Alıntı Originally Posted by zeytinci Yazıyı Oku
Arkadaşlar merhaba. Bende asıl tehlikenin 10 yada 15 yıl sonrası yaşanacağına inanıyorum. Şöyle ki; yaşadığım köyde birçok genç büyükşehirlere göç etmiş durumda ve çoğu asgari ücretle geçinmeye çalışıyor. Fakat malumunuz yetmiyor. Dolayısıyla köyden anne baba zeytininden peynirine yağindan kurutulmuş sebzelerle kadar gönderip destek oluyor. Buraya kadar herşey normal, olabilir diyeceksiniz.Fakat bu yapılanlarda yetmediği için birçok kişinin emekli maaş kartı şehirde yaşayan çocuklarında. Yani demek istediğim bu sürdürülebilir birşey değil. Bugün için günü kurtarma yaşanıyor ama yarın birgün anne baba zaten ihtiyar. Dolayısıyla vefat etme durumlarında maaş kesilecek. Ee çocuk daha 30 35 yaşlarında emekliliğine 30 sene daha var. Köye geri gelse hiçbir tarım işini bilmiyor. Sap gibi meydanda kalacak. Örneğin amcam oğluna maaş kartını vermekle kalmadı her yıl 2 yada 3 dana satıpda destek oluyor. Gelinide köye zaten dönmem diyor. Dönmez tabi çocukları okula,kocayı işe yolla öğleye kadar uyu. Destek geliyor nasılsa. Valla uzun lafın kısası Allah yardımcımız olsun. Bu biryerde duvara toslayacakda bakalım ne zaman. Saygılar.Allah'a emanet olun.
Tarlalar birleştirilecek. Bu konuda yoğun çalışma var. Çünkü küçük arazide tarım maliyetleri çok yüksek.
Bu konuda arazi fakiri İngiltere, Fransa, Almanya gibi ülkeler bile çok büyük toplu araziye sahipler.
Bu bilgiler bu hafta medyada yer aldı. Tarım Bakanlığı araştırması.

Büyük arazilerde köylü tek başına tarım yapmayacak. Burada tarımsal endüstriyel üretim yapılacak.

Sera vb ile büyük araziler 4 mevsim verimli kullanılacak.

Bunu da tabii sermaye sahipleri yapacak. Bunu yaşlı köylü yapamaz.
İnek, dana besleyip satan genç köylü de yapamaz.

Bu benim şahsi görüşüm, ama önümüzdeki yıllarda artan tarımsal ithalat yükü, pahalı döviz, Türkiye yi perakende köylü usulü üretim yerine -Endüstriyel Toplu Üretime- zorlayacak.

Maliyetler düşmek zorunda.