Bankaları değerlendirmek kolay değil. Şeffaf olmadıkları için değil, bilanço ve bilanço dışı varlıkların niteliğini uzaktan bilmek çok zor.,
ABD'nin uyguladığı stress testlerinin yöntemini, tekniğini ve sonuçlarının önemini bilmiyoruz.
Merak ettiğim bir konu var. Credit Defaut Swap üzerinden yazılan türevlerin içinden çıkılmaz hale gelmesinin üstünden 10 yıl geçti. Bu dönem ödenmeyen krediler, bunların nasıl çözümlendiği çoktan sonuçlandı. Bir bakıma istatistiki tahminler gerçege dönüştü, olasılıkların kaldıraçlanrarak alınıp satımasının değeri kalmadı. Bunlar bilançonun bir yerlerinde duruyor bile olsalar varlık ve borç açısından çöp veya çööp benzeri olması lazım.
Ben şunu bilirim, Alman ekonomisinin merkezinde sermaye piyasaları veya bankacılık yer almaz. Her şey Alman sanayisi içindir, bankacılık sadece bir gölge ekonomi işlevi görür, dolayısıyla vazgeçilmez değildir. ( Biraz iddialı bir ifade olabilir). Diğer taraftan Deutsche'nin ABD'de geldiği durumla 5. caddede bir tek Mercedes görmeyi istememek arasında bir bağlantı olduğunu düşünürüm. Kuşkusuz söylendiği gibi finansal aracılık pazarında çok ciddi pazar ve müşteri kaybetmiş olabilir Deutsche, fakat 10 yıl öncesinnin türev ürünlerinin ( o zaman da Deeutsche'nin adı batabilecek bankalar arasında geçiyordu) bugün zaafiyet içinde gösterilmesi bana inandırıcı gelmiyor.
Dolayısıyla aşırı satım durumunda cesaret edebilen için iyi bir fırsat olabilir. Örnek gösterilen Citibank'ın iki defa 100 mia dolar sermaye desteği aldığını ve o dönemlerde değerinin 10 mia dolara kadar gerilediğini hatırlarım.
YKB veya diğer Türk bankalarına gelince. Dün Bloomberg'de çarpıcı bir ifade geçti. Bir günde mevduatlar 20 mia azalmış.
Piyasada borcunu ödememe eğiliminin çok arttığını görüyoruz. Burada bankalar gerçekten çok zorluk bir kriz yönetimine gidiyorlar.
Sadece Otaş kredisi değil, Basel sınıflamasına göre 2. kademede gösterilen alacak ( şüpheli alacak) tutarlarının mevcut seviye olan %3 düzeyinden %11 düzeylerine çıkabileceği söyleniyor. Ayrıca iyi bilinir ki banka kredilerinin bir kısmı şayet geri çağrılmak durumunda kalınırsa kesinlikle ödenemez durumda.
Çağrımak yerine bu krediler vadesi gelince roll ediirler ( takla attırılırlar).
Bankacılık krizi yaşanırsa , kredi portföyü çok daha korunaklı olan TSKB düşünülebilir. fakat bu tür krizin bulaşıcılığı çok yüksektir.
Bankalar kasırgaya dayanabiecek mi bilmiyorum. Bugün için 90-95 mia düzeyinde olan özsermayenin %80 ini sağlam aktifler olarak ileriye taşıyabillseler ben razıyım. Baktığınız zaman borsa fiyatlamasında defter değerlerinin benzer iskontonun şimdidden yapıldığını görürsünüz.
Daha kötüsü olabilir mi? İnşallah olmaz.
Yer İmleri