Fiyat etiketlerinden kira kontratlarına, şirket bilançolarından devlet borçlanmasına kadar her şeyi etkileyen bu kritik göstergeyi doğru analiz edebilmek, bir tercih değil, finansal bir zorunluluktur.
Peki, bu karmaşık ve sürekli hareket halindeki paritenin yönünü nasıl anlayabiliriz? Fiyatların neden yükseldiğini veya düştüğünü hangi veriler belirler? Grafikler bize geleceğe dair hangi ipuçlarını verir? Dolar/TL paritesini analiz etmek, iki temel direk üzerinde yükselen bir yapı inşa etmeye benzer.
Bu direklerden ilki, paritenin "NEDEN" hareket ettiğini açıklayan Temel Analiz; ikincisi ise "NE ZAMAN" ve "NEREDE" hareket edebileceğini gösteren Teknik Analiz'dir. Bu rehberde, Dolar/TL paritesini bir uzman gibi analiz etmeniz için bu iki temel direği nasıl kullanacağınızı, faiz ve enflasyonun kritik dansını, uluslararası verilerin rolünü ve grafik okumanın temellerini adım adım inceleyeceğiz.
TEMEL ANALİZ: DOLAR/TL'NİN "NEDEN"İNİ ANLAMAK
Temel analiz, bir döviz kurunun arkasındaki ekonomik ve finansal güçleri inceleyerek, onun adil değerini ve uzun vadeli yönünü anlamaya çalışır. Dolar/TL için bu, hem Türkiye'nin hem de ABD'nin ekonomik karnelerine bakmayı gerektirir.
FAİZ ORANLARI VE ENFLASYON BAĞLANTISI: EN KRİTİK DANS
Dolar/TL paritesinin uzun vadeli seyrini belirleyen en önemli ikili, faiz ve enflasyondur. Bu ikilinin arasındaki ilişki, Türk Lirası'nın gücünü veya zayıflığını doğrudan belirler.
• TCMB ve Faiz Kararları: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) belirlediği "Politika Faizi", TL'nin maliyetidir. TCMB faizleri artırdığında, TL mevduat ve tahvillerinin getirisi yabancı yatırımcılar için daha cazip hale gelir. Bu durum, ülkeye döviz girişini teşvik eder (carry trade), piyasada dolar arzını artırır ve Dolar/TL kuru üzerinde aşağı yönlü bir baskı oluşturur. Faiz indirimleri ise genellikle tam tersi bir etki yaratarak TL'yi zayıflatır.
• Enflasyon (TÜFE): Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ile ölçülen enflasyon, TL'nin alım gücündeki erimeyi gösterir. Yüksek ve yapışkan bir enflasyon, TL'de duran paranın değerini sürekli azalttığı için hem yerli hem de yabancı yatırımcıları, birikimlerini korumak amacıyla Dolar gibi daha istikrarlı para birimlerine veya varlıklara yönlendirir. Bu olguya "dolarizasyon" denir ve kur üzerinde sürekli bir yukarı yönlü baskı yaratır.
• Reel Faiz: Asıl Belirleyici: Tek başına faiz veya enflasyon oranı bir anlam ifade etmez. Asıl önemli olan, bu ikisinin farkı olan "Reel Faiz"dir.
Reel Faiz ≈ Politika Faizi - Beklenen Enflasyon Eğer bir ülkenin politika faizi, enflasyon oranından daha yüksekse (pozitif reel faiz), o ülkenin para biriminde kalmak yatırımcıya enflasyonun üzerinde bir getiri sunar ve bu, para birimini güçlü kılan en önemli çıpadır. Ancak faiz oranı enflasyonun altında kalıyorsa (negatif reel faiz), TL'de duran yatırımcı reel olarak para kaybeder. Bu durum, TL'den kaçışın ve Dolar/TL paritesindeki yükselişin en temel ve en güçlü fundamental sebebidir.
ULUSLARARASI EKONOMİK VERİLERİN ROLÜ: GÖZLER HER ZAMAN FED'DE
Paritenin diğer bacağı olan Dolar'ın gücü de en az TL'nin gücü kadar önemlidir. Dolar'ın küresel seyrini ise büyük ölçüde ABD ekonomisi ve ABD Merkez Bankası (FED) belirler.
• FED ve ABD Faiz Kararları: FED faizleri artırdığında, ABD Doları tüm dünyada diğer para birimlerine karşı değer kazanır. Bu küresel güçlenme, Dolar/TL paritesini de, Türkiye'nin iç dinamiklerinden bağımsız olarak, yukarı yönlü etkiler. Bu nedenle, TCMB'nin toplantıları kadar FED'in toplantıları ve başkanının açıklamaları da Dolar/TL için hayati öneme sahiptir.
• ABD Ekonomik Verileri: ABD'den gelen güçlü ekonomik veriler (düşük işsizlik, yüksek büyüme), FED'in faizleri yüksek tutacağı beklentisini artırarak Dolar'ı destekler. Özellikle ABD enflasyon verisi (CPI) ve Tarım Dışı İstihdam (NFP) verisi, piyasalar tarafından en yakından takip edilen ve Dolar/TL üzerinde ani hareketlere neden olabilen verilerdir.
• Dolar Endeksi (DXY): Dolar'ın küresel gücünü ölçen Dolar Endeksi'ni (DXY) takip etmek, paritenin uluslararası bacağını anlamak için bir zorunluluktur. Yükselen bir DXY, genellikle Dolar/TL'de de yükselişe işaret eder.
TEKNİK ANALİZ: GRAFİK OKUMA TEMELLERİ
Temel analiz bize paritenin neden belirli bir yöne gittiğini anlatırken, teknik analiz bu hareketin grafiğe nasıl yansıdığını, önemli fiyat seviyelerini ve potansiyel alım-satım bölgelerini gösterir.
TRENDİN GÜCÜNÜ ANLAMAK
• Hareketli Ortalamalar (MA): Dolar/TL gibi güçlü ve uzun soluklu trendlere sahip bir paritede, 50 günlük (orta vade) ve özellikle 200 günlük (uzun vade) hareketli ortalamalar çok iyi çalışır. Fiyat grafiğinin bu ortalamaların üzerinde kalması, ana yükseliş trendinin devam ettiğini teyit eder. Bu ortalamalara yapılan geri çekilmeler, genellikle trend yönünde pozisyon almak için birer "alım fırsatı" olarak değerlendirilir.
• Trend Çizgileri: Grafikteki belirgin dip noktalarını birleştiren bir çizgi çekmek, yükseliş trendinin eğimini ve hızını görselleştirir. Fiyatın bu çizgi üzerinde kaldığı sürece trendin devam etmesi beklenir. Çizginin aşağı yönlü kırılması ise trendin zayıfladığına veya sona erdiğine dair ilk ciddi uyarı sinyali olabilir.
ÖNEMLİ SEVİYELERİ TESPİT ETMEK
• Destek ve Direnç: Destek, fiyatlar düşerken alıcıların devreye girmesinin beklendiği seviyedir. Direnç ise fiyatlar yükselirken satıcıların baskın çıkmasının beklendiği seviyedir. Dolar/TL için, geçmişte test edilmiş tarihi zirveler ve 35.00, 40.00, 45.00 gibi yuvarlak rakamlar önemli psikolojik direnç seviyeleri olarak çalışır. Bir direnç seviyesi aşıldığında ise artık yeni bir destek seviyesine dönüşür.
MOMENTUM VE VOLATİLİTEYİ ÖLÇMEK
• RSI (Göreceli Güç Endeksi): Dolar/TL gibi güçlü bir yükseliş trendinde olan bir paritede, RSI'ın 70 seviyesinin üzerine çıkarak "aşırı alım" bölgesinde uzun süre kalması normaldir. Bu durum, tek başına bir "satış" sinyali olarak değil, yükseliş momentumunun ne kadar güçlü olduğunun bir teyidi olarak okunmalıdır. Asıl önemli olan, fiyat yeni zirveler yaparken RSI'ın daha düşük zirveler yapmasıyla oluşan "negatif uyumsuzluklardır." Bu, trendin yorulduğuna dair bir erken uyarı sinyali olabilir.
RİSK FAKTÖRLERİ VE SİYASİ GELİŞMELER
Dolar/TL paritesi, sadece ekonomik verilere tepki vermez. Türkiye gibi gelişmekte olan bir ülke için, risk algısını değiştiren siyasi ve jeopolitik gelişmeler de en az faiz kararları kadar etkili olabilir.
• Siyasi Belirsizlik: Seçim dönemleri, ekonomi yönetimindeki ani değişiklikler veya iç siyasi gerginlikler, yatırımcılar nezdinde belirsizliği artırır. Belirsizlik ise riskten kaçışı tetikler ve genellikle yabancı sermaye çıkışına ve Dolar'a olan talebin artmasına neden olur.
• Jeopolitik Riskler: Türkiye'nin bulunduğu coğrafyadaki savaşlar, komşu ülkelerle yaşanan gerginlikler veya uluslararası ilişkilerdeki önemli gelişmeler, risk primi olarak Dolar/TL fiyatlarına doğrudan yansır.
• Kredi Derecelendirme Kuruluşları: Moody's, S&P, Fitch gibi uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye'nin notu veya görünümü hakkında yapacağı bir değişiklik (artırım veya indirim), yabancı fonların Türkiye'ye bakışını doğrudan etkilediği için kur üzerinde anlık ve sert hareketlere neden olabilir.
SIKÇA SORULAN SORULAR (SSS)
-
"Carry Trade" nedir ve Dolar/TL ile ilgisi nedir? Carry trade, düşük faizli bir para biriminden borçlanıp, yüksek faizli bir para birimine (TL gibi) yatırım yaparak aradaki faiz farkından kâr elde etme stratejisidir. Türkiye'de faizler yeterince cazip olduğunda, bu strateji ülkeye döviz girişini artırarak kuru baskılar.
-
Dolarizasyon nedir ve kuru nasıl etkiler? Yerli halkın, kendi para birimine olan güvensizlik nedeniyle birikimlerini Dolar gibi yabancı para birimlerinde tutma eğilimidir. Yüksek dolarizasyon, TL'ye olan talebi azaltır ve kur üzerinde sürekli bir yukarı yönlü baskı yaratır.
-
Dolar/TL için teknik analiz güvenilir midir? Evet, ancak temel analiz ve siyasi gelişmelerle birlikte kullanıldığında daha güvenilirdir. Dolar/TL, bazen temel bir haberle (örneğin bir faiz kararı) tüm teknik seviyeleri anlamsız kılacak kadar sert hareket edebilir.
-
Dolar/TL için TCMB kararları mı, FED kararları mı daha önemlidir? Her ikisi de hayati öneme sahiptir. TCMB, paritenin "TL" bacağını, FED ise "Dolar" bacağını yönetir. Genellikle küresel rüzgarları FED belirlerken, TCMB'nin politikaları TL'nin bu rüzgara karşı ne kadar dayanıklı olacağını belirler.
-
Türkiye'nin CDS primi yükselince Dolar/TL neden yükselir? CDS (Credit Default Swap) primi, bir ülkenin borcunu ödeyememe riskine karşı yapılan sigortanın maliyetidir ve ülkenin risk primini gösterir. Yüksek bir CDS, ülkeye olan güvensizliğin arttığı anlamına gelir ve bu da yabancı yatırımcıyı kaçırarak Dolar/TL'yi yukarı iter.
-
Turizm gelirleri Dolar/TL'yi nasıl etkiler? Yaz aylarında artan turizm gelirleri, ülkeye döviz girişini artırarak piyasadaki Dolar arzını yükseltir ve bu durum genellikle kur üzerinde geçici bir rahatlama ve baskı yaratır.
-
Kapalıçarşı kuru ile banka kuru neden farklıdır? Banka kuru, resmi ve elektronik piyasalardaki arz-talebe göre belirlenir. Kapalıçarşı ise fiziki döviz piyasasıdır ve kendi içindeki nakit talebine, arzına ve beklentilere göre kendi kurunu belirler. Genellikle makası daha geniştir.
-
Dolar/TL paritesinin düşmesi mümkün müdür? Evet, mümkündür. Eğer Türkiye, enflasyonu kalıcı olarak düşürebilir ve enflasyonun üzerinde bir politika faizi (yüksek pozitif reel faiz) sunarak hem yerli hem de yabancı yatırımcı için TL'yi yeniden cazip hale getirebilirse, Dolar/TL paritesinde kalıcı bir düşüş trendi başlayabilir.
-
Analiz yaparken sadece Dolar/TL grafiğine mi bakmalıyım? Hayır. En azından Dolar Endeksi (DXY) ve Euro/Dolar (EUR/USD) paritelerini de takip etmek, Dolar'ın sadece TL'ye karşı mı yoksa küresel olarak mı güçlendiğini anlamanıza yardımcı olur.
- Enflasyonun düşmesi Dolar/TL'yi düşürür mü? Evet, uzun vadede en önemli faktör budur. Enflasyonun kalıcı olarak düşmesi, TL'nin alım gücünü koruduğu anlamına gelir, reel faizin pozitif kalmasını kolaylaştırır ve TL'ye olan güveni yeniden tesis ederek Dolar/TL üzerinde kalıcı bir aşağı yönlü baskı oluşturur.