Var.Borsalar fiyatlamaları genel olarak çok önceden yapar.Tünelin ucundaki ışık görünüp,virüs salgının geride kalıp,ekonomide normalleşmenin başlayacağının ilk sinyalleri geldiğinde muhtemelen yeterince prim yapmış bu sektörlerin hisse senetlerinden çıkılıp,dip yapmış diğer sektörlerin hisse senetlerine geçilecektir.Yani bu evreye geçildiğinde bu sektörlerin hisse senetlerinden çıkıldığı için fiyatlarında gerileme diğer sektörlerin hisse senetlerinde ise prim yapma gibi bir dengelenme olması beklenebilir.
Ama burada zamanlama önemli.Virüs salgını kontrol altına alınsa bile ,bir aşı bulunmadıkça normalleşme tam olmayacak.İnsanlar sinemalara,maçlara,konserlere,kalabalık yerlere gitmemeye devam edecek,turistik amaçlarla seyahat etmeyecek,otellerde kalmayacak,sosyal mesafeyi korumaya devam edecek.Salgının ne kadar süreceği de önemli.Şu andaki salgına benzer İspanyol gribi Ocak 1918-Aralık 2020 tam 3 yıl sürmüştü.Yukarıdaki sayfada Almanya başbakanı Merkel'in sözleri var.Daha uzun bir süre bu virüs ile yaşamamızın muhtemel olduğunu ifade ediyor.
Uzun vadeli yatırım planlamasında pozisyon geçişleri için zamanlama çok önemli oluyor.
Önceki sayfada:
"Tabii,bu arada ABD borsalarının derin ekonomik krizi hiç fiyatlamadığını,hatta -hiç krizin olmadığı bir dönem olsaydı bile- borsa değerlemesinin pahalı kalacağı aşağıdaki S&P 500 rasyolarından gözüküyor.
S&P 500
piyasa/defter değeri= 8.78
fiyat/kazanç oranı=30.80
Bu rasyolar geçmiş 12 aya ait rasyolar.İkinci çeyrek bilançoları ile gelecek devasa zararlar ile bu rasyolar göklere çıkacak ve borsaların şu anda yaptığı şirket değerlemelerinin ne kadar "pahalı" ve temelsiz olduğu çok daha fazla göze batacak."
yazmıştım.
Şu anda dünyada ekonomistlerin ezici çoğunluğunun ifade ettikleri gibi,2008 krizinden daha ağır ve derin bir kriz var.Bu kriz 2008 krizinden farklı olarak sadece finansal değil aynı zamanda ekonomik bir kriz ,ekonominin durmuş olması realitesi var,şirketler de 2008 dönemine göre borç oranı çok daha yüksek,finansal rasyoları daha zayıf,salgın geride kaldıktan sonra bile bunun tüketici alışkanlıklarını değiştirecek önemli etkileri olacak,toparlanma uzun bir zamana yayılacak.Bu durumda şimdiye kadar henüz kriz fiyatlaması yapmayan borsaların,-en azından- DOW JONES endeksinin 2008 krizindeki seviyelerin bugünkü eşdeğeri 13-15 bin bandına kadar inerek krizi fiyatlaması gerekir.Bu fiyatlama yapılmadıkça benim kişisel tercihim likit varlıklarda kalmaya devam etmek olur,ancak bir kriz fiyatlaması yapıldıktan sonra hisse senetlerinde uzun vadeli bir yatırım yapmak için pozisyon almayı düşünebilirim.
Sn Deniz43 Hocam,
Muhasebe tanımındaki likit varlıklar çok net belirlenmiştir.
Sizin likit varlıklar tanımınız nedir?
Çoğu uzman likit varlıkları farklı sayıyor. Bu çerçevede beklentiniz dahilinde bir portföy dağılımı yapsanız nasıl bir çeşitlenmeye giderdiniz.
Şimdiden teşekkürler...
Yatırım tavsiyesi içermez ve asla yatırım tavsiyesi DEĞİLDİR.
Benim açımdan likit varlıklar:Yabancı para ve TL mevduatlar,bankaların istenildiği an alınıp satılabilen likit fonları ve altın ya da altına dayalı fonlar , bir fırsat doğduğunda -en fazla ihmal edilebilir bir zararla- hızlı bir şekilde pozisyon değiştirilebilen likit yatırım araçları.
Bence bir portföy yaparken; en az 6 aylık tahmini tüketim harcaması kadar bir parayı ayırarak ,mevduat ya da likit fon gibi TL yatırım kanallarında ihtiyaçlar için hazır tutmak gerekir.Geri kalan paranın %5-%10 arası altın ya da altına endeksli fonlar,%90-%95 arasındaki kısmını da borsalarda uzun vadeli bir yatırım fırsatı doğuncaya kadar dolar mevduatta tutulabilir.(İçeride dolar değer kaybetse bile ,bu durumda yurt dışında hisse senedi yatırımı yapabilirsiniz.)
Borsalarda "altın söz":Mal satılırken değil alınırken para kazanılır.
Deniz hocam.. politika faizi 8 lerde ancak özel bankalar hala krediyi yıllık yüzde 16-17 lerle veriyor.. bunun bir yasal düzenlemesi yok mu?
Ya da biz bu politika faizini mi yanlış anlıyoruz... yıllık yüzde 8 maliyetli kredi anlamına gelmiyor?
Faizlere hala yansımıyor.. bankalar yüksek veriyor hala..
Yer İmleri