PRTAS - ÇBS Printaş

[akant2017]

Raiç değeri (defter değeri) üzerinden kısmi bir devir olacak değerleme yapıldıktan sonra özkaynalarına göre hesaplanacak hisse devri borcuna karşılık kaç hisse düşüyorsa holdinge hisse devir yapılacak.

çbs oto boyanın arsa sahibi olan şirketi mi hisse devri kısmi yapılacak.birleşme kimle olacak .

[akant2017]

Topkapı'da yaşayan Takkeci İbrahim Çavuş, ördüğü namaz takkelerini satıp zorla geçinen bir gönül insanıdır. Bütün hayali, bir cami inşa edip, Allahü teâlânın rızasına erişebilmek. Hep bunun hayali ile yaşıyor ve her konuşmasında bunu dile getiriyor. Fakat kimse, onun bu hayalini gerçekleştirebileceğine inanmıyor. Hangi parayla cami yaptıracaksın diye alaya alıyorlar. Alaylı bir şekilde hangi parayla cami yaptıracağını soranlara ise Takkeci İbrahim her seferinde şu cevabı veriyor:
"İhtimaldir padişahım, belki derya tutuşa!"
Gel zaman git zaman, İbrahim Ağa, bir mübarek gece, ibâdet ile meşgul olurken uyuyakalır. Bir süre sonra kan ter içinde uyanır. Rüyasında nur yüzlü mübarek bir zat ona şöyle der :
"Bağdat'a git, orada iki salkım üzüm rızkın var, onu ye ve dön!"
Hemen o gün Bağdat'a gitmek üzere yola koyulur. Üzümü bulup bulamayacağını düşünmez bile. Aylar süren, zahmetli yolculuktan sonra Bağdat'a varır ve bir hana yerleşir. Yorgun, bitkin ama ümidinden bir şey kaybetmiş değildir. Heybesindeki kurumuş ekmeği çıkarıp yemek için, hancıdan biraz su ister. Bu sırada çardaktaki asma ve asmadaki dökülmekte olan yapraklar arasındaki iki salkım üzüm gözüne takılır. Hancı su ile beraber, kendisine acıyıp, asmadaki iki salkım üzümü kopararak, ekmeğine katık yapması için önüne koyar. İki salkım üzüm bitince, uzun yolculuğun yorgunluğunun bir anda üzerinden kalktığını hisseder. Emri yerine getirmenin verdiği gönül rahatlığı ile geriye dönebilirdi artık. Bu sırada hancı yanına gelip nereden gelip, nereye gittiğini sorar .Takkeci İbrahim de saf bir şekilde anlatır rüyasını. Daha rüyası bitmeden hancı basar kahkahayı :
- Be akılsız adam, bir rüyaya bağlanıp bunca zahmete girilir, bunca masraf yapılır mı ? Bana kaç defadır rüyamda, "İstanbul'da Topkapı'da Takkeci ibrahim Çavuş'un bir evi var,onun evinin bahçesindeki kuyunun yanındaki büyük taşın altında bir küp altın gömülüdür, git altınları al" derler. Ben de, "Bu rüyadır" derim, hiç üstünde durmam. Sen ise iki salkım üzüm yemek için İstanbul'dan Bağdat'a gelmişsin. Allah akıl, fikir versin! der.
Takkeci ibrahim Çavuş mesajını almıştır . Hemen İstanbul'a döner ve bahçesindeki altın dolu küpü topraktan çıkarır . Kendi kendinede, "İşte derya tutuştu!" diye mırıldanır.

[2onur2=]

Topkapı'da yaşayan Takkeci İbrahim Çavuş, ördüğü namaz takkelerini satıp zorla geçinen bir gönül insanıdır. Bütün hayali, bir cami inşa edip, Allahü teâlânın rızasına erişebilmek. Hep bunun hayali ile yaşıyor ve her konuşmasında bunu dile getiriyor. Fakat kimse, onun bu hayalini gerçekleştirebileceğine inanmıyor. Hangi parayla cami yaptıracaksın diye alaya alıyorlar. Alaylı bir şekilde hangi parayla cami yaptıracağını soranlara ise Takkeci İbrahim her seferinde şu cevabı veriyor:
"İhtimaldir padişahım, belki derya tutuşa!"
Gel zaman git zaman, İbrahim Ağa, bir mübarek gece, ibâdet ile meşgul olurken uyuyakalır. Bir süre sonra kan ter içinde uyanır. Rüyasında nur yüzlü mübarek bir zat ona şöyle der :
"Bağdat'a git, orada iki salkım üzüm rızkın var, onu ye ve dön!"
Hemen o gün Bağdat'a gitmek üzere yola koyulur. Üzümü bulup bulamayacağını düşünmez bile. Aylar süren, zahmetli yolculuktan sonra Bağdat'a varır ve bir hana yerleşir. Yorgun, bitkin ama ümidinden bir şey kaybetmiş değildir. Heybesindeki kurumuş ekmeği çıkarıp yemek için, hancıdan biraz su ister. Bu sırada çardaktaki asma ve asmadaki dökülmekte olan yapraklar arasındaki iki salkım üzüm gözüne takılır. Hancı su ile beraber, kendisine acıyıp, asmadaki iki salkım üzümü kopararak, ekmeğine katık yapması için önüne koyar. İki salkım üzüm bitince, uzun yolculuğun yorgunluğunun bir anda üzerinden kalktığını hisseder. Emri yerine getirmenin verdiği gönül rahatlığı ile geriye dönebilirdi artık. Bu sırada hancı yanına gelip nereden gelip, nereye gittiğini sorar .Takkeci İbrahim de saf bir şekilde anlatır rüyasını. Daha rüyası bitmeden hancı basar kahkahayı :
- Be akılsız adam, bir rüyaya bağlanıp bunca zahmete girilir, bunca masraf yapılır mı ? Bana kaç defadır rüyamda, "İstanbul'da Topkapı'da Takkeci ibrahim Çavuş'un bir evi var,onun evinin bahçesindeki kuyunun yanındaki büyük taşın altında bir küp altın gömülüdür, git altınları al" derler. Ben de, "Bu rüyadır" derim, hiç üstünde durmam. Sen ise iki salkım üzüm yemek için İstanbul'dan Bağdat'a gelmişsin. Allah akıl, fikir versin! der.
Takkeci ibrahim Çavuş mesajını almıştır . Hemen İstanbul'a döner ve bahçesindeki altın dolu küpü topraktan çıkarır . Kendi kendinede, "İşte derya tutuştu!" diye mırıldanır.

Akant umutların bittimi? Fabrikanın yanından geçmez oldun yerinde duruyormudur 2023 te onuda kaldırırlar gerçi bizimki hayal değil bağcının kaderini yaşıyoruz üzümden çok dayak yemiş gibiyim bizim kara kutudan bir şey çıkacağı yok gibi birleşme raporları bile ortada yok nerde takıldı kim bilir.

[akant2017]

Akant umutların bittimi? Fabrikanın yanından geçmez oldun yerinde duruyormudur 2023 te onuda kaldırırlar gerçi bizimki hayal değil bağcının kaderini yaşıyoruz üzümden çok dayak yemiş gibiyim bizim kara kutudan bir şey çıkacağı yok gibi birleşme raporları bile ortada yok nerde takıldı kim bilir.

bitti bitti ne umut kaldı içimde ne heves fabrikasında arsasıda nasıl ben yanılgıya düştüysem veya düşürüldüysem.. kaldı ki adaletin önünde hakim e verdiği sözü unutup bizleri mağdur edeli nerdeyse 9 sene oldu.

[2onur2=]

bitti bitti ne umut kaldı içimde ne heves fabrikasında arsasıda nasıl ben yanılgıya düştüysem veya düşürüldüysem.. kaldı ki adaletin önünde hakim e verdiği sözü unutup bizleri mağdur edeli nerdeyse 9 sene oldu.

Dile kolay bekleyen bilir adaletin kestiği parmak acımaz derler kesseydi herkes acısını unutmuştu bile bu içimize yürek acısı gibi oturdu ne adaletten ne spk dan ne bakanlıktan nede patrondan haber var kimsede tık yok yanılgıya düştüğüne inanmıyorum adı köklü geçmişi tecrübesi bağlı ortakları arsaları halka açık bir şirket nasıl oluyorda bakkal işleten biri bile vergi tabelasını asıyor gidenlerin göreceği yere bizim gözümüz bakakaldı çbs printaşın ne internet sitesi var nede özeldurum açıklaması nayır olamaz inanılacak bir şey değil muhasebeciyede üzülmeye başladım parasını alamıyormuş bizim işler nezaman düzelir hayır ola adalet ola şerler beri dura sıra bize gele dolar gitti altın gitti askari ücret belirlendi borsa coştu bi biz kaldık numunelik tuvalet kağıdı yapacağımız hissemiz bile olmuyacak Allahtan rabak ve santral holding elimde bakıp bakıp ah çekiyorum sabır çekiyorum çekmekten yorulduk artık gözler bile çift görüyor ne çektirdin be.

[2onur2=]

çbs oto boyanın arsa sahibi olan şirketi mi hisse devri kısmi yapılacak.birleşme kimle olacak .

Printaşın boyadan alacağına karşılık çbs boyanın portföyünde bulunan oto boya hisseleri printaşa devroldu spknın talebi üzerinde işlemden vazgeçildi ve printaşın holdinge borucu varmış oto boyalarının öz varlık tespiti yapıldıktan sonra holdinge borcu karşılığında oto boya hissesi devrolacak ve şirket devirleri çbs boya üzerinde gerçekleşek gibi algılıyorum ama yazılan ifadeler net değil içimde kuşku var yanlışmı anlıyorum diye düşünüyorum şu şekilde bu ifade daha net olurdu çbs boya şirketi printaşı ve oto boyayı devir almıştır daha net olurdu ticaret sicil gazetesinde ve bağımsız denetim raporlarında daha iyi anlaşılacaktır çbs boya bir marka ve onun üzerinden gidecekler bizim şirketin hakları devralan şirket üzerinden devam edecek oto boya printaş neden birleştirilmedi sorusu var aklımda oto boya borsayamı hazırlanıyor diye düşünüyorum daha yolun başındayız başka gurup içi birleşmelerde olabilir.