bugün burada oldukça garip bir sonuca ulaşılmıştı: emerging market (EM) ülkelerine göre en fazla değer kaybettiği belirtilen TL nin bu şekilde hareket etmesinde dunya ve iç konjonktörün etkisi olmadığı iması vardı. zebah gazetesinden çıktığı hissi veren bu akla ziyan algı yönetiminin sanırım hedefi okuyucuları TL nin başına gelenlerde "dış güç" ve "üst akıl" zırvalıklarının payı var şeklinde düşünmeye yönlendirmekti.
borsada bir kural vardır: geçmiş başarılar gelecekteki başarıların garantisi olamaz. bunu genelleştirirsek ve bu duruma uyarlarsak : diğer EM ülkelerinin bir süre kötü gittikten sonra toparlanması ancak TL nin kötüleşmeye devam etmesi, nihayetinde TL nin diğerlerine yakınsayan bir performans gösterecek olması sonucunu doğurmaz. TL yi hareket ettiren dinamikler ile diğer EM ülkelerini hareket ettiren dinamikler aynı değil, bazıları aynı sadece (FED etkisi, dunya ekonomisi gibi). hepimiz biliyoruz ki ülkede keyfi bir yönetim uygulayan rasyonel olmayan bir zümre/zihniyet var. sadece bu bile yerine göre diğer EM lerden çok daha uzun süre ayrışmaya neden olabilir.
dolayısıyla diğer EM ülkelerine bakarak TL de mutlaka toparlanacaktır diye düşünmek sadece bir hikayedir. bu hikayelere karnı tok olanlar böyle basit muhakeme tarzına göre hareket etmez, gerçekleri ve yönlendirici dinamikleri araştırır.
It is not because things are difficult that we do not dare, it is because we do not dare that they are difficult. (Seneca)
Yer İmleri