dindar nesil yetiştireceğiz derken neslin önemli kısmını deist/ateist yapmayı becerdikleri...
kindar yetiştireceğiz derken apolitik çocukları haksızlığa, adaletsizliğe, hukuksuzluğa, keyfi kararlara başkaldıran politik gençler haline getirdikleri için tebrik ediyorum kendilerini.
..................
internet ve dolayısıyla sosyal medyanın yaygın kullanılmasıyla artık dünya gençleri sorgulayabiliyor. sorgulamasa bile önüne farklı bakış açıları otomatik düşebiliyor. youtube'a, tiktok'a, forumlara giriyor. eskiden büyükler ne derse doğrusu odur derken şimdi her yer fikir kaynıyor. yeni neslin önemli bir kısmı şimdi "bi saniye o öyle mi gerçekten?" deyip onları da sorgulayabiliyor.
bizde bir de bunun üzerine dayatmalar, haksızlıklar, hukuksuzluklar, özgürlük gaspları, ekonomik sikintiler, göçler eklenince doğal olarak tepkinin, ters tepmenin, itirazın katmerlisi yaşanıyor.
Ekrem İMAMOĞLU'nun Gözaltına Alınması (19 Mart 2025)
AKP'ye oy veren muhafazkârlar için tarihi bir fırsat olabilirdi. umudum yok ama belki hâlâ olabilir. kalkıp akp il başkanlıkları önünde tepkilerini gösterseler, gösterebilseler ülkenin yarınını kurtaranlar arasında yer alabilirlerdi.
28 şubat muhafazakâr kesimin en büyük mağduriyet kaynağı. 28 şubat neden mağduriyet kaynağı oldu? cumhurbaşkanı hükümeti kurma görevini dyp'li tansu çiller'e değil, anap'lı mesut yılmaz'a vermişti (aşağıda not 2'ye bir bakın derim). dinciler bu konuyu hep chp'ye falan bağlamaya çalışsa da hükümette chp yoktu, koalisyona dışardan destek veriyordu (ki daha sonra hükümetin düşmesiyle sonuçlanan gensoruyu veren chp'ydi). her neyse bu dönemde kamuda başörtüsü yasağına karşı çıkanlar ve muhafazakâr öğrencilere destek verenler arasında solcular da vardı. akp'nin fanatik kesimi bu gerçeği her seferinde görmezden gelmiş, hatta bazıları reddetmiştir ama durum buydu. pek çok üniversitede, muhafazakârlıkla uzak yakın ilgisi olmayan bazı rektör, dekan ve hocalar da kendilerini riske atıp yök kararlarını umursamamıştı. ben o dönem ankara'da öğrenciydim ve gayet de yakından biliyorum. pek çok üniversitede, fakültede kapalı öğrenciler derslere devam edebilmişti. bu insanların hakkını yiyenler o dönem destek gördükleri insanları unutanlardır.
o günün mağdurları bugünün zalimlerine dönüşmüşken şimdi sıra muhafazakârlarda. Ekrem İmamoğlu'nun hakkını arayanlara destek olarak ülkenin kaderine yön verenler arasına girebilirler. AKP, düşman yaratıp kendi kitlesini konsolide etme stratejisini yıllardır yapıyor. yaptıklarına tepki gösterenleri taraftarlarına düşman olarak tanıtıp her yapılanı normalleştirmeye çalışıyor. Ekrem İmamoğlu'nun başına gelenlerin haksızlık olduğunu düşünen çok sayıda AKP'li de var. olmaması mümkün değil. alın size fırsat. bir kere de siz gösterin tepkinizi de görelim meşrebinizi. hiç umudum yok elbette ve gerçekçi bir beklenti de değil ama olması gereken bu. belki hafızaları ve vicdanları yoklamak işe yarar diye yazayım dedim. al sana samimiyet testi.
not 1: bu arada 28 şubat'ın mağduriyetini dillerden düşürmeyenler, o günlere nasıl gelindiğini de unutmasın. erbakan, refah partisi iktidara gelecek, sonra adil düzen gelecek. bu geçiş kanlı mı olacak kansız mı diyerek tüm toplumu tehdit ettikten sonra başlayan süreçle gelinmişti. 28 şubat ne kadar yanlışsa, erbakan ve ekibinin yaptıkları da o kadar yanlıştı. ama bunun cezasının sıradan insana kesilmesi haksızlıktı ki her görüşten insan da o dönem buna tepki gösterip sokağa çıkmıştı ve hakkı yenenlerin yanında durmuştu.
not 2: o gün cumhurbaşkanı hükümet kurma yetkisini çiller'e değil yılmaz'a verdiği için çok eleştirilmişti, yine aynı cenah tarafından. sonra 2015 genel seçimlerinde tek başına iktidar olamayan AKP'nin başındaki ahmet davutoğlu cumhurbaşkanından hükümeti kurma görevini aldı. ama başaramadı. olması gereken şey, görevin ikinci partiye verilmesiydi. ama bu yapılmadı. dönemin cumhurbaşkanı çıkıp onlara hangi görevi verecektik dedi. bunu da AKP'den çıkıp eleştiren olmadı. bunu da hatırlatayım dedim.
Chatgbt nin Ak parti oy tahmini.
​2025 yılında yapılması muhtemel genel seçimler öncesinde AK Parti'nin oy oranı, yapılan anketlere göre değişkenlik göstermektedir. Bazı anketlerde AK Parti'nin oy oranı %30,2 civarında ölçülürken, bazı anketlerde bu oran %28,9'a kadar düşmektedir. ​
Ortadoğu Gazetesi
Özellikle, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın siyaseti bırakması durumunda AK Parti'nin oy oranında belirgin bir düşüş yaşandığı görülmektedir. SAROS Araştırma'nın gerçekleştirdiği bir ankette, Erdoğan'sız bir senaryoda AK Parti'nin oy oranının %20'nin altına gerilediği belirtilmiştir.
Bu veriler, AK Parti'nin oy oranının liderlik faktörüne bağlı olarak değişebileceğini ve seçim sonuçlarının birçok etkene bağlı olarak şekillenebileceğini göstermektedir.
Önce bir sistem kur.
Sen sadece sistemi denetle yeter.
Yer İmleri