Hazine ve Maliye Bakanlığı, finansal piyasaların derinleşmesi ve borçlanma stratejilerinin etkin yönetimi için kritik öneme sahip olan "Piyasa Yapıcılığı" sisteminde 2026 yılı yol haritasını çizdi.
Bakanlığın internet sitesinden duyurulan yeni "Piyasa Yapıcılığı Sözleşmesi", gelecek yıl sistemde yer alacak bankalar için şartları ve sınıflandırmaları güncelledi.
BAŞVURU İÇİN GERİ SAYIM BAŞLADI
2026 yılında "Piyasa Yapıcı" unvanını taşımak ve bu sistemin avantajlarından yararlanmak isteyen bankalar için takvim işlemeye başladı.
Aday bankaların, niyet mektuplarını 19 Aralık 2025 tarihine kadar Bakanlığa yazılı olarak iletmeleri gerekiyor.
GİRİŞ BİLETİ İÇİN "YÜZDE 12" ŞARTI
Bakanlık, sisteme dahil olacak bankaların mali bünyesinin sağlamlığını ön planda tutuyor. Buna göre aday bankaların;
• Bağımsız denetimden geçmiş olması,
• BDDK’ya sunulan son mali tablolara göre Sermaye Yeterliliği Oranının (SYR) yüzde 12’nin altında olmaması zorunlu tutuldu.
İŞLEM HACMİNDE ÇITA YÜKSEK: 15 MİLYAR VE 70 MİLYAR TL
Sadece sermaye gücü değil, piyasadaki aktiflik de belirleyici kriter olacak. Üçer aylık dönemlerde değerlendirmeye alınacak bankaların şu işlem hacimlerini yakalaması gerekiyor:
• Birincil Piyasa: Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS) ihraçlarından en az 15 milyar TL'lik alım.
• İkincil Piyasa: Borsa İstanbul Borçlanma Araçları Piyasası’nda (kendinden kendine işlemler hariç) ve tescil edilen işlemlerde en az 70 milyar TL'lik hacim.
BANKALAR "AKTİF BÜYÜKLÜĞE" GÖRE 4 LİGE AYRILDI
Yeni sözleşme ile birlikte bankaların hak ve yükümlülükleri, büyüklüklerine göre farklılaşacak. Haziran 2025 bilançoları baz alınarak yapılan 4 gruplu sınıflandırma şöyle şekillendi:
• 1. Grup (Devler Ligi): Aktif büyüklüğü 3 trilyon TL’nin üzerinde olanlar.
• 2. Grup: Aktif büyüklüğü 2 trilyon TL - 3 trilyon TL arasında olanlar.
• 3. Grup: Aktif büyüklüğü 1 trilyon TL - 2 trilyon TL arasında olanlar.
• 4. Grup: Aktif büyüklüğü 1 trilyon TL’nin altında olanlar.
PİYASA YAPICILIĞI NEDEN ÖNEMLİ?
Piyasa yapıcı bankalar, Hazine ihalelerinde birincil muhatap olarak borçlanma senetlerinin fiyatının oluşmasında ve piyasanın likiditesinin sağlanmasında kilit rol oynarlar.
Karşılığında ise ihale dışı satış opsiyonu gibi belirli ayrıcalıklara sahip olurlar. Bu yeni kriterler, Hazine'nin daha güçlü ve likit bankalarla çalışmak istediğinin bir göstergesi.
