
Originally Posted by
djoz
Düşük kira çarpanlı o evler depreme dayanıksız ve eski evlerdi. Ömürlerinin bir kısmını doldurmuş, kalan kısmında da içinde yaşamanın riskli olacağı evler.
80-90'larda yapılan kıytırık apartmanlar şu an kendiliğinden dökülüyor. Demirleri çürümüş, kolonları durup dururken patlıyor, tavanları düşüp paslı demirler ortaya çıkıyor.
Şu anki hazır betonlu evlerin ise ömür olarak 100 yılı çok sağlam bir şekilde devireceğine eminim, sonrasında da ucu açık.
2050 yılında da aynı şeyi şimdiki apartmanlara söyleyecekler "2020 li yıllarda kıytırık apartmanlar kendiliğinden dökülüyor diyecekler." Her şey zamanına göre değerlendirilir. Hatta 2050 yılına gitmeye gerek yok Yeni yapılan binaların kalitesizliğini görmek istiyorsanız ege ve akdenize gidin giriş ve çatı katına bakın çoğu kullanıcılar daha şimdiden nemlenme ve korozyondan şikayetçi.
Ayrıca yeni müteahhitlerin çoğu inşaat daha tam olarak tamamlanmadan, iskanı almadan daire sahiplerine kat irtifakı tapuyu çakıp kaçıyor. Neden? Çünkü kat mülkiyetli tapu almak maliyetli. Etrafta bir ton şantiye elektriği ve şantiye suyu kullanan yeni binalar mevcut. Sahaya çıkın bakın yeni binalarda kat mülkiyetli ve iskanlı tapu bulmanız neredeyse imkansıza yakın. Ama banka kredisi için kat irtifak olması yeterli olduğu için işini tamamlamadan kaçmak artık neredeyse kural olmuş durumda. 90'larda ve 2000 lerde bu kadar çok kat irtifak tapusu görmemiştim. Tapular ya kat mülkiyetli ya da arsa tapusuydu. Neyin ne olduğunu bilirdik. Şimdilerde ise kalitesizlik diz boyu. Bu tarz iş ahlakınındaki müteahhitlerin bol olduğu ülkede yaptığı yeni binalara güvenmek?
Bu arada Avrupadaki tüm ülkelerin toplamının 10 katından fazla müteahhit sayısının olduğu bir ülke olduk. Benim berberim bile geçtiğimiz yıla kadar inşaat işi yaptı. Bakkal ve berberlerin bile bu işe soyunduğu ülkede inşaat kalitesini düşünemiyorum bile
“First of all, never play macho man with the market. Second, never overtrade.” – Paul Tudor Jones
Yer İmleri