Yılmaz, sunumunun başlangıcında, "2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi, tam anlamıyla bir istikrar ve refah bütçesidir" ifadeleriyle yeni dönemin ana çerçevesini çizdi.
2026: PROGRAMIN EN KRİTİK YILI
Yılmaz, 2026 yılının ekonomik program açısından kritik bir dönemeç olduğunu vurguladı. Yapılan açıklamada bütçenin öncelikleri şöyle sıralandı:
• Üretim ve Girişimcilik: Bütçede, yüksek katma değerli üretim, Ar-Ge faaliyetleri ve girişimciliğin desteklenmesine öncelik verileceği belirtildi.
• Sosyal Yaklaşım: Yılmaz, 2026 bütçesinin "emeği koruyan bir yaklaşımla" hazırlandığını ifade etti.
• Kentsel Dönüşüm: Tüm şehirlerin depremlere dirençli hale getirilmesi yönündeki çalışmaların bütçeden desteklenerek sürdürüleceği kaydedildi.
KÜRESEL EKONOMİDEKİ GÖRÜNÜM VE TÜRKİYE’NİN KONUMU
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Türkiye'nin küresel ekonomideki konumuna ve dış koşullara ilişkin şu değerlendirmeleri yaptı:
• Gelişen Ülkelerin Yükselişi: Dünya ekonomisinde gelişmekte olan ülkelerin payının arttığını, buna karşın G7 ülkelerinin payının azaldığını belirtti ve Türkiye'nin bu şartlara göre kendini ayarlaması gerektiğinin altını çizdi.
• Küresel Enflasyon: Küresel enflasyonda gerileme gözlenmesine rağmen, henüz istenilen seviyelere ulaşılamadığına dikkat çekti.
• Dış Ticaret ve Destekleyici Koşullar: Küresel ticaret hacminin pandemi öncesi seviyelerin altında seyretmesinin beklendiğini ifade eden Yılmaz, buna rağmen "2026 yılında dış koşulların, önceki yıla göre daha destekleyici olacağını değerlendirdiklerini" söyledi.
• Türkiye Ekonomisi: Son dönemde Türkiye ekonomisinin, ılımlı ancak daha istikrarlı bir büyüme sergilediğini dile getirdi.
2026 bütçesinin yasalaşma sürecinin, TBMM Genel Kurulu'nda gerçekleştirilecek görüşmelerle devam etmesi bekleniyor.
