türkiye
KESİNLİKLE YATIRIM TAVSİYESİ DEĞİLDİR.
Sadece Kendi Düşüncelerimdir. Buna göre işlem yapmayınız.
Yer İmleri