Sayfa 397/1013 İlkİlk ... 297347387395396397398399407447497897 ... SonSon
Arama sonucu : 8100 madde; 3,169 - 3,176 arası.

Konu: Dolarda Yükseliş Kaçınılmaz

  1. #3169
     Alıntı Originally Posted by BOSPOROS Yazıyı Oku
    Aforoz edildim..!!!
    Tekrar forumdayım.!!!
    HAYIR'LI cumartesi dileklerimle..!!
    İlahi ''flash crash yolda''...bu kaçıncı..

    Walla seni ''Bosporos'' olarak hatırlayamayacağım, ona göre..

  2.  Alıntı Originally Posted by umutabi Yazıyı Oku
    Üstün körü bir sorgulamada altının 1970 yılı fiyatı 35 Usd civarı gözüküyor. Tabi bu fiyat Dolar/ons cinsinden, Kg değil. Zaten uluslararası Dolar fiyatı da ons cinsinden belirleniyor. Bulduğum yazıyı kopyalıyorum, isteyen baksın, kesin doğruluğunu bilemem ama sanki veriler doğru gibi gözüküyor. Ama altıncılarda bu yazıda görecek ki altın da tıpkı diğer finansal enstrümanlar gibi al at hep kazanırsın cinsinden bir şey değil. 1987 de 447 Dolar ile tepe yapmışken iken 2001 yılında 271 Dolar ile dip yapmış..
    işin aslı şöyle; 2.dünya savaşı ertesinde, altını olan kural koyar ilkesinden hareketle- dolar rezerv para statüsü elde ettiğinde abd şunu vaad etmişti- 35 dolar getirene 1 ons altın veririm, yani dolar altın'a dayalı bir para olarak çıktı piyasaya (bretton-woods).. 1970 yılında vietnam savaşı uzadıkça, abd'in savaş maliyetini hesap eden fransa dedi ki- al dolarları ver benim altınlarımı.. olsa da vermezdi, ama zaten ihraç ettiği dolar emisyonunu karşılayacak bir altını falan yoktu abd hergelesinde, nixon da fransızlara meşhur el hareketini çekti- nah veririrm diye ve bretton-woods çökmüş oldu, 1ons=35usd denklemi çöpe atıldı, serbest kura geçildi, 10 yıl geçmeden ons 700- 800 dolarları gördü ve sonraki 20-25 yıl boyunca 300-400 dolar bandında kaldı.. yani bu ilk dalga 10 kat artışa tekabül eder ..

    80'lerde abd dolara %15-20 arası faiz vermek zorunda kaldı, bebelere masallar kitapları bunu enflasyonla mücadele falan diye anlatır, işin aslı doları satamadığından ötürüdür, talep bulabilmek için mecbur kaldı o faizlere.. 89'da sovyet blokunu çökertip, tek süper güç, küreselleşme vs ile piyasalar (yani finans-kapital) zaferini ilan ettikten sonra ancak, fed hegemonyasını tesis edebildi.. sonra fed-merkezli bankacılık sistemi herşeye hakim oldu, para yaratmaktaki sınırlar kalktı, dünya bir dolar denizinde yüzmeye başladı.. 2000' lerdeki spekülatif sermaye (likidite dağı) ile altın 20 yıllık yatay trendini kırıp 1.900 dolarlara kadar yükseldi, 5 kat yaptı.. sonrasını biliyor herkes, 1.200-1.300 falan yatay mod..

    öyle yada böyle doların statüsü (rezerv para, ticarette kullanılan para, herşeyin ölçüsü vs) bir gün sarsılacak olursa, tek küresel alternatif altın- yada altına dayalı bir sistem- olacaktır (başka bir para birimi değil).. fiziki olarak dünyanın her kıtasında ödeme aracı olarak kabul gören başka bir nesne mevcut değil..

  3.  Alıntı Originally Posted by ACIBİBER Yazıyı Oku
    sn enki,
    Bu dolar ile benim Yıldız'ım hiç barışmadı 2001 de beni batırdı , geri sayfada yazmıştım , yarın günlük GLP 100-120 hele 200 milyar tl ye çıksın İnan'ın ne dolar kalır ne borsa panik tl ye dönüş olur ben 2000 de bunu yaşadım dolar almak için senden banka tl istiyor bankada merkez bankasından istiyor vatandaş dolar almaya devam ederse bankalar agresif merkez bankasından tl talebinde bulunacaktır ve iş çığırından çıkacaktır zincirleme reaksiyon gibi birşey, şu an GLP 43 milyar tl ye dayandı rakam uçuk , bu günlük fonlanma , ben üstün körü yazdım aradaki ilişkiyi siz kurun
    Sıkıştırdın piyasayı TL ye, vatandaş dayanamadı sattı elindekini...
    Ocak 5,9 milyar dolar idi
    şubat 4,2 milyar dolar
    mart 7,1 milyar dolar
    nisan 5,6 milyar dolar
    mayıs 9,3 milyar dolar
    özel sektör borç ödemesi var. (kaynak bu topik başlangıç sayfaları)
    Oldu onu da piyasadan çekmedi rollover yaptı.
    Her yıl ürettim dediğin otomobil parçalarına, lüks tüketime, enerjiye verdiğin dolar , otoban köprü nükleer santral ihalelerine vereceğin dolarlar ile senin basmadığın bu para ile borçlar ve cari açık nasıl ödenebilir. Turizmi etkisiz eleman haline gelmesi ile, önemli döviz kaynağı olan Avrupa ile ilişkilerin bozulması ile döviz girişi de azalınca bu ne kadar sürdürülebilir bir sistem olabilir ki....
    Entropiyi artırmaktan başka bir şey değil yaşananlar. Bir süre ekonomik düzeni sağlayabilirsiniz sonrası ekonomide kaotik süreçler...
    Doları tek şey dizginleyebilir; Trump...
    O da olursa (sayın enki olabileceğini ifade ediyor), ülke konjontürü ile ne kadar korele olur tahmini zor...
    Ben dolarese yatırım yapmıyorum, salınımın çok arttığı bu dünyada elindekini değeri artabilecek olanla sürekli değiştiriyorum..

  4. #3172
    "dollar is our currency but your problem"

    evet bunu söyleyebilen bir abd hazine bakanı John Connally, 1970 li yılların başında, dünyanın önde gelen ekonomi bakanlarına söylemişti. internetten aratılabilir.
    bu mevzu doların değersiz para olduğunu söyleyenlerin okuması gereken bir ifade. esasen oldukça estetik ve güzel bir ifade, kısaca doların bütün dünyanın meselesi olduğunu söylüyor. buraya gelip "abd çok borçlu bir ülke, batacak" filan diye manasız konuşanlara ek olarak yılalrdır Turk ekonomisi süper şeklinde algı çalışmaları kapsamında doları yerin dibine batırmaya çalışanlarında okuması gereken bir ifade.

    abd dediğiniz ülke sadece dolar değildir: mit, caltech, stanford, harvard, GE, ibm, intel, boeing, holywood, microsoft, ford, lockheed martin, honeywell, nasa, ve sayısız lider/öncü kurum ve fikirdir. hatta denilebilir ki doları esas güçlü kılan bu kurum ve fikirlerdir. ve bu kurum/fikirleri itici güç almış bir ülke az gelişmiş ülkelerdeki kısır tartışmalarla uğraşmaz, işine bakar. istediği kadar borç da yapar, gerekirse 7 milyar insan için doalr basar. 7 milyar ın hepsi içinde dunyada geçerli tek para ,herhalde kimse itirazz edemeyecektir, dolardır.
    It is not because things are difficult that we do not dare, it is because we do not dare that they are difficult. (Seneca)

  5. #3173
     Alıntı Originally Posted by discretus Yazıyı Oku
    "dollar is our currency but your problem"

    evet bunu söyleyebilen bir abd hazine bakanı John Connally, 1970 li yılların başında, dünyanın önde gelen ekonomi bakanlarına söylemişti. internetten aratılabilir.
    bu mevzu doların değersiz para olduğunu söyleyenlerin okuması gereken bir ifade. esasen oldukça estetik ve güzel bir ifade, kısaca doların bütün dünyanın meselesi olduğunu söylüyor. buraya gelip "abd çok borçlu bir ülke, batacak" filan diye manasız konuşanlara ek olarak yılalrdır Turk ekonomisi süper şeklinde algı çalışmaları kapsamında doları yerin dibine batırmaya çalışanlarında okuması gereken bir ifade.

    abd dediğiniz ülke sadece dolar değildir: mit, caltech, stanford, harvard, GE, ibm, intel, boeing, holywood, microsoft, ford, lockheed martin, honeywell, nasa, ve sayısız lider/öncü kurum ve fikirdir. hatta denilebilir ki doları esas güçlü kılan bu kurum ve fikirlerdir. ve bu kurum/fikirleri itici güç almış bir ülke az gelişmiş ülkelerdeki kısır tartışmalarla uğraşmaz, işine bakar. istediği kadar borç da yapar, gerekirse 7 milyar insan için doalr basar. 7 milyar ın hepsi içinde dunyada geçerli tek para ,herhalde kimse itirazz edemeyecektir, dolardır.
    Yadıklarınız baştan sona doğru.. ancak işgücünü, yani içerideki üretimini kaybetmiş..büyüyemiyen, deflasyon sarmalına girme tehlikesinde olan bir ülke..

    Deflasyon ve borç dağları, düşünmek lazım..

    Japonya ne yapıyor..ya arkasından gelen AB..

    İçlerinde bir sürü marka, üretim..yetiyor mu?

  6. #3174
     Alıntı Originally Posted by enki Yazıyı Oku
    Yadıklarınız baştan sona doğru.. ancak işgücünü, yani içerideki üretimini kaybetmiş..büyüyemiyen, deflasyon sarmalına girme tehlikesinde olan bir ülke..

    Deflasyon ve borç dağları, düşünmek lazım..

    Japonya ne yapıyor..ya arkasından gelen AB..

    İçlerinde bir sürü marka, üretim..yetiyor mu?
    geleneksel tabir edilen işlerde dahil olmak üzere bazı iş kollarında yurtdışına iş kaptırdı ancak şöyle düşünmek lazım:

    galakside konuşulan her konuda abd ilk beşte, bazı ülkeler bazı konularda iyi, mesela kore elektronik, almanya araba, vesaire ancak abd her konuda bir şekilde en iyiler arasında, bazılarında ise tartışmasız en iyi, havacılık, temel bilimler gibi konular.

    bu ise 100 yıl onceye göre muazzam yeni araştırılacak konular açıyor, yeni iş kolları, yeni şirketler var. iş gücünü, mesela, sadece çelik üreten işçi olarak göremeyiz.

    ancak, yeni siyasi konjonktürde bu yurtdışına giden bazı işleri geri dondurmek isteyecekler. ancak unutmamak gerekir ki abd pek çok konuda öncü olduğu için pek çok "deneyi" de gerçekleştiriyor, outsourcing bunlardan birisi, yıllardır deniyorlar, yapıyorlar, ancak neticede işgüçleri ciddi bir esnekliğe, verimliliğe, ve kaliteye sahip.

    öyle olmasaydı, abd de istihdam seviyesi %5 mertebesine inmezdi. öyle ki ekonomistler açısından %4-5 gibi rakamlar tam istihdam manasına geliyor. bir de bu yurtdışı "işleri" tekrar içeri getirirlerse ne olur bir düşünmek lazım?
    It is not because things are difficult that we do not dare, it is because we do not dare that they are difficult. (Seneca)

  7.  Alıntı Originally Posted by enki Yazıyı Oku
    Yadıklarınız baştan sona doğru.. ancak işgücünü, yani içerideki üretimini kaybetmiş..büyüyemiyen, deflasyon sarmalına girme tehlikesinde olan bir ülke..

    Deflasyon ve borç dağları, düşünmek lazım..

    Japonya ne yapıyor..ya arkasından gelen AB..

    İçlerinde bir sürü marka, üretim..yetiyor mu?

    kenarda acil ihtiyacı için 1000 doları bile olmayan ABD lilerin oranı : %62.

    Orta sınıfı bitmiş bir ülke.

    Rudolf E. Havenstein‏*@RudyHavenstein 2 Nis

    62% of Americans have less than $1,000 in a savings account.

    Even at income levels of between $100,000 & $149,999, 44% had less than $1,000.

  8. #3176
     Alıntı Originally Posted by discretus Yazıyı Oku
    geleneksel tabir edilen işlerde dahil olmak üzere bazı iş kollarında yurtdışına iş kaptırdı ancak şöyle düşünmek lazım:

    galakside konuşulan her konuda abd ilk beşte, bazı ülkeler bazı konularda iyi, mesela kore elektronik, almanya araba, vesaire ancak abd her konuda bir şekilde en iyiler arasında, bazılarında ise tartışmasız en iyi, havacılık, temel bilimler gibi konular.

    bu ise 100 yıl onceye göre muazzam yeni araştırılacak konular açıyor, yeni iş kolları, yeni şirketler var. iş gücünü, mesela, sadece çelik üreten işçi olarak göremeyiz.

    ancak, yeni siyasi konjonktürde bu yurtdışına giden bazı işleri geri dondurmek isteyecekler. ancak unutmamak gerekir ki abd pek çok konuda öncü olduğu için pek çok "deneyi" de gerçekleştiriyor, outsourcing bunlardan birisi, yıllardır deniyorlar, yapıyorlar, ancak neticede işgüçleri ciddi bir esnekliğe, verimliliğe, ve kaliteye sahip.

    öyle olmasaydı, abd de istihdam seviyesi %5 mertebesine inmezdi. öyle ki ekonomistler açısından %4-5 gibi rakamlar tam istihdam manasına geliyor. bir de bu yurtdışı "işleri" tekrar içeri getirirlerse ne olur bir düşünmek lazım?
    Hiç kuşkusuz ABD pek çok konuda üstün..

    Fakat olaya sadece üretim cephesinden bakmamak lazım..

    Tüketiciler ne yapıyor..neye, ne kadar talep ediyor..burası önemli..

    Az önce bir espri yaptım; hayvan terli yemiyor..

    Yani tüketiciler yıllardır gırtlağa kadar borçlanmış/borçlandırılmış durumda..2008 senesinden sonra ABD bankalarına verilen o kadar kaynak tüketiciye, şirketlere ne kadar yansıdı..evet kredi bol ama alan yok/yada az..

    Aksi takdirde ABD'nin şu an uçuyor olması lazımdı..''escape velocity'' yani..

    Böyle bir şey var mı? yok..son iyileşmelerede fazla kafa yormamak lazım..Trump motivasyonu ve güçlü dolarla, globalde dahil bu noktalara kadar gelindi..şimdi patinaj yapma, hatta geri sarma zamanı..Trump birşeyler yapmazsa tabii...bence..

    Önemli olan bundan sonra ne olacağı değil mi?

    Bir kaç örnek vereceğim..

Sayfa 397/1013 İlkİlk ... 297347387395396397398399407447497897 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •